Tutuklu TİP Hatay Milletvekili Can Atalay Yargıtay kararı Meclis'te okundu. Atalay'ın vekilliği düştü. Anayasa Mahkemesi (AYM), Gezi Parkı davası tutuklusu Atalay’la ilgili iki kez hak ihlali kararı vermişti. Mahkemeler kararı uygulamayarak sürece aykırı şekilde Yargıtay’a göndermiş, Yargıtay da ‘kararın hukuki değerinin olmadığını’ öne sürmüştü. Bu durum yargıda kriz yaratmış, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli AYM’nin kapatılmasını istemişti.

AK Parti ve MHP, Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesi için harekete geçmiş, 11 Ocak’ta MHP lideri Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş toplanmıştı.

AK Parti, bugün Atalay'ın vekilliğini düşürmek istediklerini açıklamıştı.

TBMM Genel Kurulu saat 15'te Meclis Başkanvekili Bekir Bozdağ başkanlığında toplandı.

Muhalefet karara karşı yoğun protesto ederken, konuşmalarda tepkiler dile getirildi. CHP, süreci uzatmak için kapalı oturum talep etti. Talep onaylandı.

Daha sonra tekrar başlayan genel kurulda, aleyhte ve lehte konuşmalar sonrası Meclis Başkan Vekili Bekir Bozdağ kararı okuttu.

Vekiller başkanın bulunduğu yere gelerek kararın okunmasını protesto etti. Bozdağ, karar okunduktan sonra birleşime ara verdi.

Muhalefetten tepkiler

Muhalefetten söz alan milletvekilleri, Atalay hakkındaki Yargıtay kararının okunmasına karşı çıktıklarını söyledi.

DEM Parti Kars Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, şunları dedi: "Can Atalay bu halkın milletvekilidir. Hatay halkının onurudur. Anayasa'ya sadakat yemini ettiniz. Sizi bu kararı bugün ve hiçbir zaman okumamaya davet ediyoruz. Bu ülkeyi en ufak bir hukuk kırıntısının kalmadığı bir ülke haline getirdiniz. Anayasa'yı yok etmeye çalışıyorsunuz. Sizin hoşunuza gitmedi diye AYM'yi bile ortadan kaldırmaya çalışan bir iktidarsınız."

'Bu suça ortak olmamaya çağırıyorum'

CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın'sa şunları dedi:

"Bugün bu kararı okumayarak direnen Meclis başkanı BAE'de. Kendisine sesleniyorum. BAE'de saklanarak, bu hukuksuzluktan kaçamazsın. Sen bu kararı okumamakta direnmişsin, Yargıtay hakimleri bu kararı okumadığın için sana ayar vermişler ve sen bugün BAE'de saklanarak bu meseleden kurtulabileceğini düşünüyorsun. Can Atalay hakkında kesinleşmiş bir mahkeme kararı var mıdır. Varsa Numan Kurtulmuş bugüne kadar neden bu kararı okumadı. Anayasa Mahkemesi'ni neden beklediniz ve Anayasa Mahkemesi'nin ihlal kararına rağmen neden bugün okutuyorsunuz. Burada hepimiz biliyoruz ki açıkça hukuk değil, anayasa ihlali vardır. Yargıtay üzerinden yasama organına sopa sallanmasıdır. Herkesi bu suça ortak olmamaya çağırıyorum."

https://twitter.com/politikyol/status/1752324131331166686

CHP: Kararın okunup geçilmemesi için kapalı oturum talep ettik

PolitikYol’a konuşan CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, şunları dedi: “Usülden doğan tüm haklarımızı kullanacağız. Gelip kararı okuyup geçeceklerdir ve konuşmalar, itirazlar olmayacaktı. Konuşmaların tamamının tutanağa geçmesi, hızlıca kararın okunup geçilmemesi için kapalı oturum talep ettik. Sonuna kadar da bu kararın okunmaması için haklarımızı kullanacağız."

