CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Türkiye’ye yaptırım öngören tasarının, ABD Senatosu’ndan ‘ezici çoğunlukla’ geçmesinin ardından basın açıklaması gerçekleştirdi. Çeviköz, F-35, atriot, Kıbrıs gibi konularda Türkiye’nin aleyhinde düzenlemeler içeren yasa ile ilgiili “Türkiye – ABD ilişkilerinin artık şahısların ikili ilişkileriyle yönlendirilemeyecek bir çizgiye savrulduğunun göstergesidir” dedi.
ABD Senatosu’nun, 1790 sayılı 2020 Mali Yılı İçin Ulusal Savunma Yetki Yasası’nı ezici çoğunlukla kabul etmesi ile ilgili CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, konu ile ilgili gerçekleştirdiği basın açıklamasında ABD-Türkiye arasındaki müttefiklik ilişkilerinin yeniden güçlendirilmesinin önemli olduğunu ifade etti.
ABD Senatosu Türkiye’ye yaptırım içeren savunma bütçesini onayladı
Çeviköz’ün açıklamaları şöyle:
“ABD Senatosu, 1790 sayılı 2020 Mali Yılı İçin Ulusal Savunma Yetki Yasası’nı (S. 1790) 86 ‘Evet’, 8 ‘Hayır’ oyuyla kabul ederek Başkan Trump’a gönderdi. Partiler üstü bir şekilde ve nitelikli çoğunlukla alınan bu karar, ne yazık ki Türkiye’ye yönelik bir takım olumsuz maddeler de içeriyor. Yasanın Senatonun nitelikli çoğunluğunun oyuyla kabul edilmesi, Türkiye – ABD ilişkilerinin artık şahısların ikili ilişkileriyle yönlendirilemeyecek bir çizgiye savrulduğunun göstergesidir.
Yakın gelecekte Ankara ile Vaşington arasında yaşanabilecek bir tren kazasının taraflara hiçbir faydası olmayacaktır.
Ülkemizi, S-400 savunma sistemlerine sahip olduğu ve bu sistemleri almaya devam ettiği müddetçe, proje ortağı olduğu F-35 uçaklarını almaktan alıkoyan (Sec. 1255), Türkiye’ye Patriot füzeleri verilmesini S-400 füze savunma sisteminden vazgeçilmesi koşuluna bağlayan (Sec. 1267); Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne yönelik silah ambargosunu kaldıran (Sec. 1270), Rusya’ya yönelik ve Türk Akımı Projesi’ni de kapsayacak yaptırımlar içeren (Sec. 2831) söz konusu yasa, çoklu sorunlarla karşı karşıya olan Türkiye – ABD ilişkilerinin geleceğine, Doğu Akdeniz’deki mevcut gerginliğin yatışmasına ve Kıbrıs sorununun barışçıl çözümüne yardımcı olmayacaktır.
“MÜTTEFİKLİK İLİŞKİLERİNİN YENİDEN GÜÇLENDİRİLMESİ…”
Türkiye – ABD ilişkileri her iki ülkenin de aktör olduğu durumlarda, farklı çıkarlar çerçevesinde iş birliği içinde ilerlemiştir. Bu bağlamda, diplomasi kanallarının açık tutulması, müttefiklik ilişkilerinin yeniden güçlendirilmesi için büyük önem taşımaktadır.
Türkiye – ABD ilişkilerinin, içinde bulunduğu zor durumdan kurtularak en kısa sürede normalleşmesi için dış politikanın iç politika mülahazalarıyla araçsallaştırılmamasına öncelikli olarak ihtiyaç vardır. AKP iktidarının ABD’yle ilişkilerimizi sağduyu, karşılıklı saygı ve kurumsal bağlardan kopararak, kişiler arası ilişkilere indirgemesinin faturası giderek kabarmaktadır. Halkımızın yanlış dış politikanın faturasını ödemesine her fırsatta karşı çıkmaya devam edeceğiz.”
