Perşembe, Mart 28, 2024

Erdoğan’dan Ayasofya yorumu: Sıradan bir müze yerine ibadethane olarak kullanılmasının her inançtan insanı mutlu ettiğine inanıyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan Ayasofya’nın ibadete açılması ile ilgili “Tam 567 yıl önce cami sıfatıyla şereflenen bu mabedin, ibadethane olarak kullanılmasının her inançtan insanı mutlu ettiğine inanıyoruz” yorumunu yaptı. 

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısı sonrasında açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, fındık alım fiyatları ile ilgili “Yüzde 50 sağlam iç esasına göre Giresun kabuklu fındık için kilogram alış fiyatı 22,5 liradır. Fındık üreticisinin kilogramdaki kazancını yükseltmiş oluyoruz” dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Gerek kurbanlıkların kontrolü, kesim yerleri, temizlik hususunda gereken tedbirler ağırlıklı olarak yerel yönetimler vasıtasıyla alınmıştır. Kurban kesim yerlerinde yoğunluk oluşmaması için bayramın ikinci ve üçüncü günlerinin de değerlendirilmesini tavsiye ediyoruz. Yola çıkacakların dikkatli olmalarını rica ediyorum.

İstihdam kaybını önlemek ve sosyal destek ihtiyacını karşılamak için 26,5 milyar liralık karşılıksız nakit ödeme yaptık. İnşallah bundan sonra da 83 milyon vatandaşımızın yanında yer almayı sürdüreceğiz.

Bu sabah Mersin’de askerlerimizi taşıyan bir otobüsün kaza yapması neticesi maalesef ölülerimiz ve yaralılarımız olduğunu öğrendik. Şehit olan askerlerimize tekrar tekrar rahmet dilerken, milletimizin de başı sağ olsun.

Geçtiğimiz salı günü Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin 2 yıllık değerlendirmesini kamuoyumuzla paylaşmıştık. Ortaya çıkan tablo, Türkiye’nin yaşanan olağanüstü gelişmelere, önüne çıkartılan engellemelere rağmen tarihi bir atılım içinde olduğunu gösteriyor. Tüm zorlukların üstesinden geliyor ve hedeflerimize doğru adım adım ilerliyoruz. Vesayet oyunlarıyla, darbe girişimleriyle, siyasi ve ekonomik tuzaklarla yıkılamayan bir ülke oluşumuzu bu hasletlerimize sıkı sıkıya bağlı olmamıza borçluyuz.

Bu gerçeği görenler milletimizin birliğine, ülkemizin bütünlüğüne, devletimizin egemenlik haklarına saldırmaktadır. Türkiye’yi geçmişin zayıf ve ürkek devleti sananlar, ülkemiz üzerinde tahakküm kurmayı hayal ediyorlar. Bizim kimsenin hakkında, hukukunda, toprağında, huzurunda, zenginliğinde gözümüz yok. Tüm gayretimiz kendi hakkımızı, hukukumuzu, çıkarlarımızı korumaktır. Dayatmayla karşımıza çıkanlara cevabımızı meşru gücümüzle vermekten çekinmiyoruz, çekinmeyeceğiz.

Hem geçmişte uğradığımız haksızlıkların telafisi, hem bugünkü haklarımızın müdafaası, hem hedeflerimize ulaşmak için ne gerekiyorsa yapmakta kararlıyız. Mücadele yöntemlerinin değiştiğinin gayet iyi farkındayız. Her türlü rekabetin değişen diline ve tarzına uyan şekilde kendimizi sürekli yeniliyoruz. Hem sahada hem masada yeni gerekliliklere göre mücadelemizi veriyoruz.

Ayasofya’nın Fatih’in vakfiyesine uygun şekilde yeniden ibadete açılması, ülkemizin egemenlik haklarını kullanma konusundaki kararlılığının son örneklerinden biridir. Fethin en önemli hatırası olan Ayasofya’nın hangi şartlar altında 500 yıllık camilik vasfından çıkarılarak müzeye dönüştürüldüğünü tartışmanın bir anlamı olmadığına, kalmadığına inanıyorum. Önemli olan bu ulu mabedin yeniden asli işlevine dönmüş olmasıdır. Fatih’in 1453 yılında camiye çevirdiği Ayasofya, artık medeniyetimizin zirve sembollerinden biri olarak milletimize, tüm İslam dünyasına, tüm müslümanlara ibadethane olarak hizmet vermeyi sürdürecektir.

