Perşembe, Nisan 25, 2024

HDP’li Kemalbay: Biz Erdoğan’la aynı gemide değiliz

HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, “Biz bunlarla aynı gemide değiliz. Biz Erdoğan’la aynı gemide değiliz. Biz bu hırsızlarla aynı gemide değiliz.” dedi.

Kemalbay, Selahattin Demirtaş’ın başvurusunu değerlendirecek olan Anayasa Mahkemesi’ni eleştirerek, “Aynı gün 21 tane dosya var. 6 milyonluk bir partinin Eş Genel Bakanının dosyasını inceleyeceği gün 21 tane daha dosya inceleyecek. 21 tane dosyayı bir gün içinde incelediği zaman kaç dakika kalacak Selahattin başkanın dosyasını incelemek için? 15 dakika mı bakacaksınız? 15 dakikaya o dosyanın sayfalarını çevirmeye gücünüz, zamanınız yetmez. 15 dakikaya ‘yüksek yargı bilir’ çayın demini bile alması mümkün değil. Siz 15 dakikaya neyi inceleyeceksiniz?” sorusunu yöneltti.

HDP lideri Kemalbay, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. KHK ile görevlerinden uzaklaştırılan Akademisyen Nuriye Gülmen ve Öğretmen Semih Özakça’nın açlık grevlerine devam ettiklerinin altını çizen Kemalbay, “Nuriye ve Semih’in açlık grevlerinin kazanımla sonuçlanması, işlerine geri dönebilmeleri hepimizim talebidir ve OHAL sürecinde kurulmuş ve hukuksuzluğun üstüne örtü olan OHAL komisyonuna çağrı yapmak istiyorum. OHAL komisyonu görevini yap ve bir an önce Nuriye ve Semih’in dosyalarını görüş ve kararını ver. Bu hukuksuzluk artık son bulsun” dedi.

“SUR BUGÜN AKP-SARAY REJİMİNİN YAĞMASIYLA KARŞI KARŞIYA”

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaşananlara değinen Kemalbay, “Sur sadece bizim değil dünya halklarının bir mirasıdır ve herkesin sahiplenmesi gerekirken ne yazık ki dünyanın içinden geçtiği bu olumsuz atmosfer, otoriterleşme, savaş, kutuplaşma döneminin sonuçları hayatımıza nüfuz ediyor ve Sur’a müdahale etmekte oldukça sıkıntı yaşıyoruz. Sur’u herkes sahiplenmelidir. UNESCO’nun evrensel miras olarak tanımladığı Sur bugün AKP-Saray rejiminin kentsel dönüşüm adı altında yağmasıyla karşı karşıya. Çatışmaların hiç olmadığı mahalleler dahil olmak üzere bütün alan rantçı AKP-Saray rejiminin saldırısı altında. Aslında burada bir burada mülkün el değişmesi, halkın yaşam ve konut hakkının sermaye tarafından yağmalanmasıyla karşı karşıyayız” diye konuştu.

“BU MÜCADELENİN PARÇASI OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

4 Aralık Dünya Madenciler günü hakkında konuşan Kemalbay, “Yaşamını yitiren maden işçilerini saygıyla anıyoruz. Onların anısına bu mücadeleyi her zaman sürdüreceğimizi ve işçilerin çalıştıkları yerlerde söz, yetki, karar sahibi olabilecekleri ve örgütlenebilecekleri, haklarını arayabilecekleri, güvenli sağlıklı çalışma koşullarına ulaşabilecekleri mekanizmaları yaratmak için burada bir kez daha söz veriyoruz. Bu mücadelenin parçası olmaya devam edeceğiz” dedi.

“7 ARALIK’TA DEMİRTAŞ TUTUKLU BULUNDUĞU DOSYADAN İLK KEZ MAHKEMEYE ÇIKARILACAK”

HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile HDP’li milletvekillerinin 4 Kasım 2016’da gözaltına alınmalarıyla başlayan sürece dikkat çeken Kemalbay şöyle konuştu:

“Tam 397 gündür milletvekillerimiz rehin alındılar ve Selahattin Demirtaş bu süre içinde tutulu olduğu dosyadan hiçbir şekilde mahkemeye çıkarılmadı. 7 Aralık’ta Demirtaş tutuklu bulunduğu dosyadan ilk kez mahkemeye çıkarılacak. 6 Aralık’ta da sevgili Figen Yüksekdağ’ın ve İdris Baluken’in duruşmaları var onlar da tutuklu bulundukları dosyadan yargılanacaklar. Bu mahkemeler aslında siyasi bir tasfiyenin aracı olduğu için ve mahkemelere çıkan milletvekillerimiz, eş genel başkanlarımız, partililerimiz kendilerini yargılamak için karşılarında bulunan kişileri yargıladıkları için Selahattin başkan da mahkemeye getirilmiyor.

