Cumhuriyet gazetesine yönelik operasyonun ardından gazetenin İstanbul bürosu önünde gerçekleşen eyleme toplumsal muhalefetin farklı kesimleri katılırken, milletvekilleri ve üyeleriyle kitlesel bir biçimde gazeteye sahip çıkan CHP’den “sokakta mücadele” vurgulu bir konuşma geldi. Cumhuriyet önüne kurulan kürsüde konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat, parti olarak 15 Temmuz sonrasında darbecilere karşı mücadelenin yanında olacaklarını söylediklerini, ancak bugün “darbeyle mücadele”nin bir kenara bırakılarak “sivil faşist bir darbe” sürecinin başlatıldığını belirtti. Canpolat sözlerini şöyle sürdürdü: CHP olarak bugüne kadar takındığımız tavrı bugünden sonra takınmayacağımızı bilmelerini istiyoruz. Bugünden itibaren sokaktayız. Parlamentoyu devredışı bırakarak, OHAL ile bir kişinin iki dudağı arasındaki KHK’ler ile bu ülkeyi size yönettirmeyeceğiz. Her gün ilerici solcuların içeriye atılmasına CHP olarak artık göz yummayacağız. Madem siz parlamentoyu devredışı bıraktınız, CHP olarak halkla birlikte, ötekilerle birlikte, dışlananlarla birlikte sokakta olacağız. Her darbe olduğunda solcuları, ilericileri, aydınları, cumhuriyetçileri tutuklayanlar bilsinler ki, artık tutuklatacak bir kişimiz bile yoktur. Cumhuriyet gazetesinin her darbe sürecinde hedef olduğunu hatırlatan Canpolat, Uğur Mumcu’yu, Ahmet Taner Kışlalı’yı, Bahriye Üçok’u ve İlhan Selçuk’u andı ve sözlerini şöyle sürdürdü: Sivil darbeye karşı CHP olarak artık susmayacağımızın ve sesimizi en gür biçimde toplumsal muhalefet ile birlikte çıkaracağımızın bilinmesini istiyoruz. Özgürlükten, demokrasiden, barıştan yana mücadelemizi sonuna kadar yürüteceğiz. Susturulmuş bir basınla başkanlık sistemini referanduma götürmek istediklerini biliyoruz. Şartlar ne olursa olsun, tüm toplumsal güçler olarak, demokrasiden, özgürlüklereden, insan haklarından yana güçler olarak başkanlık sistemine karşı sokakta birleşeceğiz.