Toprak'ın haftalık değerlendirme raporundan öne çıkanlar şöyle:
- Bankacılık sektörünün ilk çeyrek kârı yaklaşık yüzde 50 artışla 153,5 milyar TL olurken, şirket ve holding kârlarındaki artış yüzde 420-500 arasında. Buna rağmen, asgari ücrete sıfır zam, memur-emekli aylıklarında yüzde 25 artış öngörülüyor. İktidar, siyasi ve ekonomik tercihini küresel sermayeden ve zenginden yana koyuyor!
- BDDK’nın verilerine göre bankacılık sektörü 2024 ilk üç aylık verileri şirketlerin ve bankaların karlarında enflasyonun dört-beş katına varan oranlarda artışlar gerçekleştiğini gösteriyor. Ocak-mart döneminde banka kârları toplamı yüzde 44,7 artışla 153,5 milyar TL oldu. Geçen yıl 106,1 milyar TL idi. Ocak-nisan döneminde dört aylık enflasyon toplamı yüzde 18,70 ocak-mart dönemi ilk üç aylık enflasyon yüzde 14,83. Bankacılık sektörü ilk üç ayda kârını gerçekleşen enflasyonun yaklaşık 3,5 katı düzeyinde artırmış.
'Rasyonel ekonomiye geçiş programı neredeyse bir yıla yaklaşırken enflasyonda gerileme yok'
- MB’nin (Merkez Bankası) sektör bilançolarına ilişkin verileri ise yüksek enflasyona rağmen, reel sektör şirket ve holding kârlarının 2022'de yüzde 423, 2023'te yüzde 450-500 arasında arttığını gösteriyor. 2023’te resmi enflasyon rakamı yüzde 64,77 oranında gerçekleşmişti. Dolayısıyla yılbaşında asgari ücrete, memur ve emekli aylıklarına 2023 ‘enflasyon farkı’ olarak yüzde 49 zam yapılırken, şirket bilançolarında sektör kârları aynı dönemde enflasyonun yaklaşık sekiz-dokuz katına varan düzeyde artış göstermiş.
- İktidar ve ekonomi yönetimi, enflasyonla mücadele adı altında bankaların ve şirketlerin olağanüstü kârlarını görmezden gelerek tüm faturayı, asgari ücretli, dar gelirli, memur, işçi ve emeklilere ödetmeye hazırlanıyor. Açlık sınırının altında kalan 17 bin 2 liralık asgari ücretin, yılsonuna kadar yeterli olacağını savunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, 12 milyon asgari ücretlinin temmuzda ‘sıfır’ zamla yetineceğini ilan ediyor.
- Hazine ve Maliye bakanı ile Merkez Bankası başkanına göre yüksek enflasyonun, fahiş fiyatların, yüzde 50’ye yükseltilen faizin, kilosu 1400 TL’ye dayanan pirzolanın, 10 liraya çıkan ekmeğin tek sorumlusu, asgari ücrete, memur ve emekli maaşlarına yılbaşında yapılan zam.
- Rasyonel ekonomiye geçiş programı neredeyse bir yıla yaklaşırken enflasyonda gerileme yok. Aksine enflasyonun mayıs ayında yüzde 75’e çıkarak zirve yapacağı dile getirilerek toplum buna alıştırılmaya çalışılıyor. Enflasyonun düşmesini istiyorsanız, yüzde 25 zamma razı olun, 2026’ya kadar fedakârlık yapın’ deniliyor.
'İktidar, siyasi ve ekonomik tercihlerini bir avuç yabancı ve yerli sermayedarından yana kullanıyor!'
- Buna karşılık bankaların, holdinglerin enflasyonun sekiz-dokuz katına varan kâr artışlarından, Kur Korumalı Mevduata sıfır vergiyle ödenen yaklaşık 2 trilyonluk kur farkı ve faiz kazancından söz edilmiyor. Seçimde 16 milyon emekliye verilen 8 bin TL seyyanen zam sözü unutulduğu gibi 10 bin TL maaşla 3 bin TL bayram ikramiyesiyle yetinmeleri daha fazla ses çıkartmamaları isteniyor.
-
Londra ve Wall Street bankerlerinin borç vermek için talep ettikleri kararları, koşulları, vergisiz kazançları, yüksek faiz isteklerini yerine getirip, bunu da topluma ‘rasyonel ekonomi programı’ diye sunan iktidar ve göreve getirdiği ekonomi yönetimi, 22 yıldır değişmeyen siyasi ve ekonomik tercihlerini yine milyonlarca dar gelirliden yana değil, bir avuç yabancı ve yerli sermayedarından yana kullanıyor!
Editör: Altan Sancar