Ayasofya’nın ecdadın emanetine uygun olarak, bir cuma günü aslına rücu ettirdik. Hizmetine ömrümüzü adadığımız şehr-i İstanbul’un artık bize tebessümle baktığını tüm kalbimizle hissediyoruz. Rasül-ü Ekrem efendimizin mücdesine layık olabilme umuduyla bu kutlu beldenin fethine mücadele eden tüm ilim erklerini yad ediyoruz. Fatih Sultan Mehmet Han’ı minnet ve şükranla yad ediyoruz. Yarım bin yıl boyunca bu ulu mabedin kubbelerini ezan, sala sesiyle çınlatan ecdadımızı hürmetle yad ediyoruz. Ayasofya’nın vakfiyesine aykırı biçimde müzeye dönüştürüldüğü günden beri, bu ulu mabedin yeniden ibadete açılması için yeniden mücadele veren büyüklerimizi yad ediyoruz. Bu mücadelelerin şahidi olan bir kardeşiniz sıfatıyla yaşadığımız günlerin anlamını ev önemini her zerremizle hissediyoruz. Adeta Ayasofya’nın önündeki gençlik yıllarımızı hatırlıyoruz.

Tam 567 yıl önce cami sıfatıyla şereflenen bu mabedin, ibadethane olarak kullanılmasının her inançtan insanı mutlu ettiğine inanıyoruz. Milletimiz varını yoğunu ortaya koyarak düşmanımızı topraklardan attığı zaman bu mabedin kubbeleri şükür dualarıyla inlemiştir. Ayasofya ve Sultanahmet başta olmak üzere tüm camilerimizin minareleri önünde yemin ediyoruz ki, milletimizin son ferdi de son nefesini vermeden bu mabedler ağlamayacak, mahzun kalmayacaktır. Ezanımıza, bayrağımıza, vatanımıza kimsenin el uzatmasına izin vermeyeceğiz.

Şehadetleri dinin temeli olan ezanlarımızın, yurdumuzun üzerinde ebediyen inlemesi için gerekirse kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğiz.

Türkiye bugün yeni bir diriliş mücadelesi veriyor. Dahili ve harici düşmanların, gizli veya açık tüm saldırılarına rağmen yedi düvele karşı vatan müdafaası yapıyoruz. Cumhuriyet tarihinin tamamına denk hizmetlerle ülkemizi geliştiriyor, kalkındırıyoruz. Maddi altyapıyı, manevi iklimle de kuşatıyoruz. Ecdadın izinden giderek İstanbul’da Ayasofya’yı, Fatih’i, Süleymaniye’yi yalnız bırakmamak için, Büyük Çamlıca’yı, Mimar Sinan’ı yanlarına yoldaş eyledik.

Bu vatanı ne düşman saldırıları, ne siyasi ve ekonomik krizler, ne de kokuşmuş zihniyetlerini topluma dayatanlar çökertebilir.

İnancımızı besleyen kaynaklarımızın fiziki sembolleri camilerimiz, günde 5 vakit okunan ezanları ve kılınan namazlarıyla ayaktaysa, yüce kitabımız Kuran orada yaşıyor demektir. Camilerimiz dini ve sosyal etkileriyle hayatımızda ne kadar çok yer tutuyorsa, geleceğimize o kadar güvenle bakabiliriz demektir. Camilerimiz ne kadar boş kalırsa, gönül toprağımız o kadar çoraklaşıyor demektir. Gençler, camilerimizi ihmal etmeyin. Gençler, camilerimizde ne kadar secdeye kapanırsanız, biliniz ki camilerimizle birlikte siz de o kadar güçlü olacaksınız. İşte bunun için Ayasofya’nın yeniden ibadete açılışı, camilerden bir caminin hizmete girmesi demek değildir. Bu adımla bir milletin adeta yeniden doğuşuna şahitlik ediyoruz. Bir zamanlar topluca sabah namazları derdik. Şimdi yeniden aynı dönemin aynı sürecin başlamasının Ayasofya ile çok ama çok önemli olduğuna inanıyorum. Cumhurbaşkanınız olarak gençlik, sizden yine bunu bekliyoruz.

