CHP ile MHP arasında kayyım zirvesi: 'MHP'nin yaklaşımı uzlaşmaya açık olduklarını gösteriyordu' CHP ile MHP arasında kayyım zirvesi: 'MHP'nin yaklaşımı uzlaşmaya açık olduklarını gösteriyordu'

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Halk TV’de “Yeni Bir Sabah” programına katılarak gazeteci İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtladı.

Özel, Resmi Gazete'de dün gece yayımlanan büyükşehir belediyeleri, il özel idareleri, belediyeler ve bunlara bağlı kuruluşların borçlarına karşılık, genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden ayrılacak paylardan yapılacak kesintilere ilişkin esaslarda değişiklik yapan Cumhurbaşkanı Kararına ilişkin görüşünün sorulması üzerine, şunları kaydetti:

*İşin bütünü şu: CHP, belediyecilik anlayışıyla AK Parti’nin sosyal yardımlar... Geçmişte zaman zaman hatta söylenirdi ben hep itiraz ederdim biliyorsunuz. ‘Kömür dağıtıyorlar, makarna dağıtıyorlar oy için’ falan diye. Biz de derdik ki ‘İnsanlar kömüre muhtaçsa dağıtılacak tabii. Makarna yoksa evde verilecek tabii. Ama bunun eşitlikle, partizanlıkla yapılmaması, insan onurunu zedelememesi, evin önüne gidip de AK Parti’nin mahalle başkanının gösterdiği evlere yapılmaması lazım. Bunun hakça, eşit, adil ve incitmeden yapılması lazım.’ Bu söylediklerimizi tatbik edecek bir imkan bulduk. Geçtiğimiz dönem 2019’da kazandığımız belediyelerle başladık. Elimizdeki belediyeler de mevcut belediyelerimiz de sosyal belediyecilik noktasında özellikle pandemiyle birlikte çok önemli işler yaptılar. Ve CHP belediyeciliğinde sosyal yardımlar, vatandaşa dokunan hizmetler, vatandaşın gönlüne dokunan hizmetler markalaştı.

*Altı aylık ölçümler var, ilk kez burada söylüyorum. Aralık ayı sonunda karşılaştırmalı tüm Türkiye’deki CHP belediyeciliğinin karnesi çıkıyor. Ama benim bir gözüm sürekli ölçümlerde. Şunu gösteriyor ki ilk altı-yedi ay CHP’li belediyeler aldıkları oyun karşılığını vermişler. Oylar istisnasız artıyor, CHP’den müthiş bir memnuniyet var. Önceden beri yapanlar tecrübelerini yenileriyle paylaşıyor. Kent lokantaları yeni aldığımız bütün belediyelere yaygınlaşıyor, kreşler yaygınlaşıyor. Manisa’daki gibi, mama alamayan aileler için Halk Mama Fabrikası kuruluyor. Bu örneği de bütün Türkiye’de çoğaltacağız. Yani acayip olumlu işler yapılıyor. Bunu biz görüyoruz, ben gördüğümde keyfim yerine geliyor. Ama Tayyip Bey de görüyor.

*Gördüler bunu ve harekete geçtiler. Bir bütün planın parçası bu. Şimdi anlatacağım da dün gece Selçuk’ta yaşanan da ya da CHP’nin belediyelerinin kreşlerini kapatmaya kadar gözü dönmüş ve halkın vicdanından iki gün önce dönen mesele de aynı şey. CHP’nin başarısından bakıyorlar, memnuniyet nereden geliyor diye. Örneğin İstanbul’da Anne Kart. Dört yaşına kadar çocuğu olanlara Anne Kart veriyor -zaten çocuk doğduğunda bir Hoşgeldin bebek paketiyle gidiyorlar ve ziyaret ediyorlar. Sosyal yardım lazımsa yapıyorlar- Anne Kart, çocuk dört yaşına gelene kadar çocuğa, annesine, yanındaki çocuklarına ücretsiz seyahat hakkı veriyor. Dışarıdan bakınca önce anlayamıyor insan. Bir Anne Kart neden önemli bu kadar? Neden önemli biliyor musunuz? Kadın evden çıkacak, çocuk var çıkamıyor. Yakında bir kreş de yoksa o Anne Kart ile ücretsiz nerede bir yakını varsa gidiyor, çocuğunu emanet ediyor ve belki bir gündelik işe gidiyor. Boğazına ekmek götürmek için bir çaba içine giriyor. Hiçbir şey olmasa evde soba yakmıyor, evde doğal gaz yakmıyor, gittiği yerde yakıyor ki oradan tasarruf ediyor. İnsanlar açısından bu kadar önemli bir mevzu bu. Anne Kart en beğenilen uygulama.

