CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet’in başkenti Ankara’nın ithal adaylarla yönetilemeyeceğini belirterek, “Bu Ankaralılar’a hakarettir. 6 milyonluk Ankara’da bir belediye başkanı bulamadılar. Gittiler Kayseri’den belediye başkanını getirdiler buraya. Ankaralı yönetemiyor mu, buranın seymenleri yok mu, buranın evlatları yok mu” diye konuştu.
Cumhuriyet’ten Mahmut Lıcalı’nın haberine göre, CHP lideri Kılıçdaroğlu dün seçim çalışmaları kapsamında başkentte Elmadağ, Hasanoğlan ve Mamak’ta ziyaretler gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu önce partisinin seçim koordinasyon merkezinin açılışı dolayısıyla Elmadağ’a geldi. CHP’nin Elmadağ Belediyesi saşkan adayı Adem Barış Aşkın’ın yaptığı konuşmanın ardından CHP lideri Kılıçdaroğlu, özetle şunları dile getirdi:
Tek derdi insanlara iş bulmak: Adem Başkanı seçilmiş bir başkan olarak görüyorum. Tek niyeti Elmadağ’ı nasıl ayağa kaldırırım, insanlara nasıl iş bulabilirim? Malı götürmek gibi bir derdi yok. Elmadağ’ın öz evladı. Artık ona başkan adayı demek ayıp olur, başkan dememiz lazım. Allah’ı var; idealist birisi. Hiç kimseyi ötekileştirmiyor. Oy verenin de vermeyenin de başkanı olacak. Herkesi kucaklayacak.
Nasıl okutulduğunu bilirim: İşsizlik bir taraftan, pahalılık diğer taraftan. Alınan maaş yetmiyor. Uşak’tayken yaşlı biri anne, ‘Senin için yataktan kalktım buraya geldim. Bir oğlum var Türkçe öğretmeni senelerdir atanmıyor. Onu nasıl okuttuğumu biliyor musun’ dedi. Yedi kardeşiz biz. Üniversiteye giden yalnızca bendim. Nasıl okutulduğunu çok iyi biliyorum. O anne bunu anlatırken gözyaşlarını tutamadı.
Zorlukları aşacağız: Asla umutsuzluğa kapılmamalıyız. Milli Kurtuluş Savaşı’nda büyük bir mücadele verdik. Askerimizin ayakkabısı, yiyecek ekmeği yoktu. Ama bunları aşmaya bildik. Önümüzdeki dönemde bütün zorlukları aşacağız Allah’ın izniyle.
Adaylara talimat
Tutmayacağınız sözü vermeyin: Başkan adaylarımıza şunu söyledim: Sözünü tutmayacağınız vaatlerde bulunmayın. Her belediye başkanından şunları bekliyorum: Seçildiğin andan itibaren “Şu mahalle bana oy verdi, vermedi” diye ayırmayacaksın. Bütün beldeyi kucaklayacaksın. Sen artık beldenin başkanısın. İkinci kural beldenin bütçesi var; milletin parası… Yaptığın her harcamanın, her kuruşun hesabını millete vereceksin. Asgari ücret 2 bin 200 lira olsun demiştim. Yapmadılar; 2 bin 20 lira yaptılar. Ama bizim belediyelerimizde asgari ücret 2 bin 200 lira.
Ankaralılara hakaret: Mansur Yavaş kendisini Ankara’ya adayan bir cumhuriyet çocuğu. Yavaş Ankaralılar için çalışıyor. Bir Ankaralı, cumhuriyet evladı. Cumhuriyet’in başkenti Ankara ithal adaylarla yönetilemez. Bu Ankaralılar’a hakarettir. 6 milyonluk Ankara’da bir belediye başkanı bulamadılar. Kayseri’den belediye başkanını getirdiler buraya. Sen Ankara’yı yöneteceksin. Ankaralı yönetemiyor mu burayı? Buranın seymenleri, evlatları yok mu?
Vatandaşı mecbur ettiler: 17 yıldır istedikleri kanunu çıkarıyorlar, valiyi atıyorlar, görevden alıyorlar. 17 yılın sonunda vatandaşı soğan kuyruğuna mecbur ediyorlar. Ben bunları söyleyince “Bay Kemal konuşuyor” diyor. Evet Bay Kemal konuşuyor. Bay Kemal doğruları söylüyor.
Bay Kemal Saray’da oturmaz: Bay Kemal haram yemez, Bay Kemal kul hakkı yemez. Bay Kemal fakirin fukaranın yanındadır. Bay Kemal Saray’da değil evinde oturur. Bay Kemal çocuklarına telefon açıp ‘Oğlum paraları sıfırladın mı’ demez. Bay Kemal dürüst ve namuslu adamdır. Hırsızlık yapmaz, devleti soymaz. Bizim özelliğimiz budur. Kem söz sahibine aittir. Biz hayatımızı millete adadık.
