Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim'de PKK lideri Abdullah Öcalan’a, örgütü lağvetmesi koşuluyla, "Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşması" için çağrı yapması ve yine Meclis çatısı altında çağrısını yineleyerek "Terör örgütünün başı terörün bittiğini, örgütün lağvedildiğini söyleyecekse sözümün arkasındayım. Teklifimde de ısrarlıyım" sözlerini sarf etmesi siyaset gündeminin en üst sıralarında yer alıyor.

Siyasette yeni çözüm süreci tartışmaları hız kesmeden devam ederken AK Partili ve MHP'li isimlerin sürece yönelik açıklamaları ve  adımları da dikkat çekmeye devam ediyor.

MHP, Bahçeli'nin Öcalan çağrısı sonrası ikna turunda

Son olarak MHP’nin düzenlediği ve Elazığ, Malatya, Bingöl, İzmir, Manisa, Aydın, Samsun, Sinop ve Ordu şehirlerinde düzenlenen  'Bir ve Birlikte Hilal’e Doğru Türkiye' toplantılarında MHP'li yöneticiler, Bahçeli'nin çıkışı sonrası başlayan sürece yönelik destek turuna çıktı.

Dünkü toplantıda konuşan MHP’li isimler, Bahçeli’nin DEM Parti ve Öcalan ile ilgili yaptığı çıkışlar hakkında konuştu.

'Ben bu hamleyi yaparsam toprak vermem'

Elazığ’daki toplantıda söz alan MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım şu sözleri kullandı:

* Devlet Bahçeli, ‘Ben bu hamleyi yaparsam MHP’ye oy gelir ya da oy kaybeder’ hesabında değil. ‘Ben bu hamleyi yaparsam toprak vermem, devletin ve vatanın bütünlüğü devam eder. Sıkıntıyı çekeceksem ben çekerim. Ama bu hamleyi yapmazsam Türkiye toprak kaybeder. O zaman iktidarı ne yapayım?’ anlayışında. Ve şimdi tabii ki bu anlayışın dile dökülmüş bir sloganı var. Devlet Bahçeli hiç kimseyi kandırmıyor ki? Hepinize söylüyor, hepimize söylüyor. ‘Benim siyasi anlayışım; önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben’ diyor.”

'Silahlar büyük bir çatışmaya dönüşecek şekilde konumlanmış durumda'

MHP Genel Başkan Yardımcısı İlyas Topsakal da Samsun’da şöyle konuştu:

* Zamanı geldiğinde Devlet Bahçeli’yi herkes anlayacaktır. Dünyanın her gün daha da karmaşaya sürüklendiği aşikar ve bu durum hızla etrafımızı sarmaya devam ediyor. Silahlar artık her bölgede yığılmış ve her an büyük bir çatışmaya dönüşecek şekilde konumlanmış durumda. Bu kısa zamanda teorileri burada kısa zamanda anlatmam mümkün değil ama Türk devleti ve milleti güvende olmak zorunda. Bu nedenle dış politikadaki farklı konumlamaları, silahlı güç bulundurma stratejisinin yanında, iç güvenliğin de sağlanması gerekiyor. Bu nedenle millet olma, birlik olma, aynı duygu ve hisleri paylaşma gittikçe önem kazanan bir hadise.

* O yüzden içte birlik fikri tıpkı Atatürk’ün dediği gibi en önemli stratejik duruş olarak karşımızda durmakta. Zaten biz milleti de böyle tarif ederiz. Bu nedenle büyüklerimiz Cumhuriyet kurulurken Kürtleri Misak-ı Milli’nin içinde saymışlar ve sınırlarımızı ona göre belirlemişler. Bizim liderimizin sözlerini iyi dinleyin. Misak haktır demesi; her konuşmasında misaka dair atıfta bulunması tesadüfi değil, bizatihi derin bilginin tezahürüdür.

'Terörsüz Türkiye hamlelerimizi eleştirenleri duymayınız'

MHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Üyesi Mustafa Çavuş da Bahçeli’nin başlattığı süreç hakkında şu sözleri söyledi:

CHP, asker selamı veren İsrailli futbolcu için UEFA'ya başvurdu CHP, asker selamı veren İsrailli futbolcu için UEFA'ya başvurdu

* Hamdolsun ki böyle fedakar bir lidere sahibiz. Kıymetli dava arkadaşlarım, 22 Ekim’de terörsüz Türkiye için liderimiz tarafından atılan adıma ve yapmış olduğu tarihi çağrıya karşılık bazı tüccar partilerin adeta ayarları bozuldu. Terörden beslenenler, siyasetini terör ve darbe üstüne kuranlar gördüğünüz üzere adeta yerlerinden hopladılar. Kimi, ‘eyvah terörü MHP bitirecek, biz yok olacağız’ Korkusuyla elini oraya buraya kaldırmaya çalışanlar Türkiye’yi yönetmeyi teslim etmeyi vaat edenler, kimi ‘olumlu karşıladık’ deyip sonradan dağdan, ovadan aldığı talimatla çark edenler, ve ‘istemezük diyenler, kimi haddini bilmezler de kendine vazife çıkartıp şehitlerimizin kıymetli ailelerini diline dolayarak bize ahkam kesmeye kalkıyorlar.

* Şehitlerimizi siyasetlerine bulaştırmaya çalışıyorlar. Beyler unutmayın ki o sıvasız evlerin sahipleri bizleriz. Babası biziz, avcısı biziz, abisi biziz Asker evlatlarımız uğurlanırken onların dinledikleri ve söyledikleri Çav Bella’larla değil Ülkücülerin yazdığı ve söylediği, ‘Baş Koymuşum Türkiye’nin yoluna’ Türküleri söylenerek uğurlanırlar. Kıymetli dava arkadaşlarım, çıkarlarını ve emirlerini bozduğumuz için bizleri ve terörsüz Türkiye hamlelerimizi eleştirenleri duymayınız, kaale almayınız. Moralinizi bozmayınız. Ardında çakal çökmeyen kurt kurt değildir.