Ne olmuştu?

Gezi Parkı direnişini ‘finanse ve organize etmek’le suçlananların yargılandığı davada 25 Nisan 2022’de Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet, Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’ye 18’er yıl hapis cezası verilmişti.

Atalay, 14 Mayıs seçimlerinde TİP’ten Hatay milletvekili olarak seçilmişti. Avukatları aracılığıyla mazbatasını alan ancak tahliye edilmeyen Atalay hakkında Yargıtay’a başvuru da olumsuz sonuçlanmıştı.

TİP’li vekil bunun üzerine ‘kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlâl edildiği’ gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu. Atalay’ın avukatlarının başvurusunun dayandığı Anayasa’nın 83’üncü maddesinde “Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclis’in kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz” deniyor.

Yargıtay 28 Eylül 2023’te Osman Kavala’nın ağırlaştırılmış müebbet, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku’nun 18’er yıl hapis cezasını onamıştı. Ali Hakan Altınay, Yiğit Ali Ekmekçi ve Ayşe Mücella Yapıcı hakkında verilen 18’er yıl hapis cezalarıysa bozulmuştu.

AYM, Atalay’ın tahliye ve hakkındaki yargılamanın durdurulması istemini 25 Ekim’de karara bağlamış, ‘seçilme hakkı’ ile ‘kişi hürriyeti ve güvenliği’ haklarının ihlal edildiğine hükmetmişti. Karar dörde karşı dokuz oyla alınmıştı.
AYM, ihlal kararını 25 Ekim’de İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne göndermişti. AYM’nin kararını uygulamayan İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi de 27 Ekim’de dosyayı sürece aykırı olarak Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’ne göndermişti.

Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi, 8 Kasım’da ‘karara uymama’ kararı almış ve ihlal oyu kullanan AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

AYM’yi tanımayan Yargıtay ve yerel mahkemenin bu kararları ‘kriz’ olarak gündeme oturmuş, muhalefette infial yaratmıştı.

Atalay’ın avukatları ‘AYM kararına uyulmaması’ gerekçesiyle ikinci kez yüksek mahkemeye gitmiş, 21 Aralık’ta yine ‘seçilme hakkı’ ile ‘kişi hürriyeti ve güvenliği’ haklarının ihlal edildiğine hükmedilmişti. Karar bu kez, üçe karşı 11 oyla alınmıştı. AYM, ‘bireysel başvuru hakkının ihlâl edildiğine’ ise oy birliğiyle karar vermişti.

Fakat yerel mahkeme kararı uygulamak yerine tekrar Yargıtay’a göndermiş, Yargıtay da 3 Ocak’ta ‘kararın hukuki değeri olmadığına’ kanaat getirmişti.

AK Parti ve MHP bu süreçte AYM’yi hedef almıştı. AK Parti cephesi yeni anayasayla AYM’nin yetkilerinin düzenlenmesini savunurken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli direkt yüksek mahkemenin kapatılmasını istemişti.

En son 19 Ocak’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da Can Atalay’ı hedef alarak şunları söylemişti: ”Bu zihniyet 18 yıl hapse mahkum olmuş bir teröristi Meclis’e taşımak için hukukun altından tünel kazmakla kalmıyor, şimdi işi daha da ileri götürüp mahalli seçim işbirliği kisvesi altında cezaevlerindeki terör örgütü mensuplarını salmanın hesabını yapıyorlar.”

AK Parti ve MHP ayrıca, Meclis’te Yargıtay kararı okutularak Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesi için harekete geçmiş, 11 Ocak’ta Bahçeli, Erdoğan ve Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş toplanmıştı.

Can Atalay, yedi gün içinde Meclis'te okunan kararın ‘anayasaya, kanuna veya içtüzüğe aykırılığı’ gerekçesiyle AYM’ye başvurabilecek. AYM de, iptal istemini 15 gün içinde kesin karara bağlamak zorunda olacak.
Editör: Altan Sancar