Perşembe, Mart 28, 2024

Devlet yurdunda bir genç

Bırakın gençler düşünsünler, sorgulasınlar, siyaset yapsınlar, yazsınlar, çizsinler, duyarlı olsunlar, umut dolu olsunlar, memleketleri için çalışmak yerine yurt dışı hayali kurmasınlar…

Hayretle izliyorum yaşananları, söylenenleri…

Her insanın savunduğu bir düşünce, inandığı bir ideoloji vardır eyvallah. Ancak ben birinin ölmesini, sürünmesini, hapislerde çürümesini isteyecek kadar büyük nefretlere anlam veremiyorum. Özellikle de bu bir düşünceden dolayıysa daha da anlam veremiyorum. Yine yoğun bir hafta geçirdik.

Beni en çok yaralayan ise gençlere yapılan muameleler…

Hafta ortasına, daha önce yüz yüze tanışma fırsatım olan Deniz Barış Çatal’ın İyi Parti grup toplantısındaki konuşmasıyla başladım. Deniz’in Kredi ve Yurtlar Kurumundaki problemleri dile getirdiği konuşması Türkiye’nin gündemine oturdu. Bir odada kişi başına 3 m2 alan kaldığından, ortak banyo ve tuvaletin olduğundan, odalarda 6 kişi kaldıklarından bahsediyordu. Korona günlerinde hijyensizlikten hastalanan arkadaşlarını da ekliyordu konuşmasına. Gençlerin sıkıntıları Deniz’in dilinde birleşiyor ve dışarı tüm gençler adına dökülüyordu. Eksiksiz ve kusursuz bir özgüvenle… Hitabete mi hayran kalmalıydım yoksa bu yaşta bu kadar duyarlı olmasına mı kestiremedim. Ama evde “helâl olsun” sözlerini söylemeden edemedim.

Ben her doğru konuşmaya “yok buna da bir şey diyemezler artık” diye düşünürken olayı bambaşka noktalara getirip bazı yayın kuruluşları kin kusabiliyorlar işte. Deniz’in fen lisesindeyken Erasmus bursu kazanıp İtalya’ya gitmesine kadar eleştirdiler. Velev ki burs kazanmadı ailesinin parasıyla gitti, bu KYK’nın gerçekliğini değiştiriyor mu? Yurtlardaki öğrenci sayısını azaltıyor mu mesela ya da bir anda sihirli bir değnekle yurdu daha mı temiz yapıyor?

Bu anlayış yüzünden hiç ilerleyemiyoruz.

Haluk Bilginer’in söylediği iddia edilen bir söz var “’neden Norveç değiliz? demek yerine ‘iyi ki Somali değiliz’ dediğimiz için gelişemiyoruz. İyiyi örnek alacağımıza kötüden ibret alıp vicdanımızı rahatlatıyoruz. İşte bizi bu arabesk zihniyet tüketti” Öyle doğru ki…

Benimki de laf gerçi… bırakın İtalya gezisini, eğitimleri bile çevrimiçi olurken telefon lüks görülüyor bu gençlere. Kimileri, insanların alın teriyle kazandığı paraya laf ediyorlar da cebinden çalınan paraya gıklarını çıkarmıyorlar. Tuhaf.

Deniz Barış’ın CHP’de fotoğrafları olması da eleştirilmiş. Anlayamadım zorluk yaşamanın partisi mi var bu ülkede? Hani düşünce özgürlüğü vardı? Bir de bunu kansere kesin tedavi bulmuş gibi “evreka” diye paylaşmaları yok mu?

Aynı durumun benzeri başıma gelmişti. Özel okulları eleştirdiğim için “aklıselim” birisi benim özel üniversitede okuduğumu yoğun araştırmalar sonucu bulmuş ve ortaya çıkarmış bundan beni köşeye sıkıştıracağını düşünmüştü. Tam burslu olduğumu söyledikten sonra da debelenip durmuştu sosyal medyada. Burslu olmaya da bilirdim.

Yahu bir insan,

Zenginken fakirin hakkını savunuyorsa…

Çıkarı yokken haklının yanında yer alıyorsa…

Kaybedeceklerine rağmen doğruyu söylüyorsa…

Gücü varken güçsüzün elinden tutuyorsa…

İşte o zaman “insan” değil midir?

Bırakın gençler düşünsünler, sorgulasınlar, siyaset yapsınlar, yazsınlar, çizsinler, duyarlı olsunlar, umut dolu olsunlar, memleketleri için çalışmak yerine yurt dışı hayali kurmasınlar…

Bırakın, 19-20 yaşındaki gençlere bu denli nefret dolu söylemlerde bulunmayı. Yüreklendirin onları, Akşener gibi “Nedir kardeşim senin derdin?” deyip bırakın kürsüdeki yerinizi. Alın karşınıza başarılarına el uzatın, dertlerini halledin, “Burada senin paran geçmez” deyip bir çay çorba ısmarlayın, geleceğe dair projelerini dinleyin, bu projeler için fon verin, fırsat sunun…

Dert hepimizin derdi, memleket hepimizin memleketi. Birbirimizden bu kadar nefret ederek karanlıklar aydınlığa çıkmaz.

İyi ki varsın Deniz Barış…

PolitikYol'da yayınlanan yazılar her gün öğlen mailinizde!

spot_img
PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SÖYLEŞİLER

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,160TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,354AboneAbone Ol

GÜNDEM

ÇEVİRİLER

Bir Cevap Yazın

YAZARIN DİĞER YAZILARI