Perşembe, Nisan 25, 2024

“Güzel kelimeler söyleyin ki, güzel ihtimaller uyansın!”

Görünen, bir an önce Cumhurbaşkanlığı sistemini değiştirip 2018 öncesi ayarlara dönmeliyiz. Önce modern dünyanın içine adım atmalıyız. Sonra modern dünyanın teknoloji, özgürlük, adalet, saygınlık yollarında koşmaya başlamalıyız.

ABD yıllık enflasyonu açıklandı. Yıllık enflasyon %6,5 olarak gerçekleşti. 2021 yılını %7 ile kapatmış yıl içinde %9,1 seviyesini görmüşlerdi. Hatırlarsanız ben Haziran 2022 den beri ABD enflasyonun gevşeyeceğini 2023 yılının ilk yarısında gevşemenin sertleşeceğini yazmıştım. Şimdilik bu süreç işliyor gibi duruyor.

Türkiye sanayi üretimi ve işsizlik rakamları açıklandı. Sanayi üretimi  bir önceki yılın aynı ayına göre Kasım 2023 ayında %1,3 daraldı. İşsizlik oranı %10,2 ile bir önceki aya eşit olmasına karşın “geniş tanımlı işsizlik”  %20,3 den %20,8 yükseldi.  Hatırlarsanız ağustos ayında büyük fabrikaların üretim planlarında azalma yaşadığını, Ekim ayında da bu üretim azalmasının işsizliği artıracağını yazmıştım. Tahminlerim rakamlara yansımaya başladı. Ama, özellikle işsizlik artışının Mart 2023 sonrası daha net görülebileceğini düşünüyorum.

Türkiye hazinesi Eurobond ihracı ve döviz mevduatları: Hazine geçen hafta Eurobond ihracı yaptı. 10 yıl vadeli ürünün yıllık faizi %9,75 . ABD 10 yıllık tahvilleri %3,50. Türkiye, %200 daha yüksek faiz veriyor. Türk lirası faize karışan Nas, döviz faizine karışmıyor demek ki! Tövbe, tövbe. 06 Ocak haftası KKM hesabında azalma devam ederken  DTH hesaplarında artış gözlemleniyor. 2,7 milyar dolarlık artışın 2,2 milyar doları kurumların.

Belki döviz ödemeleri vardır diye düşünebiliriz. 600 milyon dolara yakın vatandaş alışı ise ilginç. KKM mevduat kazanç sağlamadı. KKM hesabını bozup Hisseye, fona, hatta %24 üstüne çıkan  mevduata gitmek normal ama dövize gitmek ilginç. Bankaları polisiye kuvvetlerle dizginleyip doları tutuyorlar ama serbest piyasada  isyana başlamış görünüyor. Bankalar arası 18.75 den işlem gören dolar Kapalıçarşı’da 19,25 seviyelerini görmüş. Ben Kapalıçarşı isyanını bir kaç defa yaşadım daha önceki yıllarda. Sonu hiç hoş olmamıştı.

Krediler: Krediler yılın ilk haftası sadece 5 milyar TL artış göstermiş. Ben böyle bir artışı hiç hatırlamıyorum. 2022 yılının ilk haftasına 63 milyar dolar artış ile başlamıştık mesela. Tüketici kredileri belki yüksek ki, bence enflasyona göre hâlen ucuz. Ticari krediler %13. Bedava…Neden almıyorlar? Çünkü “güven” tamamen sıfırlamış durumda. İktidar yanlıları bile kredi çekip yatırım yapmaya cesaret edemiyor. Fatura karşılığı  zorunluğunu kaldırsınlar bakın ticari krediler nasıl patlıyor.  Çekip krediyi tatile gitsin, yat alsın, daire alsın, araba alsın hatta biraz döviz alsın.

TCMB  faizi %9,50 ama İhtiyaç kredisi %30, Taşıt kredisi %24, Konut %20 seviyelerinde. Mevduat  faizi bu hafta %25 üstüne çıktı. TCMB faizi %18 olduğunda kredi faizleri yine bu seviyelerdeydi. Üstelik isteyen istediği kadar kredi alabiliyordu. Bu bu eziyeti neden çektik arkadaş!? Aklıma Ağa ile kahyanın hikayesi geliyor. Güler misin ağlar mısın?!

