Çarşamba, Nisan 24, 2024

Mahmut Aslan yazdı | CHP’de tüzük nasıl olmalı?

Yurdumuzda demokrasi askıya alınmış durumdadır. Aklı başında ve çıkarları olmadan ülkesini seven herkesin gördüğü gibi ülkemizde yapılan bütün her şey bir tek kişinin talimatları doğrultusunda gerçekleşiyor.

Bu durum partilerimiz açısından da farklı değil. Parti’nin lideri kimse onun her dediği olmaktadır. Mühür kimdeyse hükümdar odur kısacası… Koltuğa oturan bir daha kalkmamaktadır. Bunu en son MHP’de geçtiğimiz yıllarda yaşananlardan gördük. Delege çoğunluğu muhaliflerde olmasına rağmen Devlet Bahçeli ne derse o oldu. Bunun sonucunda da yeni bir parti doğdu.

Aslında partilerimizdeki anti demokratik uygulamaların dayanağı 12 Eylül’ün çıkardığı 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasasıdır. Bu yasa demokratik bir hale getirilmeden siyasi partilerde ve ülkede demokrasiden bahsedemeyiz.

Bütün siyasi partilerimiz içinde bir parti diğerlerine göre daha demokratik görünüyor: Cumhuriyet Halk Partisi.

Kısıtlı da olsa önseçim yapması, her şeye rağmen kurultaylarında iki adaylı bir yarışın yaşanması, parti meclisi üyeliği için yüzlerce adayın çıkabilmesi diğer partilerden farklı bir yapıda olmasının göstergesidir.

Siz başka bir partide çok adaylı bir seçimin söz konusu olduğunu duydunuz mu?

AKP’de hiç iki adaylı bir il ya da ilçe kongresi haberi okuyanınız var mı?

Diğer partilerden farklı uygulamaları olmasına, görece daha demokrat olmasına rağmen gerçek bir demokratik sistem Cumhuriyet Halk Partisi’nde de söz konusu değil.

Demokrasinin olmamasının altında tüzükte bulunan birçok madde yatmaktadır. Bu maddeleri tek tek yazmak yerine tüzüğe dayanılarak yapılan uygulamaları kısaca sıralamakta fayda var.

● Önseçimin gerçek anlamda seçimle gelinen yerlerde uygulanmaması, milletvekillerinin, belediye başkanlarının çoğunluğunun atama ile aday gösterilmesi,
● Genel Başkan adaylığı için %10 delege imzası, (12 Eylül seçim barajı gibi)
● Çarşaf Liste uygulamasının zorunlu olmaması, bazı il ve ilçe kongrelerinde blok listenin uygulanması,
● Parti Meclisi seçimleri çarşaf liste ile yapılmasına rağmen, Genel Başkan’ın anahtar liste çıkarması,
● Genel Başkanın seçimlerde başarısız olması durumunda görevden ayrılmaması ve durumu belirten bir zorunluluğun olmaması,
● Genel Başkanın MYK’nın tamamını seçmesi,
● Parti Meclisi’nin bir karar organı gibi değil de danışma organı olarak görülmesi,
● Gerçek anlamda kadın ve gençlik kotasına uyulmaması,
● Üyelik hukukunun oluşmaması, 1 milyon 200 bin üyenin birçoğunun atıl olması ve parti ile doğrudan ilişki kuramaması,
● Parti içi eğitim verilmeden, eş, dost, akraba, yöre, mezhep bağlantıları ile üyeliklerin yapılması,
● Danışma kurullarının zamanında toplanmaması, toplanmadığı takdirde il ve ilçe örgütlerine bir yaptırım uygulanmaması,
● Genel Merkez Yöneticilerin ve özellikle belediyelerin bulunduğu yerlerde Belediye başkanlarının ellerindeki güçle ilçe ve il kongrelerine müdahil olmaları vb. uygulamalardır.

Hafta sonu yapılacak Cumhuriyet Halk Partisi Tüzük Kurultayı için sunulan taslak metinde yukarıda demokrasiye aykırı olarak yazdığımız birçok başlık aynen durmaktadır. Hatta bazı değişiklik önerileri ile daha anti demokratik bir tüzük ön görülmektedir.

Demokratik bir tüzük yapılmak isteniyorsa, yukarıda yazdığımız maddelerin tüzükten kaldırılması için çalışma yapılması yeterlidir.

Siyasi Partiler Yasası bize antidemokratikliği dayatıyor diye anti demokrat olmak zorunda değiliz. Bu tüzük kurultayında yapılacak değişikliklerle, HDP’nin eş başkanlık uygulamasında olduğu gibi, ortaya koyacağımız uygulamalarla ülkeye demokratik bir tüzük örneği sunulmalıdır.

Bunu yapacak irade Kurtuluşun ve Kuruluşun partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin delegelerinde bulunmaktadır. 2019 seçimleri öncesi CHP’de sağlanacak demokratikleşme ülkeye de yansıyacaktır.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER