Birleşik Emekliler Sendikası, Emekli-sen, Tüm Emekli-sen ve EYT Emekliler Konfederasyonu'nun destek verdiği eylemde "Susma, sustukça sıra sana gelecek" sloganı atıldı.

Emeklilerin Cumhuriyet tarihinin en kötü dönemini yaşadığını belirten emekliler, "Emeklilik sistemi ülkemize 1950 yılında yürürlüğe girmiştir. 74 yıllık süreç içerisinde, AKP iktidaının uygulamalarıyla en kötü dönemini yaşamaktadır. AKP 2002 yılında kurulduktan 1 yıl sonra ilk genel seçimlerde tek başına iktidar kurma yeter sayısına ulaştı ve özellikle din ve yoksulluk temalarını işleyerek iktidara geldi. İktidara gelirken, yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar ile mücadele edeceğine, maalesef 22 yıllık iktidarların da yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklan iliklerimize kadar yaşattı" dedi.

'Güneş, yağmur, hava vergisi alırlarsa şaşırmayalım'

Emeklilerin açıklaması şöyle devam etti:

*AKP iktidarının yönetsel beceriksizliğinden kaynaklı, biz emeklilere ve dar gelirlilere her gün yeni bir vergi kalemi düzenlemesi yapılarak, zaten aldığı ücretle yaşamını idame ettiremeyen bizlerin omuzlarına yeni yükler bindirilmektedir. Yakın zamanda sıcak olan bölgelerden güneş, yağışlı olan yerlerde yağmur, soluduğumuz havadan vergi alınırsa şaşırmayalım. 

*Bu gün AKP iktidarı, bizlerin yıllarca çalışırken vergisini ve bedelini peşin ödediğimiz emeklilik hakkını bugün devletin sırtında yük olarak görmektedir. Bu sebeple de ilerieyen süreçle orta ve uzun vadeli programlarında, öncelikle bütün emekli gelirlerini en alt kademede eşitlemek ve daha sonra ise devlet güvenceli emeklilik sistemini kaldırmayı arzulamaktadır.

Bakan Yerlikaya’ya Genel Kurul’da kayyım protestosu Bakan Yerlikaya’ya Genel Kurul’da kayyım protestosu

'Ya emekliye insanca ve insan onuruna yaraşır bir yaşam hakkı ya da derhal istifa edin'

*Bu vesile ile buradan 16.3 milyon emekli adına iktidara sesleniyoruz, sizin yönetsel beceriksizliğinizin faturasını biz emekliler ödemeyeceğiz. Ya emekliye insanca ve insan onuruna yaraşır bir yaşam hakkı tanıyın ya da derhal istifa edin. Artık emekliler, barınamıyor, beslenemiyor, sağlığa ulaşamıyor. Ülkemizde yoksulluk sınırı 70 bin 835 TL, açlık sınırı 21 bin TL, asgari ücret 17 bin 2 TL, emekli kök maaşı 10 bin TL., tüm bu tablo ortadayken, bizlere sunulan yaşam aslında yaşamayın ölün demektir.

*Emekliye verilen ücret yaşam değil, ölüm ücretidir.  İktidara sesleniyoruz; Ocak ayında yapılacak emekli maaş taban ücretinin yeni belirlenecek asgari ücretinin yüzde 40 fazlası olmasını, emeklilere iki bayramda verilen yardım parasının ikramiye olarak değiştirilmesini ve maaş tutarı oranına yükseltilmesini, sağlıkta katkı payının kaldırılmasını ve emeklilerin sendikal örgütlenmesinin önündeki engellerin kaldırılmasını ivedilikle talep ediyoruz."