Haftanın Çevirisi | Venezuela’da iktidar mücadelesi ülkeyi karmaşaya sürükledi: 3 elzem okumadan çıkanlar – Catesby Holmes

Venezuela’nın otoriter Başkanı Nicolás Maduro’nun 21 Ocak’taki askeri darbe girişiminden kurtulmasından günler sonra Venezuela muhalefetinin egemenliğindeki yasama organı, Juan Guaidó’yu ülkenin geçici başkanı ilan etti.

23 Ocak’ta, Caracas’ta binlerce destekçisinin önünde anayasa üzerine göreve başlama yeminini ederken “Venezuela’da görevdeki başkan olarak ulusal yürütmenin yetkilerini resmen üzerime alıyorum” dedi Guaidó.

Muhalefetin Maduro’yu indirme girişimi, 2017’de muhalefetin güçlü protesto hareketini sert bir şekilde güvenlik güçlerinin bastırmasından sonraki ilk gerçek halk ayaklanması olan ve başkanın istifasını talep eden, hayatını kaybeden göstericilerin bulunduğu haftasonu gösterilerinden sonra geldi.

Birleşik Devletler, Kanada, Peru, Kolombiya ve birçok başka ülke, Venezuela yönetiminde demokratik olarak seçilmiş tek organın yasama organı olduğunu iddia ederek Guaidó’yu destekliyorlar. Ancak Maduro görevi bırakmayı reddediyor.

Venezuela nasıl iki başkanlı bir ülke haline geldi? İşte bilmeniz gerekenler.

 1- Tartışmalı seçim

Maduro, Hugo Chávez’in halefi olarak 2013’te göreve geldiğinden bu yana daha fazla otokratikleşti ve giderek dengesiz bir yönetim sergiledi.

Halkın sadece yüzde 21’i yönetimini onaylarken, oyların yüzde 68’ini aldığı 2018 Mayıs’ında yeniden seçilmesini çok sayıda insan hileye bağladı.

Venezuela Merkez Üniversitesi’nde profesör Miguel Angel Latouche “iktidardaki Sosyalist Parti otoriter rejimin bütün olanaklarını 2018 Mayıs’ında sonuçları Maduro lehine çevirmek için kullandı” diyor.

“Aylar boyunca rejim, yurttaşları Sosyalist Parti üyesi olarak yazılmaya zorladı, oy karşılığında yiyecek sağladı ve muhalif adayları kara listeye aldı” diye yazıyor. Aynı zamanda hükümet, seçimleri aylar öncesine alarak muhalefetin başarılı kampanyalar düzenlemesini engelledi.

Seçimdeki düzensizlikler arttıkça, muhalefet Venezuelalıları başkanlık seçimini boykot etmeye çağırdı.

“Desteklemedikleri bir yönetimi oy vermeyerek cezalandıran Venezuela’daki kayıtlı seçmenlerin yarısından azı ülkenin Mayıs 2018 seçimlerine katıldı” diyor Latouche.

Yine de Maduro büyük bir çoğunlukla yeniden Venezuela başkanı seçildi. Rakibi Henri Falcón sonuçların meşru olmadığını dile getirerek itiraz etti.

2- Maduro iktidarda nasıl kaldı?

Maduro’yu Venezuela’nın meşru başkanı olarak tanımayan 50 kadar ülke Falcón’la hemfikir olduklarını ilan ettiler. Birleşik Devletler ve Avrupa, yönetimi cezalandırmak için sert yaptırımları karara bağladılar.

Yeniden seçilmesini takip eden aylarda Maduro ayrıca bir darbe girişimini, uluslararası liderlerin yönetimini düşürmek için dışarıdan askeri müdahaleye yönelik mükerrer çağrılarını ve drone kullanılan bir suikast girişimini atlattı.

Arjantin’deki San Andres Üniversitesi’nden Andrea Oelsner ve Federico Merke, 2018 sonları itibarıyla Maduro’nun “uluslararası kınama ve insani krizle karşı karşıya kalan, nakit sıkıntısı çeken yolsuz bir rejimin” başında olduğunu belirtiyor.

Ancak Maduro çok sayıda nedenden ötürü iktidarı güçlü bir şekilde kontrol etmeye devam etti diyor Oelsner ve Merke.

Para bu etkenlerden birisi. Venezuela yönetimi müflis durumda ancak Maduro “darbeyi engelleyebilecek yeterince kaynağı idare ediyor” Oelsner ve Merke’ye göre: “Başkan, yıllar boyunca Venezuela silahlı güçlerinin sadakatini satın aldı”.

Savunma Bakanı artık Venezuela’daki bütün gıdaların ithali, üretilmesi, satışı ve dağıtımından sorumlu – insanların açlıkla yüzleştiği bir ülkede oldukça karlı bir karaborsa işi. Oelsner ve Merke’ye göre, Maduro aynı zamanda yönetimin ayakta kalabilmesi için kişisel olarak yüksek rütbeli subaylara yatırım yaparak “kabinesini generallerle doldurdu”.

Venezuela halkının ıstırabının da Maduro’ya yardımcı olduğunu belirtiyor Oelsner ve Merke.

2017 tarihli bir çalışmaya göre, 2015 ve 2017 arasında Venezuelalılar ortalamada 9 kilo kaybettiler. Son yıllarda Kolombiya, Brezilya, Ekvador ve Birleşik Devletlere göç eden 1 milyon kişi ülkeyi terk etti.

Geride kalanlar “sadece yiyecek bulabilmek için saatler harcamak zorundalar” Oelsner ve Merke’ye göre: “Açlık ve sonu gelmez yiyecek kuyrukları siyasal direniş için fazla zaman ve enerji bırakmıyor.”

 3- Venezuelalılar ne istiyor?

Muhalefetin tek taraflı olarak Guaidó’yu geçici başkan ilan etmesi, Maduro’yu devirmek için giriştikleri son hamle.

Otoriter başkanlarla demokratik bir şekilde mücadele etmek için, Venezuela uzmanı David Smilde’ye göre, birkaç yol var: Seçimlerde yenilgiye uğratmak, istifa edene kadar protesto etmek ya da yüz yüze görüşmelerde taleplerde bulunmak.

2015’ten bu yana “Venezuelalılar her üçünü de denediler” Smilde’ye göre.

Şimdi, içerideki iktidar mücadelesi Maduro’nun uluslararası arenadaki eleştirmenlerini daha şiddetli adımlar atma konusunda cesaretlendirebilir.

Daha Maduro tartışmalı biçimde yeniden seçilmeden önce ABD Başkanı Donald Trump yönetimi devirmek için bir işgal fikrini ortaya attı.

“Venezuela çok uzakta değil ve insanlar acı çekiyor ve ölüyor” demişti Trump 2017 Ağustos’unda. “Venezuela için çok sayıda seçenek gündemde, gerekirse askeri seçenek dahil.”

Sürgündeki çok sayıda Venezuela lideri o zamandan bu yana bu fikri benimsedi.

Ocak 2018’de eski Venezuela Planlama Bakanı ve şimdi Harvard’da profesör olan Ricardo Hausmann “milyonlarca insanın yaşamını tehdit eden insan ürünü bir kıtlığı bitirmenin tek yolu bölgesel güçlerin koalisyonunun askeri müdahalesi olabilir” diye yazdı.

“Askeri seçenek” destekçilerine göre Venezuelalılar demokrasi getirecekse böyle bir müdahaleyi hoş karşılayacaklar.

Smilde’nin araştırması bunun muhtemelen yanlış olduğunu gösteriyor.

Smilde Venezuela’daki araştırma şirketi Datanálisis’ten Kasım 2018 tarihli ulusal ölçekte bir araştırmada lider değişimine dair çok sayıda soru sormasını istedi.

Katılımcıların sadece yüzde 35’i “Maduro’yu yerinden etmek için dışarıdan askeri müdahale”yi desteklediklerini beyan etti.

“Venezuela’daki muteber araştırmalar halkın çaresizce Maduro’nun gitmesini istediğini gösteriyor” diye yazıyor Smilde. Ancak uyarıyor: “bunu demek, her şeyi göze aldıkları anlamına gelmiyor”.

Öyleyse Venezuelalılar ne istiyor?

Datanálisis araştırmasına göre halkın yüzde 63’ü “Başkan Maduro’nun iktidardan uzaklaşması için müzakere edilmiş bir uzlaşı”yı destekleyeceğini söylüyor.

Smilde Venezuela’da demokrasiyi tesis etmek için müzakerelerin en popüler seçenek olduğunu söylüyor.

Bu makale The Conversation’da yayımlanmış yazılardan derlemedir.

Catesby Holmes, The Conversation US’in Küresel İlişkiler Editörüdür.


[The Conversation’daki orijinalinden PolitikYol için Ali Rıza Güngen tarafından çevrilmiştir.]