Çarşamba, Nisan 17, 2024

Çocuk işçiliği ile mücadelede sivil toplumcu aldatmacalar

Çocuk işçiliğinin sonunu getirecek olan güç kapitalizmin sonunu getirecek olan güçtür. İşçi sınıfının örgütlülüğü ve sosyalizm yarının mücadele konusu değil, bugünün zorunluluğunu oluşturuyor.

Ucuz iş gücü, üretim sürecinde patronlar için önemli bir yere sahiptir. Ürünün ortaya çıkmadan önce üretilirken ki karı ile başlayarak devam eden gelir sermayenin hanesine yazılır. Bu kazançtan işçiye düşen pay yaşam sürecinin devamını sağlayacak geliri elde ederek yeni iş gününe hazırlanmak. Çocuk işçiliği patronlar için kolay disipline edilebilen ucuz emek gücüdür. Hükümetler patronların bu gelir kapısını kapatmak yerine sınırlandırıcı önlemler geliştirmeye kimi zaman da çıkarılan yasalarla duruma meşruluk kazandırıyorlar. Meslek okullarının mecburi stajları, çıraklık, kalfalık ücretsiz çalıştırılmaya da zemin hazırlıyor. Türkiye’de çocuk işçilerinin yoğun olarak çalıştığı tarım sektörü yetişkinler içinde güvencesizliği ve kısmi çalışmayı zorunlu kılıyor.

Çocuk işçiliğinin oluşmasındaki temel nedenlerinin doğru tespit ediliyor olması, bu başlıktaki mücadelenin sağlıklı yürütüldüğü anlamına gelmiyor. Yoksulluk, eğitim, sağlık gibi temel insan haklarına ulaşımdaki eşitsizlik, yaşamda tutunabilmek için aile fertlerinin bütününün gelir getirici durumda olmasını zorluyor.

31 Mart’ta TÜİK yedi yıldır açıklamadığı çocuk işçiliği verilerini açıkladı. 2019 yılında 720 bin çocuk işçi sayısı açıklandı. Göçmen çocuklarını ve sokakta çalışan çocukları kapsamıyor. Türkiye’de kapsam dışındakilerde eklendiğinde 2 milyona yakın çocuk işçi çalışmakta.

STK AVRUPA BİRLİĞİ İLİŞKİLERİ

1890 yılında 17 ülkenin bir araya gelerek Berlin’de gerçekleştirdikleri toplantıda çocuk işçiliğinde bir ortak tavır takınmak için 4 maddelik temel ilke belirlemeye çalışmışlardır.

  1. Çocukları işe almada en düşük yaş
  2. Çocukların çalışma süresinin sınırlanması
  3. İş sağlığı güvenliği
  4. Sosyal güvenlik

Daha iyi bir (kapitalizm) ortak pazar için devletlerin bir araya gelişi uzunca yıllara dayanıyor.

Sosyal sorumluluk projeleri kapsamında 2030 yılında çocuk işçiliğinin sonlandırılması hedefi, yukarıda çokça vurgu yaptığımız patronların kar dışında başka bir düşüncelerinin olmadığı kapitalizm koşullarında mümkün görünmüyor.

Kapitalizmin iyileştirilmesi, demokrasi, özgürlük ve temel haklar konusunda yıllarca hayırhah bakılacak söylemler ve böyle bir algı oluşturmayı beceren birlik çocuk işçiliği ile mücadele başlığında da boş durmayıp, ILO (Dünya Çalışma Örgütü) ile de birlikte farklı çalışmalar yürütmüştür. Bu çalışmalar, hükümetler için bağlayıcılıktan çok tavsiye niteliği taşımaktadır

Toplantılar, verilerin bir araya getirilmesi raporlaştırıp sunulması çocuk işçiliği ile mücadelede sıkça başvurulan mücadele yöntemlerini oluşturuyor. Türkiye de dahil AB ve sivil toplum örgütlerinin birlikte hareket ederek sosyal duyarlılık oluşturan meselelerde kimi başlıklarda sendikaların da dahil olduğu projelerin hazırlanıp üzerinde durulmasına ve proje süresini kapsayan dönemlerde konuya ilginin oluşmasından ve proje sonlandıktan sonra ilginin zayıflayıp sona ermesine sıkça rastlıyoruz. AB’nin buradaki önemli bir rolü de projelere sağladığı maddi destekler.

KAPİTALİZMDE ÇOCUK İŞÇİLİĞİNİN SONA ERMESİ MÜMKÜN MÜ?

COVİD 19 salgınıyla birlikte ILO çocuk işçi sayısının artacağına dair uyarılarda bulunuyor. Salgının ekonomik krizleri tetiklemesinin yanı sıra patronların bu krizden daha fazla kâr elde ederek çıkmak için hükümetler üzerindeki baskısı ve bunun karşılığının alınması doğrultusunda getirilen tedbirler işçilerin kazanılmış haklarını da tehdit ediyor. Çalışma sürelerinin uzatılması, kıdem tazminatının gaspı, emeklilik yaşının uzatılması (salgın öncesi Fransa başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin gündeminde olan bir konu) ve ucuz iş gücü patronların olmazsa olmazı düsturlarından birini oluşturuyor.

Sosyal sorumluluk projeleri kapsamında 2030 yılında çocuk işçiliğinin sonlandırılması hedefi, yukarıda çokça vurgu yaptığımız patronların kar dışında başka bir düşüncelerinin olmadığı kapitalizm koşullarında mümkün görünmüyor.

SONUÇ

Çocuk işçiliği ile mücadele sömürü düzeninin dışında kalan bir sorunu oluşturmuyor. Sorunun temelini oluşturan sebeplerin arkasından dolaşılarak, ailelerin bilinçlendirilmesi, sorunun vahamet boyutlarına dikkat çekmek çözüme götürmeyecek. Kapitalist sistemin oluşturduğu yoksulluk, üretimden düşen payın büyük bir kısmına patronların el koyması sonucunda işçilerin yoksullaşması, patronların kâr odağı olan ucuz iş gücü talebi devam ederken hiçbir hükümet çocuk işçiliğinin yasaklanması konusunda ikna edilemez. Çocuk işçiliğinin sonunu getirecek olan güç kapitalizmin sonunu getirecek olan güçtür. İşçi sınıfının örgütlülüğü ve sosyalizm yarının mücadele konusu değil, bugünün zorunluluğunu oluşturuyor.

Kaynaklar

https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/tuikten-cocuk-isgucu-arastirmasi-turkiyede-720-bin-cocuk-isci-var-1730450

https://koruncuk.org/post/dunyada-ve-turkiye-de-cocuk-isciligi_55?gclid=EAIaIQobChMI647ckqaC6wIVgbHtCh0l7QuYEAAYASAAEgJ95vD_BwE

https://www.sivilsayfalar.org/2020/06/15/cocuk-isciligiyle-mucadelede-sivil-toplum-ne-yapiyor/

https://www.avrupa.info.tr/tr/cocuk-isciliginin-en-kotu-bicimlerinin-ortadan-kaldirilmasi-199

https://fisek.org.tr/calismalar/cocuk-emegi/arastirmalar/cocuk-haklari-ve-yoksulluk/

 

 

 

 

 

PolitikYol'da yayınlanan yazılar her gün öğlen mailinizde!

spot_img
PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SÖYLEŞİLER

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,160TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,354AboneAbone Ol

GÜNDEM

ÇEVİRİLER

Bir Cevap Yazın

YAZARIN DİĞER YAZILARI