CHP Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, MYK toplantısı sonrası yaptığı basın açıklamasında gündemi değerlendirdi. Böke’nin konuşmalarından satır başları şu şekilde:
“AKP faşizmi bu hafta gözünü açıkça cumhuriyete dikti. Daha önce FETÖ ile kol kola girmişti ve Cumhuriyet Gazetesi’ni Ergenekoncu diye suçlamışlardı. Şimdi de aklımızla alay eder biçimde FETÖ’cü diye suçluyorlar.
Cumhuriyet Gazetesi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu iradesine bir hatırasıdır. Cumhuriyet Gazetesi cumhuriyet tarihinin ayrılmaz bir parçası ve canlı tanığıdır.
Cumhuriyet Gazetesi sizin FETÖ ile kol kola kumpasla zindanlara attığınız İlhan Selçuk’un gazetesi.
Cumhuriyet Gazetesi’ne yapılan her saldırı bizim cumhuriyetimize yapılan bir saldırıdır. Türkiye’nin bu ilerici birikimi, demokrasi isteyenleri, cumhuriyet savunucuları, aydınlanmacıları Cumhuriyet Gazetesi’ni asla AKP faşizmine kurban etmeyeceklerdir.
Cumhuriyet Gazetesi cumhuriyetin ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin kırmızı çizgisidir.
Cumhuriyet Gazetesi’ne, yazarlarına, yöneticilerine FETÖ suçlaması yapan savcı hala FETÖ üyesi olmakla yargılanıyor.
Cumhuriyet’e yapılan AKP operasyonu AKP’nin FETÖ ile suç ortaklığını örtme operasyonudur. FETÖ, AKP kardeşliğinin birlikte yaptığı bir operasyondur.
AKP’nin kendi içindeki FETÖcüleri koruma telaşı her adımda ortaya çıkıyor.
Hükümetin 15 Temmuz darbe girişiminden daha önce haberi var mıydı?
Darbe girişiminin kilit ismi Adil Öksüz önce yakalandı, sonra bırakıldı. Konu Adil Öksüz’e gelince neden suskunsunuz?
Türkiye uluslararası sözleşmelerinden insan haklarına dair bir çok maddeyi askıya aldı. AKP açıkça biz vatandaşımıza adil yargılanma hakkı vermeyeceğiz, biz vatandaşımıza işkence yapacağız dedi. Siz hangi hakla Türkiye’de işkence yapacağız ve işkenceye göz yumacağız diyorsunuz?
Hükümet bir türlü sorduğumuz bu sorulara yanıt veremiyor.
Sistematik bir biçimde hukuku ve demokrasiyi ayaklar altına alıyorlar. Demokrasi, hukuk, birlikte yaşamak istiyoruz diyen kim varsa darbeyle yıldırmaya, korkutmaya çalışıyorlar.
Başbakan utanmazca çıkıp “Bu ülkeye Başkanlık gelmezse ülke bölünür diyor.” Ya siz ülkeyi 14 yılda bölünecek hale getirdiniz, ya da başkanlığı getirmek için ülkeyi tehdit ediyorsunuz. Başbakan bu ülkeyi yönetme ehliyeti kalmadığını açıkça itiraf etmiştir.
Siz istediğiniz kadar saltanatınız için ülkeyi bölmeye kalkın biz ülkeyi mutlaka demokrasiyle, hukukla birleştireceğiz.
AKP’nin hukuku, hepimizin hukuksuzluğu bu ülkenin gazetecilerine, öğrencilerine, akademisyenlerine, vatandaşlarına kıyıyor. Aynı hukuksuzluk Ayşegül Terzi’ye saldırana dokunmuyor. AKP iktidarı döneminde kadına şiddet ve kadın cinayetlerinde yaşanan patlama esasen bu işin siyaseten beslendiğinin göstergesidir. Yaşanan acılar, şiddet, ölümler tesadüf değildir. AKP’nin dayandığı zihniyet kadını, bizi ikinci sınıf olarak görüyor.
Her vatandaşımızın özgürce bu ülkede dolaşabildiği günleri biz inşa edeceğiz.”
