Cumartesi, Nisan 20, 2024

Masanın yolu

Testi kırılmadan, Türkiye’nin aydınlık yarınlarının, demokrasiye olan dönüş inancının, toplumda muhalefetin seçimi kazanacağına dair yüksek beklentinin ve algının yükselmesini sağlayabilecek olan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Cumhurbaşkanı Erdoğan elinden kayıp gitmekte olan iktidarını devam ettirebilmek için arka arkaya zarlarını atıp, kartlarını açıyor. Asgari ücret düzenlemesi, EYT konusunda atılan adımlar ve baz etkisiyle TÜİK rakamlarınca enflasyonun görece düşük gösterilmesi neticesinde sokaktaki vatandaşın ekonomisinde geçici iyileştirme hedeflendiğini, ekonomide suni bir bahar havası estirilerek Ramazan Bayramı sonrasında yapılması muhtemel bir seçime kadar kaybedilen oyların bir kısmının geri kazanılmasını hedefliyor tabii ki. Diğer taraftan da siyasi davalar yoluyla sahadaki muhalif rakiplerinin görece güçsüzleşmesini, odak noktalarının bu dava ve yasak kararlarına kaymalarını ve esas hedeften uzaklaşmalarını sağlamaya çalışıyor.

Muhalefet açısında bakacak olursak Altılı Masa’da temel ilkeler ve politikalarda mutabık kalma açısından artık sona gelindiği ve bu konuda tam mutabakat sağlandığını ve sürecin olması gerektiği şekilde ilerlediğini memnuniyetle görüyoruz. Her ne kadar aday belirlemede geç kalındığına ilişkin eleştiriler getirilip, adayın erken ilan edilmesinin bazı avantajları olduğu söylense de seçime kadar önümüzde asgari 4-5 aylık uzun bir sürecin yaşanacağı göz önünde bulundurulduğunda, seçim tarihinin ilanı ile birlikte adayın ilan edilmesi ve iyi organize edilmiş bir seçim kampanyası ile birlikte daha başarılı bir süreç yönetimi sağlanılacağına inanıyorum.

Kaldı ki, gücünün verdiği kudretle, kendi ikbali için her türlü antidemokratik kararı almaktan çekinmeyen, türlü iftiraları, yalanları ana akım medya ve sosyal medya trol orduları ile devreye sokmaktan geri kalmayan bir iktidarın, bugünden açıklanacak bir muhalefet adayı hakkında derhal ve uzun sürecek bir dezenformasyon yayınlarına başlayacak olmasını da unutmamak gerekiyor.

Seçim süreci yaklaştıkça Altılı Masa açısından belki de en zorlu süreç başlıyor. Ortak adayın belirlenmesi ve hükümetin ne şekilde teşekkül ettirileceği gibi konular bir bakıma masaya dahil partilerin yöneticileri ve görev bekleyenleri açısından bir ikbal beklentisini de doğuracaktır, ki bu da en doğal durumdur. Uzunca bir mücadele sonunda kazanılacak başarıda hissesi olan paydaşların yeni hükümette yeni bir mücadelenin içerisinde olma arzusunu da anlamak gerekiyor.

Ancak unutulmaması gereken en temel mesele, en başından bugüne Millet İttifakı’nın bir araya gelmesini sağlayan ve bir nevi çimentosu olan, en önemli felsefesi Türkiye’de öncelikle demokratik bir yapının oluşturulması, mevcut Tek Adam düzenini sona erdirerek, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçilmesini, erkler arasında kuvvetler ayrılığının oluşturulması, hak hukuk adalet ve liyakatin devlette ve devlet ile vatandaş arasında tesisi ile daha müreffeh bir geleceğin inşası, adaletten ve liyakatten yoksun, demokrasiyi içselleştirememiş, otokrat iktidarın yirmi yıllık iktidarının sonunda ülkeyi getirdiği bu derin ekonomik dar boğazdan çıkarmak bu ittifakın yol haritasının başlangıcı idi.

Geldiğimiz noktada, ittifaka sonradan katılan partilerin masada konuşulmayan ya da mutabakata varılmamış ve sadece partilerini değil ittifakı bağlayacak şekilde verdikleri beyanatların son bir haftada verdiği zararları iyi analiz etmek lazım. Açıkçası Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve özellikle Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun çıkışlarına baktığımızda biraz eski yol arkadaşlarına karşı güç gösterisine yönelik ölçüp tartılmamış ifadelerde bulunduklarını görüyoruz.

Özellikle Sayın Davutoğlu kanadından art arda yapılan açıklamalar Millet İttifakı adayının ve seçilecek Cumhurbaşkanı’nın toplum karşısındaki imajını, karizmasını ve otoritesini ciddi şekilde örseleyecek şekilde ve iktidar kanadına arayıp bulmadıkları bir eleştiri fırsatını vermiştir. Ve maalesef yapılan bu açıklamalar ittifaka ciddi zarar vermekte Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürmektedir.

HDP kanadından gelen kendi adayımızı çıkaracağız çıkışına da baktığımızda muhalefet kanadının bir toparlanmaya ihtiyaç duyduğu gerçeğini görmemiz gerekiyor. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ın da Fatih Altaylı’nın programında ifade ettiği üzere, HDP seçmenini mobilize edebilen ve homojen bir şekilde işaret ettiği adaya yönlendirme kabiliyeti en yüksek parti konumundadır şu an.

HDP kanadından gelen kendi adayımızı çıkaracağız çıkışına da baktığımızda muhalefet kanadının bir toparlanmaya ihtiyaç duyduğu gerçeğini görmemiz gerekiyor.

Gerek meclis seçimindeki gerekse Cumhurbaşkanlığı seçimindeki etkisinin oldukça belirleyici olduğu aşikâr. Bu toparlanmayı ve muhalefetin bir arada olmasını sağlayabilecek hem masadaki partilerle hem de masa dışındaki partilerle Türkiye’nin yararına olacak bu diyaloğu kurabilecek yegâne kişi CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Millet İttifakı’nı ete kemiğe büründüren, yerel seçimlerde gösterilen başarının kurgusunu kusursuz uyarlayan, toplumun büyük kesimini ilgilendiren ve uzun yıllardır çözüm bekleyen başta EYT, 3600 Ek gösterge, taşeron ve sözleşmeli personele kadro ile KYK faizlerinin silinmesi konularında hükümeti karar alma mecburiyetinde bırakan CHP Lideri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, irade ortaya koyarak ve altılı masa toplantısını beklemeksizin Millet İttifakı partilerini ziyaret ederek oluşan rahatsızlıklara ilişkin toparlayıcı rol üstlenmelidir.

Bunun yanı sıra, Türkiye İşçi Partisi (TİP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi (EMEP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emekçi Hareket Partisi (EHP) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu’nun (SMF) oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifakı ziyaret programına alınmalı ve görüşülmelidir. Testi kırılmadan, Türkiye’nin aydınlık yarınlarının, demokrasiye olan dönüş inancının, toplumda muhalefetin seçimi kazanacağına dair yüksek beklentinin ve algının yükselmesini sağlayabilecek olan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Vakit CHP Liderinin bir kez daha sorumluluk alarak tüm muhalefeti homojen bir şekilde, ortak söylemler ve ortak asgari müşterekler dahilinde tek bir hedefe doğru yönlendirme vaktidir.

 

PolitikYol'da yayınlanan yazılar her gün öğlen mailinizde!

spot_img
PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SÖYLEŞİLER

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,160TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,354AboneAbone Ol

GÜNDEM

ÇEVİRİLER

Bir Cevap Yazın

YAZARIN DİĞER YAZILARI