*İkinci sırada kreşler geliyor. Bunlar oturdular, düşündüler, taşındılar. Dediler ki ‘Biz bu hizmetlere mani olacağız.’ Zaten işin karar verme noktasındaki bence tarihi yaptıkları hata da bu. Oysa şunu yapmalılardı. Demiyorlar ki ‘Sayın Cumhurbaşkanım bu arkadaşlar bu işi doğru yapıyorlar. Gelin, biz bunlara ellerinden alalım ama şöyle alalım: Her mahalleye biz bir kreş açalım’ deseler, bütün millet faydalanacak ve o zaman gerçek bir rekabet olacak. O zaman CHP’nin belediye kreşiyle devletin her mahalleye açtığı kreşi karşılaştırırlar. Biz de zaten düzgün kreşler açıyorlarsa yeni kreşler açmayı bırakırız, ‘Devlet yapıyor’ deriz. İhtiyaç olan yere gideriz. ‘Nasıl 65 yaş üstüne ücretsiz ulaşım var. Yeni bebeği olanlara da yedi yaşına kadar biz ücretsiz ulaşım verelim bütün Türkiye’de’ deseler, bu başka bu rekabet. Ama şimdi yaptıkları millete husumet.

*Ne yapıyorlar biliyor musunuz? Kreş var, ‘Kreşleri kapatalım, CHP’nin işine yarıyor.’ ‘CHP belediyeciliği çok iyi hizmetler yapıyor. Ne yapıyor CHP belediyeleri? Bu adamlar ihaleleri şeffaf yapıyorlar, eşi dostu kayırmıyorlar, mümkün olduğu kadar en ekonomik şekilde yapıyorlar ve ellerindeki imkanlarla vatandaşa dokunacak hizmetler yapıyorlar. Alalım bunların paralarını elinden.’ İlk önce ne yaptılar? Belediyelerin sürekli bütün mükellefler için vergi affı, BAĞ-KUR affı, sosyal güvenlik affı daha doğrusu çıkıyor. Belediyelerde de yaygınlaşmış; AK Partilisi, MHP’lisi, CHP’lisi fark etmiyor, ‘Nasılsa af çıkacak, şimdi ödeyince o parayı bugünden veriyorsun, bekleyelim, af çıkar yapılandırırız’ diye hemen hemen hiçbir belediye vergi ve SGK borçlarını gününde ödemez olmuş. Bu hale Türkiye’yi AK Parti’nin yönetim anlayışı getirmiş. Bunlar geldiler, dediler ki ‘Belediyelerin birikmiş SGK ve vergi borçlarını onlara yollanan paralardan derhal keselim.’ Kestiler, belediyeler maaş ödeyemeyecek, hizmet yapamayacak hale gelsin istediler. Baktılar hala yapıyoruz. ‘Nasıl oluyor’ demişler. ‘Biz kesiyoruz ama belediyeden kesiyoruz. Bu belediyelerin şirketleri var. Bu belediyeler hizmetleri çoğunlukla şirketlerle yapıyor, elemanlarının çoğu şirketlerde. Onu kesemiyoruz çünkü orası kamu kuruluşu değil.

"Belediye şirketlerini maaş ödeyemez hale getirecekler, hizmet yapılamasın. Sonra ‘CHP hizmetleri aksatıyor’ diyecekler”

*Meclis’e bir yasa getirmişlerdi, çok itiraz olunca geri çektiler. Bu Anayasa’ya aykırı. Vergiyle ilgili bir düzenlemeyi, kanunla yapmaları gerekir. Kanunu getirdiler, geri çektiler. İtirazların olacağını biliyorlar, nasılsa tek adam rejimi, kanun olacak şeyi Cumhurbaşkanı Kararı ile getirmişler ve bu sabah uyandığımızda şunu gördük: Bütün belediyelerin ve şirketlerinin devlete olan bütün borçlarını; AK Parti’den almışız ya mesela, biz Kütahya Belediyesini MHP’den almışız, Uşak Belediyesini AK Parti’den almışız. Bu belediyelerin geçmişteki bütün borçlarını bugün faiziyle birlikte belediyelerimize yollanacak paradan kesiyorlar. Bunun amacı şu: Belediye şirketlerini maaş ödeyemez hale getirecekler, hizmet yapılamasın. Sonra ‘CHP hizmetleri aksatıyor’ diyecekler.