Parasal genişleme ve gelir dağılımı: Piyasada dolaşan para miktarı 2022 sonunda 3,1 trilyon liraya yükselmiş. Bir yılda bir trilyon dolar artmış.  Bu genişlemeden bizler bir zerre faydalanmışızdır tabii. Ama esas faydalanan yine paraya ihtiyacı olmayanlar oldu. İktidar 2018 den beri gelir dağılımını her yıl daha adaletsiz hâle getirdi. Tüm dünyada özellikle 2020 sonrası bu adaletsizlik söz konusu ama Türkiye’deki gibi rezalet değil.  Bakın en güzel örneği lüks araçların  2022 satışları. BMW nin 2022 dünyadaki satışı %5 düşerken Türkiye’de %16 artmış. Mercedes’in dünyada %1 düşerken Türkiye’de %21 artmış.

Seçime giderken: Görülen mayıs ayında seçimler yenilenecek.  Seçimi bir ay öne çekmenin ne anlamı var bilemiyorum. Siyaset uzmanı arkadaşlarımdan aldığım bilgilerden anladığım şu. Öncelikle 6 Nisan öncesi erken seçim açıklayamazlar. Çünkü eski seçim kanununa göre seçim yapılır. Eski seçim “Altılı Masa”ya meclis çoğunluğu için avantaj sağlıyor. 7 Nisan da açıklasalar, 45 gün hazırlık olsa, karşımıza 14 Mayıs tarihi çıkıyor. Millet tatile gitmeden, Hazır Ramazan ayının gölgesi kalkmadan. Bir de 14 Mayıs Demokrat Partinin kuruluş günü. Belki bir neden de bu olabilir.

“Dünyada olabilecek her bir olay için misal aleminde sayısız ihtimal uyur. Siz ağzınızdan çıkardığınız sözlerle o ihtimalleri uyandırırsınız. Güzel kelimeler söyleyin ki güzel ihtimaller uyansın. İnsanın kaderine müdahalesi buradadır” diyor Mevlâna.

Seçim sonrası iktidar değişse bile zor günlerin bizi beklediği kesin. Yeni iktidar, AKP iktidarı kadar şanslı olmayacak çünkü.

Evet Türkiye berbat yönetildi, evet uçurumdan yuvarlandık, her yanımız kırık, ağrı kesici serum ile ayakta duruyoruz. Ama hepsini atlatabiliriz. İyi düşünmeli, iyi söylemeliyiz. “Türkiye adam olmaz. Bu iktidar değişmez. Yine bunlar seçilir. Türkiye, Monarşiye gidiyor. Sonumuz iyi değil. Ben bu adama oy vermem” gibi söylemleri bir kenara bırakıp “Yeni İktidara, Güçlü Türkiye’ye, Güzel ve iyi yarınlara” inanmalı ve bunu sürekli dile getirmeliyiz. Görünen bir an önce  Cumhurbaşkanlığı sistemini değiştirip 2018 öncesi ayarlara dönmeliyiz. Önce modern dünyanın içine adım atmalıyız. Sonra modern dünyanın teknoloji, özgürlük, adalet, saygınlık yollarında koşmaya başlamalıyız.

PİYASA

Seçime giderken olası piyasa tepkileri: Seçime hızla yaklaşırken piyasaların nasıl bir tepki vereceği sanırım hepimizin merakıdır. Daha önceki seçimleri inceleyip piyasaların tepkisine baktım. Seçim yaklaştıkça piyasalarda “Sonuç ne çıkacak” gerginliği başlıyor. Borsa gevşemeye döviz artmaya başlıyor.

Daha önceki seçimlerde veya erken seçim kararlarında üç ay önceden piyasalar tepki göstermeye başlıyor. Önce borsa yukarı, döviz aşağı yapıyor, seçime bir buçuk ay kala tam tersi bir ivme başlıyor. Bu seçimde de bence benzer bir tablo ile karşılaşabiliriz. Gerçi mevcut iktidar şimdiye kadar hiçbir iktidarın yapmadığı kadar borsa ve dövizde baskıcı. Olmayan dövizi bile satıp dövizi tutuyor. Borsada hisseler ya şirketlerin kendinde ya fonlarda ya üç, beş ağanın elinde. Bunlar elindeki hisseleri çıkmaya cesaret edemezler. Seçime bir iki hafta kala mevcut iktidarın değişeceği kesinleşirse cesaretlenebilirler tabi.

Seçim sonrası iktidar değişse bile zor günlerin bizi beklediği kesin. Yeni  iktidar, AKP iktidarı kadar şanslı olmayacak çünkü.  AKP iktidara geldiğinde ülke 2001 yılında devasa bir darbe yemişti. Borsa dip, faizler ve döviz zirve yapmıştı.  Borsa bir doların altında, faizler major ülke faizlerinin neredeyse 10 katı üstündeydi. İktidar değişince  ülkenin bu karlılığına para yağdı.  Oysa bugün borsa üç dolar seviyelerinde; faiz, majör ülke faizlerinin üç kat üstünde. Yine de yeni iktidar ülkeyi düze çıkaracaktır. Benim inancım tam. Daha ahlaklı, daha çalışkan, adil, liyakatli, modern olarak başaracaktır. Başarmak zorunda. Başaracak.