“HERHALDE BİR YERLERDEN AYM’YE MESAJ GİTTİ”

Tutuklu bulunduğu dosyadan mahkemeye çıkarılmadan bir gün önce Anayasa Mahkemesi Selahattin başkanın dosyasını görüşecek. Bir yılın üzerinde bir süre geçti. AYM’nin içtihat kararları var. Milletvekilleri tutuklu yargılanamaz ve bununla ilgili içtihat kararını açıklaması gerekirken bugüne kadar AYM sustu, uyudu, sesini çıkarmadı fakat şimdi AYM birden bire nasıl oluyorsa tam da duruşma gününden bir gün önce bu dosyayı görüşmeye karar verdi. Herhalde bir yerlerden AYM’ye mesaj gitti. Beyefendi aramış olabilir, Saraydan bir şekilde böyle düzenlenmiş olabilir. AYM’nin görevi Türkiye’de anayasanın uygulanıp uygulanmadığını denetlemek olması gerekirken artık bu ülkede hukukun olduğuna dair çaba gösterebilecek en son yer olarak kalmışken, AYM de tamamen sarayın partimize yönelik çizdiği takvime göre tutum alıyor.

“15 DAKİKAYA ÇAYIN DEMİNİ ALMASI MÜMKÜN DEĞİL”

Aynı gün 21 tane dosya var. 21 dosyayı birlikte görüşecek. 6 milyonluk bir partinin Eş Genel Bakanının dosyasını inceleyeceği gün 21 tane daha dosya inceleyecek. 21 tane dosyayı bir gün içinde incelediği zaman kaç dakika kalacak Selahattin başkanın dosyasını incelemek için? 15 dakika mı bakacaksınız? 15 dakikaya o dosyanın sayfalarını çevirmeye gücünüz, zamanınız yetmez. 15 dakikaya ‘yüksek yargı bilir’ çayın demini bile alması mümkün değil. Siz 15 dakikaya neyi inceleyeceksiniz? Demek ki saraydan bir karar alınıyor, o kararın onay mercii olarak da AYM rol alıyor.”

“SİZ Mİ DAHA MAHİRSİNİZ BUNU GÖRECEKSİNİZ”

Amerika’da görülen Rıza Sarraf davasına “tiyatro” diyen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’a seslenen HDP lideri Kemalbay, şöyle konuştu:

“On binlerce kilometre öteye gitmenize gerek yok. Tiyatro görmek istiyorsanız önce dönüp şu davalara bakacaksınız. HDP’ye yönelttiğiniz suçlamalara bir bakın. HDP için hazırladığınız uyduruk fezlekelere bakın. Milletvekillerimizin, Eş Başkanlarımızın, Belediye Eş Başkanlarımızın konuşmalarından yola çıkarak hazırladığınız dosyalara bir bakın nasıl bir tiyatro oynandığını göreceksiniz. Bu sürecin nasıl bir hukukla işlediğine bir bakın o zaman Reza Zarrab tiyatrosu mu daha iyi bir tiyatro yoksa siz mi daha mahirsiniz bunu göreceksiniz.

“BU TİYATROYU FETULLAHÇI YAPI BAŞLATTI”

Aynı gece 11 milletvekilimiz eş genel başkanlarımızla operasyona tabi oluyor ve gözaltına alınıyor. Hangi hukuk içerisinde bu var? Böyle bir talimatı verecek hangi savcı var? Bu tiyatro değil de nedir? Ahmet Şık’ı tutuklarken, dosyalar hazırlarken yaptığınız da bir tiyatrodur, Nuriye Gülmen’e, Semih Özakça’ya bir gecede ilan ettiğiniz teröristtir suçlaması nedir? İşte bu tiyatronun bir parçasıdır. Siz bu tiyatroyu ortaklarınızdan devraldınız. Fetullahçı yapı bu tiyatroyu önce onlar başlattı hatta onlar önce bu tiyatroyu partimiz üzerinde hayata geçirdiler.”

“DEVLETİN BAŞINDA ORGANİZE BİR ÇETE VARDIR”

17-25 Aralık sürecini anımsatan Kemalbay, “Siz bu dört bakanı, hani bir tanesi çok pahalı bir saat takmıştı koluna, bir tanesi makaracı bir Bakan. Bu dört Bakanı şu Meclis’te aklamadınız mı? Niye Yüce Divan’a göndermediniz. Eğer bir ülkede yolsuzluk, rüşvet, suç varsa onun araştırılacağı yer demokratik kurumlardır. Halkın önünde şeffaf bir şekilde siz hesap verirsiniz ondan sonra iftira atan varsa herkes bunu görür. Ama siz her şeyin üstünü örtüyorsunuz ondan sonra efendim böyle bir şey yok diyorsunuz. Bu sürecin işleyişi de aynen bir organize suç çetesinin saklanması sürecidir. Aslında devletin başında organize bir çete vardır. Bu ülke aslında bir çete ile yönetiliyor. Aynı şeyi bu çetenin siyasi ayağı da kendisine muhalif gördüğü demokrasiden, halklardan yana olan kesimlere operasyonlar yaparak aynı şekilde kendisini saklamak için başkalarına, muhalefete saldırıyor” dedi.

“BİZ BU SENARYOYU HRANT DİNK DAVASINDAN BİLİYORUZ”

Reza Zarrab’ın Türk Bayrağı önünde açıklamalar yaptığı yayınlara değinen Kemalbay, “Biz bu senaryoyu çok önceden, Hrant Dink davasından biliyoruz. Onun katilinin bayrak önündeki fotoğrafından biliyoruz. Bayrağın önüne oturtulan bu şahıs aslında bu güne kadar ortaya saçılan bütün pisliklerin içinde yer alan kişi. AKP-Saray iktidarının da ortaklarından. Şimdi AKP-Saray iktidarı ne yapıyor? Arkaya koyduğu bu bayrağı getirmiş, rüşvetin, hırsızlığın, yalanın, talanın üstünü örtüyor. Diyor ki bu millete-devlete yapılan bir saldırıdır, Erdoğan’a yapılan bir saldırıdır o yüzden siz buna kulak asmayın biz de bunu araştırmayacağız. Bu millete yapılmış bir saldırı değildir. Halklarımıza yapılmış bir saldırı değildir ve siz Kürt düşmanlığı yaparak, sahte antiemperyalistliğe soyunarak, sahte düşmanlar yaratarak bu işin altından kalkamazsınız, üstünü de bayrakla filan örtemezsiniz” şeklinde konuştu.

“BİZ BU HIRSIZLARLA AYNI GEMİDE DEĞİLİZ”

HDP lideri Kemalbay, “Biz bunlarla aynı gemide değiliz. Biz Erdoğan’la aynı gemide değiliz. Biz bu hırsızlarla aynı gemide değiliz. Biz Soma’da yaşamını yitirenler nasıl ki patronlarıyla aynı gemide değilse, Aladağ’da yanan çocuklar nasıl ki ona göz yuman iktidarla aynı gemide olmamışsa, fabrikada 16 saat çalışan işçi nasıl ki 700 bin avroluk saat takan Çağlayan’la aynı gemide değilse biz de Zarrap’la Erdoğan’la aynı gemide değiliz. Biz Selahattin başkanla, Ahmet Şık’la işçilerle, emekçilerle aynı gemideyiz” dedi.

“ERDOĞAN SAVAŞI KIŞKIRTMAK İÇİN ELİNDEN GELENİ ARDINA KOYMUYOR”

Afrin’e yönelik yapılması tartışılan operasyonu değerlendiren Kemalbay, “Erdoğan savaşı kışkırtmak için elinden geleni ardına koymuyor. Ne istiyorsunuz Afrin’den diye soruyoruz cevap da alamıyoruz. Afrin ki orada bu altı yıllık savaş içinde savaştan uzak kalabilmiş ve savaştan kaçan insanlara ev sahipliği yapabilmiş yegane yer. Burada Kürtler, Türkmenler, Çerkesler, Araplar, Asuriler, Süryaniler bir arada yaşıyorlar. Suriye’de inşa edilmeye çalışılan şey bir model olarak bu sıkışmış artık patlama noktasına gelmiş insanlık krizine çare olabilecek bir çözümdür. F-16 olacakmış da insanların tepesine düşecekmiş. Hani sen baldıran zehri içecektin? Ne oldu? Neden baldıran zehri içmekten vazgeçtin?” diye konuştu.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER