Çarşamba, Nisan 24, 2024

Murat Emir erken seçim çağrısını ve AKP istifalarını değerlendiriyor

Cumhuriyet Halk Partili Milletvekillerine son günlerin en çok konuşulan konularından AKP’li belediye başkanlarının istifalarını ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun erken yerel seçim çağrısını sorduk.

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir sorularımızı cevapladı.

  • AKP’nin belediye başkanlarını istifaya zorlamasının nedeni nedir? AKP’nin sıklıkla vurgu yaptığı “milli irade” kavramıyla beraber düşünüldüğünde istifaları nasıl yorumluyorsunuz?

Belediye başkanlarının AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından istifaya zorlanmasının iki nedeni vardır; birincisi tarihsel ikincisi günceldir. Tarihsel nedenine baktığımızda Recep Tayyip Erdoğan’ın demokratik değerlerle kavgasını görebiliriz. Daha İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıyken, 14 Temmuz 1996 yılında Milliyet gazetesinde Nilgün Cerrahoğlu ile yaptığı söyleşide “Demokrasi bir tramvaydır, gittiğimiz yere kadar gider, orada ineriz” ve “Demokrasi amaç değil araçtır” diyen Recep Tayyip Erdoğan, aynı yıllarda katıldığı bir salon toplantısında da “Bu demokrasi amaç mı olacak, araç mı olacak? İşte burası tartışmaya açılmalıdır. Bize göre demokrasi hiçbir zaman araç olamaz. Demokrasi ancak ilmi noktada ele aldığımız zaman bir araç olduğunu göreceğiz. Bu medeniyet inanıyorum ki 21. asırda İslam medeniyetinin öne geçtiği asır olacaktır. Bu yeni medeniyet dalgasına kim katkıda bulunursa o katkıda bulunanlar ecrini kat be kat fazlasıyla alacaktır. Bu yeni medeniyetin, İslam medeniyetinin onurlu yükselişine katkıda bulunamayanlar zillet içerisinde kalmaya mahkum olacaklardır” diyen bir kişidir.

Zamanı gelince seçilmişler edebiyatı, zamanı gelince ‘devlet, millet’ kutsaması yapan da aynı kişi Recep Tayyip Erdoğan’dır. Kendi beyanatlarını temel aldığımızda açık ve net olarak görmekteyiz ki, Recep Tayyip Erdoğan’ın, tramvay olarak gördüğü demokrasiyle işi bittmiştir; artık faşizm, diktatörlük kağnısıyla yol almaktadır. Kağnı dememin nedeni de bir kağnıya kaç kişinin sığdığını göz önüne aldığımızda, bu taşıda ancak kendisi, eşi, çocukları ve damatları sığacaktır da ondan. Recep Tayyip Erdoğan artık demokratik yöntemleri ayağında pranga olarak görüyor ve bu yüzden muhaliflerine yönelik yıllardır uyguladığı hukuksuzlukları, demokratik sistemin olmazsa olmazlarından siyasi parti kavramına yöneltmiş durumda. Erdoğan’ın aklında artık siyasi partilerin var olduğu bir sistem söz konusu değil; bunu da kendi başında bulunduğu AKP’den başlayarak yapmakta. Erdoğan’ın artık AKP’ye ihtiyacı yok, devleti arkasına alsın yeter. Belediye başkanlarını tehditle istifa ettirmesi, Erdoğan’ın antidemokratik uygulamalarının zaman içinde ulaştığı son noktaya göstermektedir.

Erdoğan’ın partisinin belediye başkanlarının istifa ettirmesindeki ikinci amaç ise 2019 yılındaki seçimler, özellikle de ‘başkanlık seçimi’ne yöneliktir. Mühürsüz, dolayısıyla hukuksuz olan 16 Nisan Anayasa Değişikliği Referandumu’nun sonuçları, Erdoğan’ın 2019’da siyaseten oyun dışı kalabileceğini göstermiştir. Kendisinin temel olduğu toplumsal kutuplaşmaya dayalı iç ve dışta izlenen mezhepsel ve etnik politikalardan kaynaklı ortaya çıkan referandumdaki başarısız sonucu Erdoğan, her zaman yaptığı gibi birilerine fatura ederek kurtulmaya çalışıyor. ‘Metal yorgunluğu’ diyerek önünü temizleyen Erdoğan, 2019 yılındaki başkanlık seçimlerini kaybetmemek için herşeyini verebilir; ki bu bile Ülkemize bugüne kadar yaşattıklarından daha ağır bir bedel yaşatma ihtimaline işaret etmektedir.
Bizler açısından yapılacak olan, Erdoğan’ın işine geldiğince kullandığı ‘milli irade’yi gerçek anlamda ortaya çıkarmak ve birilerinin değil, ‘milli irade’nin çıkarlarının temel alındığı bir düzeni kurmaktır.

  • CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun erken yerel seçim çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce sandıktan korkmadığını her fırsatta dile getiren AKP hükümetinin buna karşı çıkmasının nedenleri nedir?

AKP artık gerçekleri göremeyecek kadar sorunlu bir yapı haline gelmiştir. ‘3Y’ diye ifade ettikleri ‘yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklarla mücadele’ söylemiyle iktidara gelen bu yapı, yoksullukta da yolsuzluklarda da yasaklarda da tarihimizin rekorlarını kırmıştır. Onlar da bunun farkındadır ancak millet kandırmanın yollarına aramaktadır ve bu yüzden eşit şartlarda bir seçime girme cesaretleri yoktur. 7 Haziran 2015 Genel Seçimleri’nde iktidarı kaybeden ancak kirli oyunlarla tekrar seçim kararı aldırtan Recep Tayyip Erdoğan’ın tek yönlendiricisi olduğu bu yapı, sonunu uzatmayı amaçlamaktadır. O yüzden erken seçimden kaçmaktadırlar. Ne yaparlarsa yapsınlar yolun sonu gözüktü. Bu Ülke artık Recep Tayyip Erdoğan’ı da AKP’nin dar siyasi kadrosunu da taşıyamaz.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER