Perşembe, Mayıs 16, 2024

HDP’li Önder Dolmabahçe fotoğrafını anlattı: Bir hafta sonrası Kolombiya’daki fotoğraf olacaktı

HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, çözüm süreci kapsamında 28 Şubat 2015’te hükümet ve İmralı heyeti arasında düzenlenen fakat daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından “Haberim yok, doğru bulmuyorum” denilerek reddedilen Dolmabahçe Mütabakatı’nın yıl dönümünde Gazete Karınca’ya açıklamalarda bulundu.

“İki yıldır yaşanan süreç Dolmabahçe Mutabakatı’na karşı açılmış bir savaş olarak okunabilir” diyen Önder, Dolmabahçe fotoğrafını hatırlattı ve FARC ile Kolombiya Hükümeti arasında savaşı sona erdiren tarihi barış anlaşmasının fotoğrafına atıfta bulunarak, “Bir adım sonrası hatta daha da netleştireyim bir hafta sonrası Kolombiya’daki fotoğraf olacaktı” dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, partilerine dönük baskılar, tutuklu milletvekilleri, Eş Genel Başkan Figen Yüksekdağ’ın vekilliğinin düşürülmesi, OHAL, referandum süreci, yıl dönümünde “28 Şubat Dolmabahçe Mutabakatı”, hükümetin dış politikası başta olmak üzere Gazete Karınca’dan Çağdaş Kaplan ve  Ferhat Çelik’in sorularını yanıtladı.

Önder ilk olarak, çözüm süreci görüşmeleri kapsamında 28 Şubat 2015’te Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile HDP’nin İmralı Heyeti arasında gerçekleştirilen görüşme ve sonrasındaki ortak açıklamaya ilişkin soruları cevapladı.

Çözüm sürecinin kilometre taşlarından olan Dolmabahçe’deki görüşme, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ‘Bilgim dahilinde gerçekleşmedi’ denilerek reddedilmişti. Önder, bu konuya ilişkin değerlendirmesinde akıllara kazının o fotoğrafın Türkiye tarihi açısından bir ilk olduğunu belirterek, çarpıcı bir açıklamada bulundu.

Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri (FARC) ile Kolombiya Hükümeti arasında 52 yıllık savaşı sona erdiren tarihi barış anlaşmasının fotoğrafına atıfta bulunan Önder, “Bir adım sonrası hatta daha da netleştireyim bir hafta sonrası Kolombiya’daki fotoğraf olacaktı” dedi.

Önder şu değerlendirmelerde bulundu:

‘BİR HAFTA SONRASI KOLOMBİYA’DAKİ FOTOĞRAF OLACAKTI’

O fotoğraf Türkiye tarihinde bir ilkti. İkinci defa tekrarlanacaktır o fotoğraf, o da Kolombiya’daki gibi nihayi barışla gerçekleşecek olan bir fotoğraftır. O zamana kadar o fotoğraf rafa kaldırılmış bir fotoğraftır. Ama bizi ilgilendiren yanı Türkiye tarihinde ilk defa bu devlete itiraz eden, statükoya itiraz eden ve bu uğurda 40 yıldır bu itirazını canlı tutan bir siyaset, devletle masaya oturdu ve birlikte bir deklarasyonu bütün dünyayla paylaştı. Onun bir adım sonrası Kolombiya’daki fotoğraf olacaktı. Bir adım sonrası. Daha da netleştireyim bir hafta sonrası. Ama başta söylediğimiz nedenlerden dolayı olmadı.

‘UMUTLU, İNANÇLI, SABIRLI BİR ÇALIŞMA VE YARATICI YÖNTEMLERLE TEKRAR MÜZAKEREYE EVRİLTEBİLİRİZ’

Bugün umutsuz gibi gözüken, ‘Ne yapacağız, galiba bunlar hiç gitmeyecek’ ya da “Galiba bu savaş hiç bitmeyecek” duygusuna kapılan her insanın o fotoğrafı hatırlaması gerektiğini düşünüyorum. Düşünün ki ondan iki sene önce de KCK operasyonları yapılıyordu ve bugünkünden çok da beri olmayan ağır şartlar altında yaşanıyordu. Roboski bombalanmıştı, dokunulmazlık dosyalarımız temayüller değiştirilerek Meclis’in gündemine alınmıştı, yine idam tartışmaları yapılıyordu. O şartların içinden biz iki yıl içinde Dolmabahçe fotoğrafını çıkarttık.

Bir Dolmabahçe olarak tarih kendini tekrar etmeyebilir ama öz olarak sonsuza dek devam edecek bir savaş yoktur ve taleplerinden vazgeçecek bir halk da siyasi yapı da yoktur. Bu uğurda yeterince bedel ödemiş bu uğurdaki kararlılığını bütün dünyaya göstermiş bir siyasi çizgiden bahsediyoruz. Ben o resmi bu yıl dönümünde öyle hatırlamayı öneriyorum.

Umutsuzluğun karşısında umudun ama boş bir umut değil örgütlü, inatlı, azimli, sabırlı çalışma, yaratıcı yol ve yöntemler bularak biz bunu tekrar müzakereye evirebiliriz.

Bunun en etkili yollarından biri bu hegamonik anlayışa bir dur demekten geçiyor. Yani hegamonik anlayış ‘Evet’ tercihidir, demokrasi anlayışı bu ‘Evet’i reddetmek demektir. O zaman bunun sonucu kin, nefret, ayrımcılık ve savaş politikasının halk tarafından akredite edilmediği anlamına da gelecektir.

‘İKTİDAR O FOTOĞRAFI UNUTTURMAK İSTİYOR’

Süreç bozulduğu anda ve o resimdeki hükümet kanadındaki aktörlerin tümü konumlarını muhafaza ederken şöyle bir demeç vermiştim: ‘Bu fotoğraftaki tüm iktidar aktörleri tasfiye edilecektir” diye. Tarih beni haklı çıkarttı. O fotoğrafta hükümet adına yer alan hiç kimse eski konumunda değil. Ne Ala ne Akdoğan ne Mahir bey. Hepsi tasfiye edildi. İktidar o fotoğrafı unutturmak istiyor. Mümkün olsa tüm kayıtlardan silecekler ama halkın hafızasına ve gönlüne kazındı o fotoğraf.

‘MASADA EŞİT BİR ŞEKİLDE OTURMUŞTUK’

O masaya eşit bir şekilde oturmuştuk. Orada bir protokol yoktu. Hükümetin yanında testi misali değildik. Başbakan Yardımcısının yanında Heyet Sözcüsü olarak ben oturuyordum. Oturma düzenine kadar bir eşitlik temeli vardı. Biçim olarak olumlu bir başlangıçtı.

Dünyada da böyle olmuş. Çatışma sonrası barış süreçlerinde ilk müzakerelerden sonra barışa bir hayli yakınlaşılıyor ve tam o esnada taraflardan biri, birkaçı veya hepsi birden yeniden savaş koşullarına ricat ediyorlar. Bunun olmadığı bir süreç neredeyse yok. Keşke biz bunu tekzip edecek siyasi cesaret ve yaratıcılık gösterebilseydik. Ama bu barıştan vazgeçmemizi gerektirecek bir şey değil.”

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER