Cumartesi, Nisan 20, 2024

CHP’li Öztrak: Ortada çift haneli büyüme var ama çift haneli işsizliğe derman olmuyor

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, büyüme rakamlarını ve güncel ekonomik gelişmeleri değerlendirdi.

Odatv’den Nurzen Amuran’a konuşan Öztrak, “İşsizlik çift hanelerde, genç işsizliği yüzde 20,6 gibi korkunç bir düzeyde, üniversiteli işsizlerimizin sayısı 1 milyonu aşmış. Ortada çift haneli büyüme var ama çift haneli işsizliğe derman olmuyor.” ifadelerini kullandı.

Röportajın ilgili bölümü şöyle:

Yılın üçüncü üç ayına ait büyüme rakamları açıklandı. TÜİK rakamlarına göre ekonomi üçüncü üç ayda yüzde 11,1 büyümüş. Ancak bu büyümenin piyasada hissedilmediği yönünde de genel bir algı var. Siz son açıklanan büyüme rakamlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Haklısınız Sayın Amuran. Piyasada bu rakamlarla ilgili bir coşku yok. Küçük, büyük hangi esnafa, hangi ticaret erbabına, hangi çiftçiye sorarsanız sorun ciddi şikayet dinliyorsunuz. Öncelikle gerek bakanların gerekse Cumhurbaşkanının büyümenin çok yüksek olacağını haftalar öncesinden ilan etmeleri TÜİK’in vekil başkanına talimat gibi anlaşıldı ve rakamın güvenilirliğini bitirdi.

Diğer taraftan gözlerden kaçmaması gereken bir husus var. Geçen yılın üçüncü üç ayı hain darbe girişimi nedeniyle ekonomide çarkların durduğu bir dönemdi. Nitekim, bu dönemde ekonomi yaklaşık bir puan daraldı. Bu daralma olmasaydı ve geçtiğimiz yılın üçüncü üç ayında da ekonomi ilk iki çeyrekteki kadar büyüseydi, bu yılın üçüncü üç ayında büyüme yüzde 5 civarında kalacaktı. Topu yere ne kadar hızlı vurursanız o kadar yükseğe sıçrar. Büyümenin 6 puanı, geçen yıl darbe girişimi sonrasında çakılan büyüme nedeniyle bazın düşmesinden, 5 puanı da darbe girişiminden sonra uygulanan gevşek maliye politikasının ekonomiyi şişirmesinden geldi. Bu nedenle de büyüme rakamı büyük oldu ama etkisi küçük kaldı.

“ORTADA ÇİFT HANELİ BÜYÜME VAR AMA ÇİFT HANELİ İŞSİZLİĞE DERMAN OLMUYOR”

Sonuç olarak bu büyüme kaliteli ve sürdürülebilir bir büyüme mi?

Cevabım maalesef hayır. Her şeyden önce bu büyüme işsizliği düşüren bir büyüme değil. İşsizlik çift hanelerde, genç işsizliği yüzde 20,6 gibi korkunç bir düzeyde, üniversiteli işsizlerimizin sayısı 1 milyonu aşmış. Ortada çift haneli büyüme var ama çift haneli işsizliğe derman olmuyor.

Diğer bir husus gelen büyümenin yüzde 97’si yani neredeyse tamamı iç talepten kaynaklanmış. Kredi Garanti Fonu üzerinden 200 milyar TL’nin üzerinde bir kaynak kredi olarak dağıtıldı. Yine pek çok üründe vergi indirimleri yapıldı. Bu iç tüketimi tetikledi. Verilen mali teşviklerin tekrarı mümkün değil. Bütçe delik deşik oldu. Mali disiplinden fedakârlık yaparak ekonomiyi balon gibi şişirebilirsiniz, ama bu sürdürülebilir değildir. Balon patlarsa bunun yükü fakir fukaranın sırtında kalır.

Diğer taraftan TL’deki olağanüstü değer kaybına rağmen net ihracatın büyümeye katkısı çok sınırlı kaldı. Bu Türkiye ekonomisinin rekabet gücü açısından kaygı verici bir gelişmedir.

Yine hem iç talebe yaslanan büyüme hem de TL’deki değer kaybıyla enflasyon çift hanelere yapıştı kaldı. Dünyada en yüksek enflasyona sahip 20 ülkeden biriyiz. Vatandaşın alım gücü hızla eriyor. Gelir dağılımı bozuluyor servet bir avuç insanın elinde toplanıyor. Alım gücü eriyen vatandaş büyümeyi hissedemiyor.

Başbakan Yardımcısı Şimşek, Kasım ayı enflasyon rakamları için şu değerlendirmeyi yaptı: “Yıllık enflasyondaki 1,08 puanlık artışın 0,52 puanı işlenmemiş gıdadan geliyor. Sebze fiyatlarındaki dönemsel faktörlerden kaynaklanan geçici bir etki var. Aralık’ta ters yönde düzeltmesi olacaktır.” Ancak Cumhurbaşkanı da “Enflasyonun sebebi; hıyar, salata değil, faizdir” demişti. Enflasyon artışı konusunda hükümetten iki farklı değerlendirme duyduk. Siz enflasyon artışını neye bağlıyorsunuz, hangi açıklama size daha yakın geliyor?

Güzel bir ayrıntıya değindiniz. Cumhurbaşkanı ve ekonominin koordinasyonunda sorumlu Başbakan Yardımcısı enflasyonun nedeni konusunda anlaşamıyor. Ancak bir yandan da enflasyon rekor üzerine rekor kırıyor. Kasım’da 12 aylık tüketici enflasyonu yüzde 13’e çıkarak mevcut enflasyon serisinde rekor kırdı. Türkiye Arjantin ile beraber kendi liginde en yüksek enflasyona sahip iki ülkeden biri oldu. Hatta Etiyopya, Yemen gibi mukayese bile edilemeyeceğimiz ülkelerin enflasyon oranı bile bizden daha düşük.

TÜİK’in fiyatını derlediği 414 kalem mal ve hizmetin 265’i, son bir yılda, çift haneli artış göstermiş. Yani sadece sebze, meyve değil genele yaygın bir fiyat artışı var. Enflasyon beklentileri giderek bozuluyor. Çift haneli enflasyon yeniden yapışkan bir hal alıyor. Gelelim sebebe… Enflasyondaki artışı durdurmak, beklentileri olumluya döndürmek için önce vatandaşa güven vermek gerekiyor. Yatırımın, üretimin önünü açmak gerekiyor. OHAL rejimiyle yönetilen bir ülkede kimseye güven veremezsiniz. Hukukun üstünlüğünün hiçe sayıldığı, insanların canının ve malının güvende olmadığı bir ortamda, üretici de, yatırımcı da, tüketici de geleceğe güvenle bakmaz, ekonominin çarkları dönmekte zorlanır.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER