Perşembe, Mart 28, 2024

Türkiye’nin seçimi

Bahattin Yücel
Bahattin Yücel
1949’da Nazilli’de doğdu. İ.Ü Edebiyat Fak. Tarih Bölümü mezunu olan Yücel 1976-77 yıllarında Vatan Gazetesi’nde yöneticilik yaptı. TÜRSAB’ın genel sekreterliği ve yönetim kurulu başkanlığı görevlerini de yürüten Yücel 19 ve 20.dönemde milletvekili olarak TBMM’de yer aldı. Yücel 54.Hükümette Turizm Bakanı olarak görev aldı. Yücel’in anılarını topladığı; “Ankara’da Sıcak bir yaz günü” ve Türkiye’de turizmin gelişimini anlatan “Turizm” adlı kitapları bulunuyor.

Muhalefetin hızla yapması gereken; Türkiye’yi gerçeklerden koparak yöneten bu iktidar sonrasını, hangi yöntemlere başvurularak düzenleneceği konusunda, kamuoyunu ikna edecek somut ve radikal bir dönüşüm programını gecikmeden açıklamaktır.

Türkiye; geleceğini belirleyecek önemli bir seçime hazırlanıyor. Zamanında yapılırsa, oy verme gününe 7 ay kala seçmenlerin eğilimlerine göre üç ana kümede toplandıkları gözleniyor.

AKP-MHP ortaklığıyla kurulan Cumhur İttifakı; Radikal İslamcı anlayışı hoş gören, gerektiğinde bu çizginin söylemlerine yer vermekten çekinmeyen, özünde popülist tutumuyla öne çıkıyor.

CHP+İYİ Parti ağırlıklı “Millet İttifakı” nın, programı açıklanmadı. Ancak ekonomide “merkez sağ” çizgide olduğu izlenimi uyandıran yaklaşımı dikkat çekiyor. Henüz somut bir program önermek yerine, önceliği bu iktidardan kurtulmaya odaklanan açıklamaların ana fikri; “oy verin, sorunları biz çözeriz” olarak özetlenebilir.

Üçüncü Blok; HDP ile TİP’in oluşturdukları ittifak.

Cumhur ve Millet İttifaklarının seçimlerde bekledikleri çoğunluğu sağlamaları, kesinlikle bu bloğa yakın seçmenlerin verecekleri oylara bağlı. Bu gerçeklik ülkemize özgü bir tutumla şimdilik “herkesin bildiği sırlar” arasında, özenle kamuoyundan saklanıyor.

Öte yandan diğer iki ittifakın HDP ile farklı boyutlarda ilişki kurdukları, iktidara gelmek için öneriler götürdükleri, -resmen açıklanmasa da- kulislere sızıyor.

AKP yükselen krizi bahane ederek, son yıllarda abartılı bir propaganda aracı olarak kullandığı, sanal başarı öykülerinden asla vaz geçmiyor. Ancak yerli otomobil projesi ile süslemeye çalıştığı, etkin iktidar olma gösterilerinde sergilenen beceriksizleri de gözlerden kaçmıyor.

AKP Yönetimi başarı hikayesi oluşturma hevesini var gücüyle sürdürürken, tartışmalı yasalarla eleştirileri engelleme çabalarından geri adım atmıyor. Bu süreçte CHP’nin helâlleşme projesi kapsamında zamanlama hatasıyla gündeme getirilen “baş örtme” özgürlüğü (!) girişimini, HDP’ nin desteğini alarak referanduma götürmeyi amaçlıyor. Böylece kamuoyunun dikkatlerini gerçek gündem olması gereken, ekonomi ve dış politikadan anlamsız bir tartışmaya çekerek, muhafazakâr Kürt seçmenlerin oylarını almayı hedefliyor.

AKP Yönetimi Rusya-Ukrayna Savaşından ustalıkla yararlanarak, ekonomik dar boğazın kamuoyunda farkındalık yaratacak ölçüde tartışılmasını erteleme çabalarını sürdürüyor. Vadeli doğal gaz alımı ile Putin yönetiminin desteğini arkasına alarak, önümüzdeki seçimleri kazanmaya çalışıyor.

Türkiye’nin Boğazlar ve Akdeniz’deki stratejik konumu, ABD ve AB ülkelerinin Rusya’ya uyguladığı ambargonun aşılmasında AKP’ye olağanüstü avantaj sağlıyor. Son günlerde ekonomi çevrelerinde tartışılan, net hata ve noksan kalemindeki milyarlarca dolarlık dövizin kaynağının, Rusya’nın Türkiye üzerinden yürüttüğü ithalat ve ihracat kalemlerinden kaynaklandığına ilişkin  iddialar ciddiyetini koruyor.

Muhalefetin özellikle dar gelirli gençler arasında yaygınlaşan uyuşturucu kullanımını gündeme getirmesinin, iktidar çevrelerinde tedirginlik yaratması yanında kamuoyunda uyandırdığı tepki, doğru zamanla yapılırsa iktidarı zorlayacağa benziyor.

Özellikle Büyükşehirlerde CHP’li Belediyelerin uyuşturucu pençesine düşen ya da düşme potansiyeli olan gençleri, tedavi ve önleme amacıyla kuracakları “Aile Destek Merkezleri” aracılığıyla sahiplenmeleri, muhalefete gündem belirleme şansı verebilir. Kuşkusuz geçim zorlukları yaşayan, gençleri uyuşturucu batağına sürüklenen büyük kentlerde alınması gereken önlemler yukarıdakilerle sınırlanmamalı.

Muhalefetin hızla yapması gereken; Türkiye’yi gerçeklerden koparak yöneten bu iktidar sonrasını, hangi yöntemlere başvurularak düzenleneceği konusunda, kamuoyunu ikna edecek somut ve radikal bir dönüşüm programını gecikmeden açıklamaktır.

Vergi ve tarımsal arazi mülkiyetini yeniden düzenleyecek, yerel yönetimlerin yetkilerini arttıran, Türkiye’nin yeniden yapılanmasına ilişkin düşüncelerini açıklamaları, en az yurtdışı temaslar kadar önemli değil mi?

PolitikYol'da yayınlanan yazılar her gün öğlen mailinizde!

Bahattin Yücel
Bahattin Yücel
1949’da Nazilli’de doğdu. İ.Ü Edebiyat Fak. Tarih Bölümü mezunu olan Yücel 1976-77 yıllarında Vatan Gazetesi’nde yöneticilik yaptı. TÜRSAB’ın genel sekreterliği ve yönetim kurulu başkanlığı görevlerini de yürüten Yücel 19 ve 20.dönemde milletvekili olarak TBMM’de yer aldı. Yücel 54.Hükümette Turizm Bakanı olarak görev aldı. Yücel’in anılarını topladığı; “Ankara’da Sıcak bir yaz günü” ve Türkiye’de turizmin gelişimini anlatan “Turizm” adlı kitapları bulunuyor.
spot_img
PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SÖYLEŞİLER

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,160TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,354AboneAbone Ol

GÜNDEM

ÇEVİRİLER

Bir Cevap Yazın

YAZARIN DİĞER YAZILARI