İnsanlığın, 1500 yıllık tarihiyle Ayasofya’da birleşen hak, adalet, güvenlik, barış, huzur, refah temennilerinin hayata geçmesi en büyük dileğimizdir. Bu kadim toprakların ilk insandan bugüne kadar geçirdiği tüm safhalar, bir film şeridi gibi gözlerimizin önünde akarken başka türlüsünü zaten düşünemezdik.

Amaç, özgüven sahibi büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasının önüne geçmek. Geçemeyeceksiniz, engelleyemeyeceksiniz, ok yaydan çıkmıştır. Bu tavrın demokrasiyle, çok seslilikle, farklılıkları savunmakla hiçbir ilgisi yoktur. Dikili ağacınız yok, boğazın altından tünel geçiririz buna karşı, Avrasya Tüneli’ni yaparsınız buna karşı, Üçüncü Köprü’yü yaparsınız buna karşı, her şeye karşı geliyor. Bir şeyi de siz yapın be. Bu tür tavırlar faşizmin, dogmatizmin, en vahşi, en kin kokan biçiminin tezahürleridir.

“Milletimizin huzurundayız. Cumhur İttifakı olarak şu anda büyük bir gayretle gayretimizi sürdürüyoruz. Rabbim Cumhur İttifakı’nın bu dayanışmasını daha da güçlü şekilde yola devam etmemizi nasip etsin. Sürekli projelerimizi hayata geçirelim, sürekli açılışlarla yolumuza devam edelim, durmak yok, yola devam. Hakkın takdirine ve milletin teveccühüne olan teslimiyetimiz bakidir.

Bayram 6. defa 12,4 milyon emeklimize 1000’er lira bayram ikramiyelerini ödüyoruz. Bugüne kadar ödediğimiz tutar 64,2 milyar liradır. Ayrıca engelli ve yaşlı aylıkları ile evde bakım ücretlerini de bayramı beklemeden hesaplara yatırıyorum. Öğrencilerimizin kredi ve burs ödemelerini de bayram öncesi tamamlayacağız. Bu kapsamda 1 milyon 55 bin öğrencimize 603 milyon liranın üzerinde ödeme yapacağız. Memurunun maaşını ödeyemeyen kişiler vardı, bunlar şimdi muhalefette. 18 yıldır böyle bir problemimiz olmadı. Çiftçilerimizin alın terlerinin hakkını vermek için destekleme ödemelerini sürdürürken, Toprak Mahsülleri Ofisi’mizin alım fiyatlarının memnuniyet verici seviyede gerçekleşmesini sağlıyoruz.

Bugün de fındık alım fiyatlarını belirledik, geçtiğimiz yıl ofisimiz 16,5-17 lira kilogram fiyatı üzerinden alıma çıkmıştı. Bu sayede düşme eğilimi gösteren fındık fiyatları sezon içinde 18-20 lira civarında seyretmişti. Fındık ihraç fiyatının kilogramda 5,8 dolardan, 6,72 dolara yükselmesiyle ülkemiz ilave 300 milyon dolar gelir elde etti. Toplam fındık ihracatımızda 2,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yeni sezonun fındık fiyatlarını açıklayarak hizmet etmeyi sürdürüyoruz. Yüzde 50 sağlam iç esasına göre Giresun kabuklu fındık için kilogram alış fiyatı 22,5 liradır. Fındık üreticisinin kilogramdaki kazancını yükseltmiş oluyoruz. Muhalefet, rakamları iyi tespit ettin mi?

İncir, kuru incir ve kuru üzüm müdahale alımlarına bu yıl kayısı da ilave ediyoruz. Üreticimizin yanında olmaya devam ediyoruz. AK Parti iktidarı üreticisini yalnız bırakmayacaktır. her zaman onların yanında yer almaya devam edecektir.”

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER