Perşembe, Mart 28, 2024

Çok taraflı kalkınma bankaları: Borçlanma sistemi mi, kalkınma sistemi mi? – Susan Engel ve Adrian Bazbauers

Kalkınmayla alanıyla ilgilenen çoğu insan Dünya Bankası ve muhtemelen de Asya Kalkınma Bankası gibi bazı büyük bölgesel kalkınma bankalarını hakkında bilgi sahibidir. Ancak faaliyet halindeki 30 çok taraflı kalkınma bankasından (ÇKB’ler) oluşan bir sistemin var olduğunu bilen çok az sayıda kişi vardır. Aslında başta biz de bu kadar çok sayıda olduklarının farkında değildik çünkü bu bankaların tamamını ele alan kapsamlı bir inceleme ya da akademik bir çalışma mevcut değildi. ÇKB’lerin bir sistem biçiminde işleyip işlemediklerini ve hem borçlanma hem de kalkınmayı teşvik etmede nasıl bir rol oynadıklarını araştırmaya başladık ve bu üç konuya dair elde ettiğimiz bazı önemli bulguların kısa bir özetini burada sunuyoruz.

Bir Sistem Olarak ÇKB’ler

ÇKB fikri yüz yılı aşkın süre önce uluslararası finansal sistemin artan karmaşıklığından ve uluslararası parasal ve finansal işbirliğinin ortaya çıkışından doğdu. Fikrin doğmasına etki eden temel faktörler, 1880’lerden itibaren Amerika kıtasında var olan finansal işbirliği, iki Dünya Savaşı arası yıllardaki uluslararası finansal işbirliği ve 1930’lardaki finansal kaos idi. Dünya Bankası’nın açıklamalarının çoğunda ÇKB fikri Amerikalı Harry Dexter White ile İngiliz John Maynard Keynes’in önerilerine atfedilirken, biz ÇKB fikrinin dolaysız öncüllerinin ilk olarak ihracat-ithalat bankalarının ve ihracat kredisi veren kurumların kuruluşu -1934’te Amerika’da başlayan-, ikinci olaraksa 1939’da Amerika kıtasındaki ülkelere hizmet verecek bir finans kurumunun inşa edilmesi yönünde uzun süredir tartışılan bir öneriye Meksika’nın yaptığı katkı olduğunu savunuyoruz. Söz konusu katkı, dönemin Meksika Maliye ve Kamu Kredisi Bakanlığı Müsteşarı Eduardo Villaseñor’un, Amerika’daki finans kurumunun kıtanın ekonomik kalkınmasına destek olmak amacıyla fon yatırımı yapmak üzere kullanılmasını önermesiydi.

Yine de ilk ÇKB ancak 1944 Bretton Woods müzakereleri ve Uluslararası Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası’nın -Dünya Bankası- kurulması yönündeki anlaşmayla meyvelerini vermeye başladı. Ve, dikkat çekici biçimde, sürecin devamında kurulan 30 ÇKB -bunlardan sadece 29’u hâlihazırda işlevseldir- bu müzakerelerde ortaya konan yetkiler, yapılar ve yönetişim doğrultusunda hareket etti. ÇKB sistemine yapılan en yeni katılımlar bile -BRICS öncülüğünde kurulan Yeni Kalkınma Bankası (2014) ile Çin öncülüğünde kurulan Asya Altyapı Yatırım Bankası (2015)- başlangıçta tasarlanan plana uygundur. Bu, BRICS ve yeni ÇKB’lerin neoliberal küresel yönetişim ve finans sistemine temelden meydan okumadığı yönündeki argümanları desteklemektedir. ÇKB’lerin bütününe kısaca yer veren Tablo 1’e bakın.

ÇKB’lerin büyük çoğunluğu İkinci Dünya Savaşı sonrası Keynesyen modernleşme-refah döneminde (1946-1979 dolaylarında) kuruldu ve dengeli yatırım ile dengeli ekonomik kalkınmayı teşvik eden Keynesyen formülü uyguladı. Daha sonra formül, Afrika’daki Arap Ekonomik Kalkınma Bankası (1974) ve OPEC Uluslararası Kalkınma Fonu (1976) gibi bölgesel, alt-bölgesel ve özelleştirilmiş kalkınma programlarını içerecek şekilde genişletildi. ÇKB’leri kapsamlı bir biçimde sınıflandırmak için söz konusu bölgesel, alt-bölgesel ve uzmanlaşmış bankalar çerçevesini kullanıyoruz.

1980’lerde neoliberalizmin yükselişinin ardından ilk neoliberal ÇKB 1991’de ortaya çıktı: Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası. 1980’lerden itibaren kurulan diğer dokuz ÇKB açıkça neoliberal biçimde tasarlanmış olmasa da, Dünya Bankası ve diğer önde gelen bankaların neoliberal paradigmayı benimsediklerini biliyoruz. Daha küçük ÇKB’ler hakkında daha az şey biliniyor, ancak birçoğu neoliberal küresel finansal sistemin değişen gereksinimlerine uyum sağlamak için yeni hissedarları kabul etmek zorunda kalmış olabilir. ÇKB’ler aralarında bazı farklılıklar ve özgünlükler taşısalar da, onları bir sistem olarak ele almanın konuya dair kavrayışımız açısından yararlı olabileceğini düşünüyoruz.

ÇKB’ler ve Borçlanma

ÇKB’ler, on dokuzuncu ve yirminci yüzyıllarda ortaya çıkan ve 1929 Büyük Buhranı ile doruğuna ulaşan bir dizi krizin sonucunda ortaya çıkan uluslararası finansal işbirliğinin genişlemesiyle kurulmaya başlandı. Devletlere istihdamı ve kalkınmayı teşvik etmeye yetecek düzeyde yatırım akışı olmasını sağlamak üzere tasarlanmışlardı. Yine de, White ile Keynes Dünya Bankası’nı bir banka olarak inşa ederken özel sermayeye bağımlı olan ve dolayısıyla, White’ın belirttiği üzere, “sermayenin kısmen vahşiyane ve pek de aydınlık olmayan güdülerinin” üstesinden gelemeyecek bir örgüt yarattılar.

ÇKB’ler ulus-devletleri kapsayan düzenli bir temerrüt mekanizmasından yoksun olan küresel bir sistemde faaliyet gösterirler ve Gayrimeşru Borçların Kaldırılması Komitesi’nin gayrimeşru, haksız ve sürdürülemez borçlar olarak adlandırdığı şeyler için doğrudan kredi sağlarlar -ve özel borçlanmayı kolaylaştırırlar-. Başka bir deyişle ÇKB’ler rejimlere sadece söz konusu bölgede faaliyet gösterdikleri için borç verirler; rejimin meşruiyetine, insan haklarına saygısına veya kredinin yerel halka fayda sağlayıp sağlamadığına bakmaksızın borç verirler.

ÇKB’ler Küresel Güney’e borç verme teşvikleri sayesinde 1970’lerde finansallaşmayı hızlandırdı ve 1982 Borç Krizi patladığında Dünya Bankası Küresel Kuzey’in borç tahsildarı haline geldi. Kısa süre önce yayınlanan bir Dünya Bankası raporuna göre, 2010-2020 arasında, yükselen piyasa ekonomilerinin ve gelişmekte olan ekonomilerin borçlarında son elli yılda yaşanan “en büyük, en hızlı ve en geniş kapsamlı artış” görüldü (Köse ve diğerleri 2020, 111). Bu, önceki üç borç krizinde de var olan düşük faiz oranları ve finansal “yenilikler” ile el ele gitti. Meşhur tabirle, biz bu filmi daha önce gördük ve nasıl bittiğini biliyoruz: başka bir borç kriziyle.

Kalkınma bankaları borçlanma ağlarıyla iç içedir ve doğrudan borç verenler, kolaylaştırıcılar, “sağduyulu” politika çerçevelerinin yaratıcıları, finansal yenilikçiler, riskten arındırma işlemleri yapanlar vb. olarak sistem içinde çok önemli bir rol oynarlar. Dünya Bankası ile önde gelen bağışçı kurumların çağdaş kalkınma söylemi, “Yardımın Ötesine” geçmeye ve kalkınma için yüklenilen borçlanma düzeyinin artırılmasına yoğunlaşmıştır. Çoğunluk Dünyası[1] ülkelerinin büyük bir kısmı borçlanma düzeyleri açısından yine tehlikeli bölgede.

ÇKB’ler ve Kalkınma Söylemi

ÇKB’lerin çoğu olgunluk dönemlerine Keynesyen modernleşme-refah sürecinde ulaşmışlardır. Bununla birlikte ÇKB’ler, bankacılık genleri dolayısıyla modernleşmeye veya daha spesifik olarak piyasaya getiri sağlayan kâr garantili projelere odaklanma eğilimindeydiler. 1970’lerde temel ihtiyaçlar için büyük miktarlarda kredi verilmesiyle veya 1980’lerde Washington Uzlaşısı’nın ortaya çıkışıyla bile bu dürtü ortadan kalkmadı. Neoliberalizmin insani maliyeti çok yüksek boyutlara ulaştığında, kemer sıkma politikasının lezzetini yeniden tatmak için 1998’de Post-Washington Uzlaşısı inşa edildi.

