‘Kelebekler’in direnişi bütün kadınların direnişidir, ‘Kelebekler’in haykırışı bütün kadınların haykırışıdır, ‘Kelebekler’in çığlığı bütün kadınların çığlığıdır.
“Çocuklarımızın, bu yoz ve zalim sistemde yetişmesine izin vermeyeceğiz. Bu sisteme karşı savaşmak zorundayız. Ben kendi adıma her şeyimi vermeye hazırım gerekirse hayatımı da”
Patria Mercedes Mirabal-1924
1960: Mirabal Kardeşler, 5 Mart 2020, Time Dergisi
25 Kasım’a doğru: Kelebekler’in Özgürlük Mücadelesi 62. Yılında!
25 Kasım’a günler kala bu önemli günün arkasındaki diktatörlüğe karşı gösterilen direncin ve olağanüstü kadın mücadelesinin yankıları tüm dünyada sürüyor.
25 Kasım; 1960’ta Dominik Cumhuriyeti'nde ülkesini diktatörlükle yöneten Trujillo Hükümet’ine karşı Clandestina Hareketi’nin öncülerinden olan ve ezilenlerin verdiği büyük mücadelede sembol haline gelen Mirabal kardeşlerin (Patria, Minerva ve Maria) vahşice katledildikleri gündür. Trujillo'nun "
Ülkede iki tehlike var: Kilise ve Mirabal Kardeşler" açıklamasından günler sonra Mirabal kardeşler tecavüz edildikten sonra öldürüldüler.
Mirabal Kardeşler
Mirabal kardeşlerin anısına, 1981’de Kolombiya’nın Bogoto şehrinde toplanan Latin Amerikalı ve Karayipli Kadınlar Kongresi’nde, 25 Kasım tarihi “
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü” kabul edildi. 1999 yılında ise kadına karşı şiddet konusunda toplumsal bilinci ve farkındalığı artırmak amacıyla BM Genel Kurulu kararıyla “
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” ilan edildi.
Mirabal kardeşlerin yıllar önce Dominik’te başlattıkları kanat çırpışları dünya çapında kıvılcıma dönüştü. “Cesur Kelebekler” ataerkil düzene ve diktatörlüğe karşı mücadelenin sembolü oldu.
Mirabal kardeşlerden birinin kod adının “
Kelebek” olmasından da esinlenerek; o günden sonra üç kız kardeş dünya genelinde "
Kelebekler" adıyla anıldı, efsaneye dönüştü. Mirabal kardeşlerin yaşadığı ev müzeye çevrildi, isimleri dünya genelinde sokaklara ve kitaplara verildi (Kelebekler Zamanı, yazar Julia Alvorez), mücadelesi hakkında filmler (Kelebekler Zamanı, Mariano Barosso) çekildi.
‘Kelebekler’in direnişi bütün kadınların direnişidir, ‘Kelebekler’in haykırışı bütün kadınların haykırışıdır, ‘Kelebekler’in çığlığı bütün kadınların çığlığıdır.
KELEBEKLER TÜRKİYE’DE!
“Bunca acıyla dolu ülkemiz için yapılacak her şeyi yapmak bir mutluluk kaynağı; kollarını kavuşturup oturmak ise çok üzücü”
Minerva Argentina Mirabal 1926
Dünyanın dört bir yanında kadınlar her gün yaptıkları gibi 25 Kasım’da da şiddetsiz, savaşsız, krizsiz, özgür, eşit, adil ve kapsayıcı bir dünyada yaşamak için “tek yürek” halinde meydanlarda...
Dominik Cumhuriyeti Büyükelçiliği ile Uçan Süpürge Vakfı’nın sekretaryasını yürüttüğü 25 Kasım Kadına Şiddetle Mücadele ve Dayanışma haftası etkinlikleri kapsamında -15-20 Kasım tarihleri arasında- bir dizi etkinlik düzenleniyor.
Mirabal kız kardeşlerden Minerva’nın kızı filolog ve politikacı Minou Mirabal Ankara, İzmir ve İstanbul’da yapılacak programlara katılıyor. Etkinliklere özellikle kadınlar ve gençler olmak üzere, sivil toplumun tüm bileşenleri davetli.
Minou Mirabal
KELEBEK ETKİSİ
Küçük değişikliklerin büyük ve öngörülemez sonuçlar doğurabilmesi “Kelebek Etkisi” olarak adlandırılır. Basit bir ifadeyle, “
Bir kelebeğin kanat çırpması, dünyanın yarısını dolaşabilecek bir kasırganın oluşmasına neden olabilir.” Mirabal kardeşlerin yıllar önce Dominik’te başlattıkları kanat çırpışları dünya çapında kıvılcıma dönüştü. “
Cesur Kelebekler” ataerkil düzene ve diktatörlüğe karşı mücadelenin sembolü oldu.
KADINLAR KARANLIĞI AYDINLATACAK!
Dünyanın dört bir yanında kadınlar her gün yaptıkları gibi 25 Kasım’da da şiddetsiz, savaşsız, krizsiz, özgür, eşit, adil ve kapsayıcı bir dünyada yaşamak için “tek yürek” halinde meydanlarda... Biliyoruz ki, kadınlar her zaman ve her yerde birlikte güçlü.
Kadınlar bir gün değil her gün mücadelelerini alanlarda tüm dünyaya duyuruyorlar.
Kadınlar bir arada, “Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok!” diyor.
Kadınlar özgürlüğü istiyor, yaşamayı istiyor, temel haklarını istiyor.
Kadın Dayanışması Yaşatır!
Yaşasın kadınlar, yaşasın kadın dayanışması, yaşasın “Kelebekler”.
Yazıma ‘Kelebekler’den Maria’nın bir sözüyle son vermek istiyorum.
“Belki de bize en yakın şey ölüm; fakat bu beni korkutmuyor, haklı olan her şey içi savaşmaya devam edeceğiz”
Maria Teresa Mirabal 1936
Not: Değerli okuyuculara muhteşem bir liste önermek isterim. 25 Kasım’a giderken “Ekmek ve Gül”ün hazırladığı “
25 Kasım’a Giderken Okunası Kitaplar, Seyredilesi Filmler” başlıklı listeye bir göz atmanızı tavsiye ederim:
https://ekmekvegul.net/kultur-sanat/25-kasima-giderken-okunasi-kitaplar-seyredilesi-filmler