Seçmenin 6’lı Masa’nın bileşenlerinden beklentileri yüksek. Ancak seçmen masanın bileşenlerinin aksine “nasıl olsa kazanacağız” rehavetinde değil. Seçmen 6’lı Masadan bugüne dair, yani seçimi kazanmaya dair atılacak daha güçlü adımlar bekliyor.
Bugün yeni yılın ilk günü.
Biri çıkıp size” 2023 yılını bir cümleyle özetle” dese ne derdiniz?
“Çok zor bir yıldı” derim şahsen ben. Ve hemen ilave ederdim “Zorlu geçeceği belli, yeni bir yıla daha başladık.”
Bu yıla ait temennilerimiz ve dileklerimiz hep iyiye dair. İyi olsun, değişsin, değiştirebilelim diye. Ama bu dileklerin gerçekleşebilmesi bize, hepimize bağlı. Oturup beklemekle değişimin olmayacağını biliyoruz.
AKP bir elinde havuç, öteki elinde sopa ara vermeden çalışıyor.
Yılın son aylarını asgari ücret düzenlemesi, KYK borçlarının silinmesi, 3600 ek göstergeden tutun, EYT düzenlemesine kadar havuç dağıtarak geçirdi. Karadeniz’de bulunan gaz, dış politikada oluşturulan yeni hamleler bütünün parçaları. Muhalefet “biz dedik, onlar yaptı” diyorsa da dağıtılan havuçların seçmen nezdinde nasıl bir karşılığının olduğunu, kimin hanesine yazdığını iyi değerlendirmek gerekiyor.
İlk sopa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına gösterildi bile. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına ve İstanbul Büyükşehir Belediyesine yapılanlar ve yapılacak olanlar bir iki itirazla geçiştirilecek süreçler değil. Çok ciddi bir toplumsal itiraza ihtiyaç var. Muhalefet partilerinin acilen güçlü ve ortak toplumsal itirazı örgütlemeleri gerekiyor. Ortak toplumsal itiraz oluşturulamaz, süreç tek başına İBB Başkanı ve ekibine bırakılırsa şimdiden “geçmiş olsun” diyelim.
Yeni yılın ilk günlerinde ikinci sopa ise HDP üzerinden şekillenecek. Bu konuda ilk adım bu hafta içinde karara bağlanacak olan “HDP’nin hazine yardımına el konulması” olacak. Sonrasını ise “bekle gör” mantığıyla yaşayacağız.
AKP’nin bütün hamleleri ve hesabı seçimi kazanmak üzerine. Seçim sonrası ne yapacaklarına ya da neyi yapamayacaklarına dair bir kaygıları yok. Hele bir kazanalım telaşındalar.
İsmi hâlâ “ittifak” olamasa da 6’lı Masa’nın bileşenleri bir yıl önce tüm muhalif seçmene can suyu oldu. 28 Şubat 2022’de ki ilk ortak toplantıyla birlikte rejimi nasıl değiştireceklerini, ortak hedeflerini, anayasada yapmak istedikleri değişiklikleri açıkladılar. Yoğun bir teorik çalışma içindeler. Hatta akademik çalışma içindeler. Anlatılanlar, yapacağız dedikleri hep yarına dair. Yani iktidar olduktan sonra yapılacaklara, yapacaklarına dair.
Muhalif grupta yaz aylarında pik yapan “nasıl olsa kazanacağız” mantığı, ciddi bir rehavet oluşturunca, rakibin Recep Tayyip Erdoğan ve AKP olduğunu unutmuşçasına kendi içlerinde rekabet görüntüsünün verilmesi ise seçmen nezdinde ciddi bir kaygı oluşturdu. Oysa ki seçimi kazanmak istiyorsak ne rehavet olacak ne de rekabet. Ortak hedeften uzaklaşılırsa, seçim kaybedilir.
Bu arada seçmenin ne istediği, seçmenin duygu durumu gözden kaçırılıyor. Ya da görmezden geliniyor. Seçmen zorlu geçecek bir seçim süreci olacağının farkında. Seçmen yorgun. Seçmenin önceliği evi, çocukları ve geleceği.
Seçmenin 6’lı Masa’nın bileşenlerinden beklentileri yüksek. Ancak seçmen masanın bileşenlerinin aksine “nasıl olsa kazanacağız” rehavetinde değil. Seçmen 6’lı Masadan bugüne dair, yani seçimi kazanmaya dair atılacak daha güçlü adımlar bekliyor.
Seçmen 6’lı Masa’nın daha hızlı çalışmasını istiyor.
Seçmen 6’lı Masa’nın AKP’nin oluşturduğu gündemin peşinde koşan değil, gündemi belirleyen olmasını istiyor.
Seçmen 6’lı Masa’nın medya önünde tartışıyor görüntüsü vermesinden rahatsız.
Seçmen tüm iyi niyetine karşın, umut olarak gördüğü masanın “adayını belirleyememesinden” rahatsız.
Seçmen “Aday önemli değil, bu seçim bir referandum yani Demokrasi ile Otokrasi oylanacak” denilmesinden rahatsız.
Seçmen “kimi aday gösterirseniz oyum size” demiyor.
Seçmen Otokrasiden Demokrasiye geçişi sağlayacak ekibi bilmek, o ekibin güvenilir olmasını istiyor.
Seçmen istekleri ve kaygılarının fark edilmesini istiyor. AKP döneminde yerleşen biz bilirizci anlayışın, toplumsal uzlaşı ve kabulle yer değiştirmesini istiyor.
Çözüm 6’lı Masa bileşenlerinin merkeze seçmeni koymaları, seçmenin seçimin hem öznesi hem de nesnesi olduğunu kabullenmeleriyle mümkün.
Yeni yılın sağlık, huzur ve mutluluk getirmesi dileğiyle.