2000’lerde ve 2010’ların başında yoksulluğun azaltılmasını ve insani gelişmeyi hedefleyen Binyıl Kalkınma Hedefleri ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile neoliberal gündeme kısa ve kısmen ilerici bir ara verildi. Ancak Yardımın Ötesinde programı ile sinekten yağ çıkarma pratikleri geri döndü. Murray ve Overton (2016), mevcut yönelimi tanımlamak için retroliberal terimini türetti: altyapının ekonomik büyümeyi kolaylaştırdığı yönündeki eski moda bakış açısı, devlet egemenliğine daha büyük oranda vurgu, kalkınmaya insan hakları temelli yaklaşımların terk edilmesi.

BRICS ve Çin öncülüğünde kurulan iki yeni ÇKB, mevcut ÇKB modelini kopyalamakla kalmadı, aynı zamanda Dünya Bankası’nın kurucularından bazılarının tasarladığı üye öncülüğündeki finansal işbirliği gündeminden daha az kalkınma dostu olan bir bağış yapan-bağış alan modeli uygulamakta karar kıldı. Yine de üye öncülüğündeki ÇKB’ler varlığını sürdürmektedir ve Küresel Güney’de yenilikçi ve büyüyen banka örnekleri vardır -özellikle Latin Amerika Kalkınma Bankası (CAF)-. Bu yenilikçi bankaların kalkınma söylem ve pratiğini daha ilerici bir gündem yönünde şekillendirmelerinin mümkün olup olmadığını göreceğiz.

Tablo 1. Çok Taraflı Kalkınma Bankaları

Yıl İsim Bölge Kategori
1944 Dünya Bankası Küresel
1956 Avrupa Kalkınma Bankası Konseyi Avrupa Özelleştirilmiş
1958 Avrupa Yatırım Bankası Avrupa Bölgesel
1959 Amerika Kalkınma Bankası Latin Amerika ve Karayipler Bölgesel
1960 Orta Amerika Ekonomik Entegrasyon Bankası Orta Amerika Alt Bölgesel
1963 Uluslararası Ekonomik İşbirliği Bankası Sovyet Ülkeleri Alt Bölgesel
1964 Afrika Kalkınma Bankası Afrika Bölgesel
1966 Asya Kalkınma Bankası Asya ve Pasifik Bölgesel
1967 Doğu Afrika Kalkınma Bankası Doğu Afrika Alt Bölgesel
1968 Arap Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Fonu Arap Ülkeleri Özelleştirilmiş
1970 Karayipler Kalkınma Bankası Karayipler Alt Bölgesel
1970 Latin Amerika Kalkınma Bankası Latin Amerika Alt Bölgesel
1970 Uluslararası Yatırım Bankası Sovyet Ülkeleri Alt Bölgesel
1973 Batı Afrika Kalkınma Bankası Batı Afrika Alt Bölgesel
1974 Arap Ekonomik Kalkınma Bankası Afrika Özelleştirilmiş
1974 İslam Kalkınma Bankası İslam Ülkeleri Özelleştirilmiş
1974 FONPLATA Kalkınma Bankası River Plate Havzası Alt Bölgesel
1975 ECOWAS Yatırım ve Kalkınma Bankası Batı Afrika Alt Bölgesel
1975 Orta Afrika Ülkeleri Kalkınma Bankası Orta Afrika Alt Bölgesel
1975 İskandinav Yatırım Bankası İskandinav ve Baltık Ülkeleri Özelleştirilmiş
1976 OPEC Uluslararası Kalkınma Fonu Küresel Özelleştirilmiş
1977 Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu Küresel Özelleştirilmiş
1985 Doğu ve Güney Afrika Ticaret ve Kalkınma Bankası Doğu ve Güney Afrika Alt Bölgesel
1989 Pasifik Adaları Kalkınma Bankası Pasifik Adaları Alt Bölgesel
1991 Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Avrupa Bölgesel
1997 Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası Karadeniz Bölgesi Alt Bölgesel
2005 Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ticaret ve Kalkınma Bankası Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Üye Ülkeleri Alt Bölgesel
2006 Avrasya Kalkınma Bankası Avrasya Alt Bölgesel
2014 Yeni Kalkınma Bankası BRICS Özelleştirilmiş
2015 Asya Altyapı Yatırım Bankası Asya ve Okyanusya Özelleştirilmiş

 

[1] Gelişmekte Olan Dünya, Küresel Güney ve Üçüncü Dünya’nın alternatifi olarak kullanılan terim. Afrika, Asya, Güney ve Orta Amerika ile Karayipler ülkelerini temsil eder.


[developingeconomics.org’daki orijinalinden Pelin Tuştaş tarafından PolitikYol için çevrilmiştir.]

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER