CHP İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner’i Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı iken makamında gözaltına alan savcılardan Rasim Karakullukçu beraat kararında “Elde edilen delillerle sanığın söz konusu terör örgütü ile iltisaklı olduğu anlaşılmakta ise de sanığın söz konusu terör örgütüne üye olduğuna ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatine” ifadeleri yer aldı.
T24’ten Miray Tamer’in haberine göre FETÖ’den tutuklanan eski savcı Rasim Karakullukçu, geçen günlerde ‘terör örgütüyle iltisakının olduğunun tespitine’ rağmen beraat etti.
Karakullukçu hakkında verilen beraat kararında şu ifadeler kullanıldı:
“Elde edilen delillerle sanığın söz konusu terör örgütü ile iltisaklı olduğu anlaşılmakta ise de, sanığın söz konusu terör örgütüne üye olduğuna ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatine, sanığın beraat kararı ile birlikte tahliyesine karar verilmesi yönünde beyan ve talepte bulunulmuştur.”
DURUŞMALARA KATILMADI
Kararda, Karakullukçu’nun herhangi bir duruşmaya katılmadığı bilgisine de şöyle yer verildi:
“Uyap kayıtlarında yapılan incelemede; Rasim Karakullukçu’nun herhangi bir duruşmaya katılmadığı gibi savcılıktan mahkemeye dava açılan iddianamede ve eklerinde herhangi bir görev aldığına dair belgeye rastlanılmadı.”
CİHANER: ‘İLTİSAK’ KAVRAMININ HUKUKEN NEREYE KOYACAĞIMIZI BİLMİYORUZ
Cihaner, söz konusu beraat kararının ‘sıkıntılı’ olduğunu vurguluyarak “En önemlisi de o dönemde görevde olmadığının savunulması” dedi. Cihaner, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı olduğu o dönemde kendi evinde de arama yapıldığını hatırlattı, sözlerine şöyle devam etti:
“Oysa Erzincan Ergenekon davasında arama kararlarının altında imzası var. O dönem birçok kişinin evinde arama yapıldı. Yani benim evimi de arayan kişidir kendisi. Başsavcılığın görevlendirme yaptığı bir kişi. Açıkçası ‘iltisak’ kavramı, hukuken nereye koyacağımızı bilemediğimiz bir kavram. ‘İltisaklıdır, ama üye değildir’ savı, Cumhuriyet ve FETÖ iddianamelerinde çok ‘sağlam’ gerekçeler olarak karşımıza çıkıyor. Kamuoyunun yakından takip ettiği davalar olduğu için bunlardan örnek gösteriyorum. Bylock kullanan bir kimseyle görüştüğü söyleniyor. ‘Terör örgütüyle iltisaklı’ ifadesi, kararı sıkıntılı hale getiriyor. Biz bu kararla ilgili başvuruda bulunacağız.”
