Üniversitelerde ‘adrese teslim’ kadro skandallarına bir yenisi de Süleyman Demirel Üniversitesi ile eklendi.
Isparta SDÜ’nün internet sitesinden yayımladığı “Öğretim Üyesi Alımı İlanı”nda, Fen-Edebiyat Fakültesi Eskiçağ Anabilim dalına öğretim üyesi alınacağı bilgisi paylaşıldı. Üniversite, kadro vereceği öğretim üyesi için “Pers Askeri Teşkilatı ve Kurumları ile ilgili çalışmalar yapmak” şartı koydu. YÖK’ün Ulusal Tez Merkezi’nde yer verdiği doktora tezleri arasında ise Türkiye genelinde yalnızca bir kişinin bu alanda çalışma yaptığı görüldü. Pers Askeri Teşkilatı ve Kurumları konulu doktora tezinin onaylandığı üniversitenin ise SDÜ olduğu ortaya çıktı.
YÖK’ÜN YAPTIRIMI YOK
BirGün’den Mustafa Mert Bildircin’in haberine göre, YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın kişiye özel kadro ilanlarının kamuoyunda yarattığı rahatsızlık nedeniyle üniversitelere bir yazı göndererek, “Öğretim üyesi kadro ilanlarında bilimsel, objektif ve denetlenebilir nitelikte olmayan kişiye özgü, adayı tanımlayan şartlarda yer verilmemesi yönünde titizlik gösterilmesi gerekiyor” ifadelerini kullanması üzerinden henüz kısa bir zaman geçmesine karşın, Süleyman Demirel Üniversitesi’nin yayımladığı akademik kadro ilanı YÖK’ün yaptırım içermeyen uyarısının yetersizliğini de gözler önüne serdi.
ÜNİVERSİTELER DE HUKUKSUZLUKTAN PAYINI ALIYOR
SDÜ’nün yayımladığı öğretim görevlisi ilanıyla yeniden gündeme gelen kişiye özel akademik kadro sorununu değerlendiren, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’ndeki görevinden KHK ile ihraç edilen Doç. Dr. Mustafa Kemal Coşkun; üniversitelerinin bir türlü gerçek anlamda üniversite olamadığı, üniversite hocalarının da girdiği kap her neyse bizzat onun şeklini aldığı bir ülkede başka ne bekleyecektik ki?” diye sordu.
Hukuksuzluğun, bir kere başladığı zaman devletin bütün kurumlarına ve toplumun bütününe yayılan bir durum olduğunu belirten Coşkun, “Elbette üniversiteler de bu hukuksuzluktan payını alacaktır” diye konuştu. Türkiye’de liyakat sistemi yerine kayırmacılığın, yeterlilik yerine sadakatin topluma egemen olmaya başladığının altını çizen Coşkun, “Üniversite içerisinde de klientalist (yandaş kayırma) ilişkiler öne çıkıyor böylelikle” ifadelerini kullandı.
