Gaz vaadinin bir ileri aşaması olarak, altın madeni bulundu vaadinin eli kulağındadır herhalde. Dünyanın en büyük altın damarının keşfedilmesine günler kala, 2023 yılının öncekilerden çok daha adaletli geçmesi en büyük dileğim.
İnternette dolaşırken haberi gördüm: “Erdoğan, kabine toplantısı sonrası Karadeniz doğalgazı ile ilgili bir müjde açıklama hazırlanıyor.” Merakla (!) TV başına geçtim ve beklenen müjde tam da beklendiği yerden geldi. Çaycuma açıklarında 58 milyar m3 rezerv keşfedilmiş, böylelikle toplam Karadeniz rezervimiz 711 milyar m3’e çıkmış.
Yine internette gezinirken bir başka habere rastladım. Sendika.org’un haberine göre 1957’den beri vazgeçilemeyen bir seçim kampanyası müjdesi olarak zengin petrol ve gaz yatakları bulunması kullanılagelen bir araç. Bence harika bir araştırma-haber olan bu incelemeye göre ta Demokrat Parti döneminden beri özellikle sağ iktidarlar, seçim öncesinde bu bayat müjdeye sığınıyorlar. “Trakya’da zengin petrol bulundu” başlıklı 2 Ocak 1957 tarihli Yeni Sabah Gazetesi’nin manşet fotoğrafını da habere ekleyen sendika.org’daki arkadaşları içtenlikle tebrik ederim, ancak o fotoğrafın yanına şimdiki versiyonunun manşetini de koysalar tam olurmuş: “Devasa keşif”.
Bu yazının başlığından yola çıkarak TCK m.301’den, yani hükümeti alenen aşağılama suçundan dava açmayı düşünecek savcılara, bu konudaki AİHM kararlarını en az benim kadar çalışmayı önererek devam edeyim, zira benim amacım ve kastım hükümet teşkilatının saygınlığını hedef alarak hakir göstermek, aşağılamak değil, hükümetin eylem ve işlemlerinin bilimsel sınırlar çerçevesinde ve eleştirel süzgeçten geçirilerek sorgulanması, hükümeti temsil görevi görenlerin görevlerinden kaynaklı yetkiyi kullanmaları sırasında bu yetkinin hukuka uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının sorgulanabilmesi ve varsa hata ve ihmallerin ortaya konulabilmesinden ibaret.
Sayın Cumhurbaşkanının açıklamaları doğruysa zaten mesele yok! Seneye Karadeniz gazını kombilerimizde kökler, evde kışın camları sonuna kadar açıp atletle gezeriz; ama öyle bir gaz yoksa, çıkarmak son derece maliyetliyse ya da çıkarma ve pazarlama maliyeti ithalat maliyetini geçiyorsa, bir başka deyişle astarı yüzünden pahalıya gelecekse ya da açıklandığı gibi Mart 2023’te sisteme verilemeyecekse mesele var demektir.
Neden periyodik olarak her seçimlerden önce gaz bulundu açıklamaları yapılıyor? Kırk dereceden fazla açmaya korkan, sürekli yanmasın diye sadece bir saat açıp ortalık kırılınca kapatan, hatta hiç gaz açamayıp akşamları evde battaniyeye sarınarak oturan emekli amcaların, teyzelerin, asgari ücretle çalışan milyonlarca insanın çok hoşuna gidecek bir haber de ondan. Zenginliğin ve zenginleşmenin hayalini kurmak bile tatlı geliyor insanlara.
Bizler, bu ülkede yaşamaya gayret gösteren insanlar olarak, son altmış yıldır aynı vaatleri duymaktan usandık. Artık elimize geçen azıcık parayla her ay tüm o faturaları nasıl denk getireceğimizi düşünmek istemiyoruz. Mesela “gaz çıkarma maliyetine katılım payı” adı altında yeni fatura zamlarıyla karşılaşmak istemiyoruz. Bunun yerine hukuk devletinin tüm kapsam ve kurumlarıyla çalışacağı yeni bir düzen vaadine ihtiyacımız var. Bu vaadi gerçeklik yapabilecek bir hükümet gelinceye kadar da çalışmaya devam etmek mecburiyetindeyiz.
Gaz vaadinin bir ileri aşaması olarak, altın madeni bulundu vaadinin eli kulağındadır herhalde. Dünyanın en büyük altın damarının keşfedilmesine günler kala, 2023 yılının öncekilerden çok daha adaletli geçmesi en büyük dileğim. Yeni yılınız şimdiden kutlu olsun.
