Perşembe, Nisan 25, 2024

Levent Üzümcü’den “Adalet Yürüyüşü” açıklaması: Bu yürüyüşe neden olan durum utanç verici

Tek kişilik oyunu “Anlatılan Senin Hikayendir”i sahnelemek üzere Berlin’e gelen tiyatro sanatçısı Levent Üzümcü, Türkiye’de muhalif olmaya ve CHP’nin Adalet Yürüyüşü’ne dair DW Türkçe’nin sorularını yanıtladı. Üzümcü, aklı, fikri, vicdanı hür insanların Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye’de haksızlığa uğradığını ifade etti.

Sanatçı Levent Üzümcü “Muhalif bir sanatçı olarak Türkiye’de en çok sizi ne rahatsız ediyor sorusuna Avrupa’daki 1930’ların ortalarından yaşanan durumu örnek göstererek cevap verdi. Levent Üzümcü söyleşinin sonunda “Çocuklarım Türkiye’de okula gidiyorlar. Benim vatanım Türkiye. Benim doğduğum yaşadığım topraklar Türkiye. Sonuna kadar o ülkenin tam bağımsız olabilmesi için, sonuna kadar o ülkenin gerçekten aklı fikri vicdanı hür insanlar tarafından yönetilebilmesi için söylemeye konuşmaya davranmaya devem edeceğim. Çünkü başka ülkem yok ki benim. Başka bir ülkede rahat da edemem.” ifadelerini kullandı.

“PARTİ DEVLETİNE DOĞRU GİDİLDİ”

Muhalif bir sanatçı olarak Türkiye’de şu an sizi en çok ne rahatsız ediyor?

En büyük sıkıntımı şöyle tanımlayabilirim; bütün olup biteni bildiği ve gördüğü halde yarın öbür gün eline fırsat geçerse bize aynısını yapacak insan sayısının kalabalığı beni çok üzüyor. Devlet bir kamyondur, gel öyle tanımlayalım. Bu kamyonu farklı şoförlerin kullanması için ya da aynı şoförün daha uzun süre kullanması için biz gider oy veririz ve onu direksiyona oturturuz. Fakat buradaki durum bambaşka bir şey oldu. Devlet yönetilebilecek bir şeyken hükümet de onu yönetebilecek bir şey iken bir anda hükümet kendini kamyon zannetmeye başladı. Yani bir parti devletine doğru gidildi.

1930’ların ortalarında Avrupa’da çok yaşanan bir şeye doğru gidiliyor koşar adım. Sanıyorum devletin içinde bazı tarikatlar… Hani bu araçların içindeki çipler var ya beyni yandı araç çalışmadı diyorlar, o da bu kamyonu götüren şeydi gördüğüm kadarıyla. Savcılar askerler, üst düzey devlet bürokratları hepsi bu tarıkatın cemaatin üyeleriymiş dolurulmuş. Tabi ki bu kendini devlet zanneden hükümet tarafından dolduruluşlar. Çalıştıran o çipmiş kamyonu.  Şimdi o çipi çıkardılar, kırdılar, Şimdi o kamyonu iterek götürmeye çalışıyorlar. Ama taşıma suyuyla değirmen dönmüyor. Bunu söylemek boynumuzun borcu. Çünkü çocuklarımıza bırakacak bir aydınlık yarın umuduyla yaşıyoruz.

“YÜRÜYÜŞE NEDEN OLAN DURUM UTANÇ VERİCİ”

Şu anda devam etmekte olan Adalet Yürüyüşü hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bir kere bu yürüyüşe neden olan, bu insanları yürüten durum utanç verici bir durum. Ama öyle garip noktalarda öğütücü bir siyasi bir sistemden bahsediyoruz ki; bir hegemonyadan. Kendisiyle birlikte uzun ya da kısa vadede aynı şekilde davranmış çevresindeki herkesi öğütüyor. Birlikte aynı siyasi yapının içerisinde olan ama ileride kendisine rakip olabilecek  herkesi de öğütüyor. Gül, Arınç daha onlarca sayılabilecek isim vardır. En  çok bilenenlerin Gül ve Arınç olduğu için söylüyorum. Siyaseten bugün Bahçeli’nin düştüğü durum da aynıdır. Öğütülecektir bir şekilde. Çok ilginç. Zamanında CHP’yi köşeye sıkıştırarak hemen dokunulmazlıkların kaldırılması hikayesinde şöyle bir tehditle gelindi; benimle hareket edersen seni HDP’li PKK’lı ilan etmeyeceğim. Şimdi benimle hareket edeceksine sıkıştırdı. CHP bundan yırtabilmek için durumu yine meclis içerisinde düzeltirim derken AKP ile birlikte hareket etti. Dokunulmazlıkların kaldırılmasına onay verdi. Ama yine hiçbir AKP’liye hiçbir şey olmadı. Yine HDP’liler CHP’liler içeriye girecekler ve girdiler.

“BENİM VATANIM TÜRKİYE”

Sizin gibi özel tiyatro yapan sanatçılara Türkiye’de baskı var mı?

Elbette, olmaz mı? Mesela bir yere gideceksin turne programı yapmışsın, 7 tane il dolaşacaksın, 4. ayaktaki ildeki bir rektör üniversiteye bağlı olan sahnede iptal edip deyip üstünü çiziyor senin ve oraya da bir şey koyun diyor. Çünkü senin yaptığın anlaşmada iptal hakları var. E gidiyorsun, kendi şehrimde İzmir’de, bu sadece doğuda, iç Anadolu’da oluyor diye düşünme, kendi şehrimde oyun oynayacağım, işte 9 eylül Üniversitesi’ne bağlı kültür merkezinde, festivali iptal ediyor. Devlet tiyatrosu festival iptal etti. Yani veremli muamelesi yapıyorlar. Herkes o kadar çok korkuyor ki şerden kendi kendilerine beyefendi olsa nasıl düşünür diye düşünerek davranıyorlar. Böyle hareket edilemez. Bu ülkenin içerisinde aklı fikri vicdanı hür ne kadar insan varsa cumhuriyet tarihi boyunca bu insanlar gadre(haksızlığa) uğradılar zaten.  Dünyanın en önemli şairlerinden bir tanesi bu ülkeden kaçmak zorunda kaldı ve kendi ülkesinde ölemedi.

Çocuklarım Türkiye’de okula gidiyorlar. Benim vatanım Türkiye. Benim doğduğum yaşadığım topraklar Türkiye. Sonuna kadar o ülkenin tam bağımsız olabilmesi için, sonuna kadar o ülkenin gerçekten aklı fikri vicdanı hür insanlar tarafından yönetilebilmesi için söylemeye konuşmaya davranmaya devam edeceğim. Çünkü başka ülkem yok ki benim. Başka bir ülkede rahat da edemem.

 

 

 

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER