Bilal Erdoğan’ın vakfı TÜGVA’nın İzmir Atatürk Lisesi’ndeki yaz programı erken bitirildi.
İzmir Atatürk Lisesi’nin TÜGVA’ya yaz programı için tahsis edilmesi büyük tepki toplamıştı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile TÜGVA arasında imzalanan ‘Medeniyet ve Değerler Protokolü’ kapsamında Atatürk Lisesi Derslikleri 1 Ağustos 2017-11 Eylül 2017 tarihleri arasında öğrencilere ücretsiz vermek amacıyla TÜGVA’ya tahsis edilmişti. Okullarının yaz aylarında TÜGVA eğitimleri için kullanılmasına tepki gösteren İzmir Atatürk Lisesi Mezunları Derneği, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yaptıkları başvuru ile söz konusu faaliyetlerin durdurulmasını istemişti.
İZMİR ATATÜRK LİSESİ MEZUN VE ÖĞRENCİLERİ, OKULUN TÜGVA’YA TAHSİSİNE TEPKİLİ
Gazete Duvar’dan Nuray Pehlivan’ın haberine göre, İzmir Atatürk Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Murat Saraç, Türkiye Gençlik Vakfı’nın (TÜGVA), İzmir Atatürk Lisesi’ndeki kurs programını erken sonlandırdığını açıkladı.
Okullarında sürdürülen kursların 24 Ağustos itibarıyla yani tahsis süresinin bitiminden iki hafta önce sonlandırıldığını öğrendiklerini söyleyen Atatürk Lisesi Mezunlar Derneği Başkanı Murat Saraç şu bilgileri verdi:
“Okulumuzda TÜGVA tarafından son hafta yapılacak eğitimin iptal edilmesi son derece önemli ve sevindirici bir gelişmedir. Kamuoyunun ve mezunlarımızın büyük tepkisini çeken kursların, tahsis süresinin bitiminden önce sonlandırılması ortaya konan yoğun tepkilerin, imza kampanyalarının ve yasal girişimlerin dikkate alındığının bir göstergesi olarak görülebilir. Başta mezunlarımız olmak üzere kamuoyunun büyük hassasiyet gösterdiği mücadelemizde yanımızda duran, destek olan herkese teşekkür ederiz.’’
Toplumsal olaylarda dayanışma ve güç birliği ile sonuç alınabileceğinin bir örneğini yaşadıklarını söyleyen Saraç, şöyle devam etti: “Ancak daha önce belirttiğimiz gibi, bu uzun soluklu bir mücadele olacaktır ve genç kuşaklar bilime dayalı, çağdaş, laik, kalıcı bir eğitim sistemine kavuşuncaya kadar sürecektir. Bu anlamda çalışmalarımıza Milli Eğitim sisteminin sorunlarının tartışılacağı bir panel ile devam etmek düşüncesindeyiz. Eylül ayı içerisinde gerçekleşecek etkinlikte ülkemizin köklü okullarını ve eğitim uzmanlarını bir araya getirmeyi amaçlıyoruz. Milletvekillerinden STK temsilcilerine, mezunlarımızdan, duyarlı halkımıza destekleri için şükranlarımızı sunarız.”
Sadece kendi okullarında değil Türkiye’deki hiçbir okulda Millî Eğitim Bakanlığı dışında herhangi bir kurumun görev almasını doğru bulmadıklarını belirten Saraç, şöyle dedi:
“Hele hele açılıştaki seminerdeki yapıldığı iddia edilen anayasaya aykırı, din ve ırk ayrımcılığı içeren açıklamaları kabul etmek mümkün değildir. TÜİK rakamlarına göre toplumun neredeyse yüzde 70’nin ilköğretim ve dengi eğitime sahip olduğu, lise eğitiminin yüzde 20’leri geçmediği, uluslararası çağdaş eğitim kriterlerine ve sonuçlarına göre eğitim sistemimizin yerlerde süründüğü bir ortamda yetkililerin bu tarz içeriği tartışmalı protokollerle uğraşmak yerine çağdaş eğitim sisteminin gereklerini yerine getirmelerini bekliyoruz.”
