Bursa’da aday tanıtım toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Yeşil Bursa’ olarak anılan şehrin, son 15 yılda beton ormanına dönüştüğünü söyledi. Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey’in yapacağı icraatları anlatan Kılıçdaroğlu, “Yeniden yeşil bursa atmosferini oluşturmak için mücadele verecek” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından satır başları şöyle:
Bursa tarih demek, kültür, üniversite, yeşilin bütün tonları demek. Bursa deniz demek. Bursa eğitimli kişilerin yoğun olarak yaşadığı bir kent demek.
Biz siyasetin ve siyasetçilerin toplumun değerlerine saygı duymasını istiyoruz.
“Bir kent eğer sadece yüksek binalardan oluşuyorsa o kent değildir. Bursa son 15 yılda bir beton ormanına dönüştü. Belediye başkanlarımızın görevlerinden biri de yeniden yeşil bursa atmosferini oluşturmaktır. Bunu kim yapacaktır? Belediye başkanı adayımız Mustafa Bey yapacaktır.
Birlikte barış ve huzur içinde yaşayacaksak, belediye başkanlarının imkanları çok fazla. Para var. Nereden alıyorlar bu parayı? Bursalılar ödüyor. Yapacağı her harcamanın hesabını Bursa halkına verecek. Yani diyecek ki Mustafa Bozbey arkadaşım biz kul hakkı yemeyeceğim, kul hakkını yedirmeyeceğiz’ diyecek. Yeterli mi? Hayır değil. İyi bir belediye başkanı adayı belli gruplar için pozitif ayrımcılık yapmalı. Mesela engelliler için. Onlar bizim kentimizin önemli unsurlarıdır. Onlar için pozitif ayrımcılık yapacağız. Yoksul mahallelerden başlayarak Sayın Bozbey yoksul mahallelerden başlayarak kreş açacak.
Herkese eşit davranmak. Belediye başkanı seçildiği andan itibaren, göğsüne Türk bayrağı rozetini takacak. ‘Bana oy versin vermesin, kim ki Bursa’da yaşıyorsa hiçbir ayrım yapmayacağım. Tüm Bursa’yı kucaklayacağım’ diyecek Bozbey. Sayın Bozbey diyecek ki ‘Ben bu kentte yaşayan herkesin huzurlu ve mutlu olmasını istiyorum’ diyecek. Bunun mücadelesini verecek. Bizim dışımızdaki canlılara da her türlü yardımı yapmak ve onları korumak bizim görevimiz.
Kültürle, sanatla, sporla buluşması lazım halkımızın.
Mustafa Bozbey kafasına koyduğu şeyi yapıyor.
Bu toplantıyı bir belediye başkanımızı tanıtım toplantısı olarak düzenledik ama, bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Bir toplum üretiyorsa, katma değer yaratıyorsa o toplum dünyada bileği bükülmeyen bir toplumdur, dünyanın her yerinde saygın bir toplumdur. Bursa’nın Milano’yla, Paris’le yarışması lazım. Bu yarışta kim olursa oraya turist de gelir, sanat da gelir.
Silah namustur. Milli Kurtuluş Savaşı’nı neyle kazandık? Nasıl mücadele ettiğimizi en iyi Bursa biliyor. Silah fabrikasının özelleştirilmesi vatanın satılması anlamına gelir. O nedenle Sakaryalı işçilerin yanındayız. Kime veriyorlar o fabrikayı? Yabancılara veriyorlar. Katar ordusuna veriyorlar. Özelleştirme değil diyorlar. 20 Aralık 2018’de bizzat kendi kararnamesi yayımlandı. Tank Palet Fabrikası’nın özelleştirmesi gerektiğini söyledi Yani şimdi kendi kendisini yalanlıyor. Ben Ankara’da 9 soru sordum ve cevabını istedim. Şu ana kadar kimse yanıt vermedi. Benim Bursalılara sözüm var. Bu ülke hepimizin ortak değeridir. Bakın Gazi Mustafa Kemal bizim ortak değerimizdir. Biz silah fabrikasını kurarken, değeri kaç lira biliyorsunuz 20 milyar dolar para harcamak zorundayız bugün Tank Palet Fabrikası’nı kurmak istersek.
Değer tespit komisyonu kurdunuz mu? Kurduysanız bu fabrikanın değeri nedir? Fabrikayı değer tespit komisyonu yaptıktan sonra ihaleye çıkıyorsunuz. Bir iahle komisyonu oluşturdunuz mu? İhaleyi yaptınız mı? İhale yapıldı ise ne zaman yaptınız, nerede yaptınız? Resmi Gazete’de ne zaman ilan edildi? Ve hangi usule göre ihale yaptınız? İhaleyi aldığını söyleyen Katarlılar üretim ve gelir garantisi verdiniz mi? Tank, Palet Fabrikası’nın yüzde 49.9’u kaça sattınız? Katar’ın sana verdiği uçan sarayla fabrikadan verilen yüzde 49.9’luk payın bir alakası var mı? Fabrikadaki Türkler Katar’ın emri altında çalışacak mı?
Bozbey, Bursa sınırları içinde açlığa mahkum olan tek bir aile bırakmayacak. Sağ elin verdiğini sol el vermeyecek. Onların onurunu koruyacağız.
