1980’den bu yana değişen faiz oranları, özellikle son yirmi yılda piyasa hareketlenmeleri ve gerekliliklerinden uzakta seyrediyor. Faizlerde tasarruf hesabından çok kredi hesapları daha fazla öne çıkmaya başladı.
Belirli bir yaşın üzerindeki her kesimin bir şekilde ilgilendiği piyasa göstergelerinden birisi de kuşkusuz faizler. Bildiğiniz üzere piyasada dile getirilen farklı amaca yönelik farklı faizler var. Ancak temel ayrım paraya ihtiyacı olanların ödemesi gereken bedeli temsil eden faizler ile birikimi olanların bunu ödünç vermeye razı olacağı faizler.
Ülkemizde sabit faiz uygulamasından 1980’lerden sonra vazgeçilerek serbest faiz uygulanmasına geçilmiş ve genel eğilim olarak faizler enflasyonun üzerinde olmuştur. Nitekim hatırlatma açısından geçmişte bazı dönemlerdeki enflasyon ve faiz oranlarını aşağıdaki tabloda paylaşıyorum.
Tarih | Enflasyon % | Mevduat Faizi % (3 Aya Kadar) |
1986 | 30,67 | 72 |
1996 | 79,76 | 133-140 |
1999 | 68,79 | 100-140 |
2000 | 39,03 | 50-100
(Kriz Dönemi 300-1000) |
2004 | 9,32 | 25-30 |
Kaynak: TCMB, TÜİK
Yukarıdaki tabloda sadece geçmişe ilişkin fikir vermesi açısından enflasyon ve mevduat faiz oranları yer almaktadır. Görüleceği üzere enflasyon dikkate alındığında mevduat müşterisinin alım gücü pozitifti. Doğal olarak bu tarihlerde kredi faizleri de mevduat faizlerinin üzerinde idi.
Şimdi gelelim son 20 yıllık dönemde mevduat, kredi faizleri ile enflasyonun seyrine.
Piyasadaki faizlerin piyasa gereklerine uymadığı sürekli dile getirilmektedir. Aslında ifade etmeye çalıştığımız durumu yukarıdaki grafikte kısaca özetlemeye çalıştım.
Mevduat müşterisi Kasım 2021’den itibaren enflasyonun altında tasarrufuna kazanç elde ederken (negatif reel kazanç), kredi müşterisi enflasyondan çok daha düşük oranda kredi kullanarak avantaj sağlamakta, kısacası tasarruf müşterisinden kredi müşterisine rant aktarımı (Grafikte mor ile gösterilen mesafe) gerçekleşmektedir.
Burada bankalar sadece aracılık fonksiyonunu yerine getirmektedir. Çünkü faiz konusunda piyasanın patronu doğal olarak Merkez Bankası’dır.