DOLAR/TÜRK LİRASI: 18,35 üstünde kaldıkça zıplama etkisi devam ediyor. 18,47 – 18,80 sıkışması devam ediyor. Serbest piyasa isyan bayrağı açmış gibi duruyor. Bakalım etkisi nasıl olacak! Daha önceki tecrübelerim hoş sonuçlar doğurmadığına şahit oldu.  Tüm dünya paraları karşısında dolar gevşiyor ama TL karşısında gevşemiyor hatta sıçrama olasılığı taşıyor. Bu kadar dış borç ve dış ticaret açığı ile aksi beklenemez zaten. Doların bence hiç olmazsa 20- 22 lira bandında olması gerek.

Bugün borsa üç dolar seviyelerinde; faiz, majör ülke faizlerinin üç kat üstünde. Yine de yeni iktidar ülkeyi düze çıkaracaktır. Benim inancım tam. Daha ahlaklı, daha çalışkan, adil, liyakatli, modern olarak başaracaktır. Başarmak zorunda. Başaracak.

BİST100: 06 Ocak haftası 350 milyon dolarlık yabancı satışı var. Son dört aydaki satışları 1,5 milyar doları geçti. Türkiye’de borsanın gerçekten yukarı gitmesi için iki şart var. Ya yabancı alışı olacak ya ülkenin ekonomisi, alım gücü yükselecek. İki kriter olmamasına rağmen yukarı hareketi ilgi çekici. Hisseler şirketlerin, fonların ve üç beş ağanın elinde olunca, başka yatırım ürünü bulamayan küçük yatırımcının ufak ufak alışları borsayı yukarı taşımaya devam etti.

Geçen hafta sert düşüş yaşadı. Bunun sebebi kredili porföylerin teminatlarını düzenlemeleri için 2023 Ocak sonuna kadar verilen sürenin geçen hafta paniğe yol açmasıydı. Süre nisan sonuna uzatılınca borsa dengelendi.

Haftaya bakarsak 4850 destek, direnç 5160. Buranın üstünde kalmayı becerebilirse 5400,5700,5900. Yukarı çıkamazda 5100 seviyesinin altında kalırsa gevşeme devam edebilir.

ALTIN/ONS: Teknik Aralık ayı için 1825 doların altında kapanış  ve sonrası için iki seçenek gösteriyordu. Birincisi 1740 – 1840 dolar arasında üç, dört aylık yatay. İkincisi 1920 dolara sert yükseliş. Ben aylardır “Major Merkez bankaları faiz artırdıkça altın yükselemez” dedim biliyorsunuz ve haklı çıktım. FED’in son açıklamalarında bir artış daha olacağı hatta devam edileceği olunca ben tercihimi ilk seçenekten yana kullandım. Mart, Nisan ayına kadar yatay sonra yükseliş. Ama piyasa FED faiz artışı beklentisinin bittiğini satın  almayı tercih etti.
Bu hafta 1920 dolar direnç. Üstünde kalmayı beceremezse 1890 dolara hatta 1805 dolara kadar gevşeyebilir. 1920 doların üstüne çıkıp bir hafta kalabilirse eski zirvesine yönelebilir.

AVRO/DOLAR: 1,0610 – 1,0810 bandı devam etme olasılığı hâlen yüksek.  1,08 ni destek yapabilirse 1,1130 – 1,1370 – 1,1490 yolculuğu başlayabilir. Ben bu yolculuğun 2023 ikinci çeyreğinde başlayacağını düşünüyordum ama piyasa FED ile bağlantısını kesmiş gibi.

BITCOIN: Haftalık kapanışı 17.450 dolar altına gelmediği müddetçe yukarı çıkma olasılığı yüksek. Düşüşü bitirmiş gibi duruyor. Bu hafta 19.650 dolar destek. Dirençler 22.100 ve 24.000 dolarda. 24.000 dolara gitmeyi becerse bile haftayı 22.100 dolar civarında bitirmesi daha yüksek olasılık.

PolitikYol'da yayınlanan yazılar her gün öğlen mailinizde!

spot_img
PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SÖYLEŞİLER

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,160TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,354AboneAbone Ol

GÜNDEM

ÇEVİRİLER

Bir Cevap Yazın

YAZARIN DİĞER YAZILARI