TEK KİŞİYE DAYALI YÖNETİMLER TOPLUMSAL ÇÜRÜMEYE YOL AÇAR
16 Nisan 2017 günü geleceğimizi belirleyecek bir referanduma gideceğiz. Ya Hayır diyerek 140 yıllık geçmişi olan parlamenter sisteme sahip çıkacağız ya da Başkanlık adı altında bütün gücün tek kişiye verilmesini kabul ederek, sonu belirsiz bir macerayı kabul etmiş olacağız. Ben de vatanına milletine bağlı bir vatandaş olarak referandumda Hayır diyeceğim. Çünkü bir değil onlarca nedenim var.
Tek kişiye dayalı başkanlık sisteminin ekonomide demokraside yaratacağı olumsuzluklar biliniyor. Ancak ben gözden kaçan bir başka sorundan dolayı da Hayır diyeceğim. Tek kişiye dayalı başkanlık sistemleri uygulana geldiği bütün ülkelerde sosyal yaşamda ve güvenlik alanında da büyük sorunlar yaratmıştır. Dünyada hali hazırda 43 ülkede Başkanlık sistemi uygulanıyor. Bunlardan yargı bağımsızlığının çok güçlü olduğu ABD, bütün devlet yapısı ABD tarafından oluşturulan Güney Kore ve Avrupa Birliği (AB) üyesi olan Güney Kıbrıs dışında neredeyse hepsinde başta insan hakları alanında olmak üzere çok ciddi sorunlar var. Bir çoğu adı Başkanlık olmakla birlikte aslında diktatörlük benzeri yönetimlerle idare ediliyor. Çünkü yargı bağımsızlığının olmadığı Başkanlık yönetimleri kaçınılmaz olarak diktatörlüğe dönüşüyor. Ancak bazı vatandaşlarımız şöyle diyebilir: ‘Bana karışan olmadığı sürece ülke nasıl yönetilirse yönetilsin.’ Ancak öyle düşünüldüğü gibi olmuyor. Tek kişiye dayalı yönetimler önce keyfilik sonra yozlaşma getiriyor. Bu da toplumun tamamının huzurunu kaçıracak şekilde suç oranlarının tırmanışa geçmesi ve yolsuzluk şeklinde geri dönüyor. Başkanlık sistemlerinde yargı bağımsızlığının olmaması ve güvenlik güçlerinin de kamu gücünden çok Başkan’ın yada partisinin milis gücüne dönüşmeye başlaması nedeniyle suç olayları önlenemiyor. Azalan güvenlik ekonomik gerilemeyi, yetişmiş insan gücünün yurtdışına kaçışını tetikliyor.
BAŞKANLIK’LA YÖNETİLEN ÜLKELER SUÇ OLAYLARINDA ÖN SIRADA
Bugün dünyada en çok suç işlenen ülkeler arasında ilk sıralarda Honduras, Kolombiya, Venezuella, Paraguay, Dominik, El Salvador, Zambiya, Uganda, Brezilya, Panama, Guatemala, Kenya gibi Başkanlık ile yönetilen ülkeler vardır. Yine Bolivya, Peru gibi Başkanlık’la yönetilen ülkelerde uyuşturucu kartelleri çok güçlüdür. Nijerya, Afganistan, Yemen, Liberya, Siera Leone, Sudan gibi başkanlıkla yönetilen ülkeler ise çok büyük iç sorunlarla yada çatışmalarla uğraşıyor. Hepsinde yolsuzluk ciddi sorun. Başkanlık sistemi Türkiye’de uygulanmaya başlanırsa suçu, çeteleşmeyi ve yolsuzluğu patlatır. Çünkü önerilen sistemde yargının denetimi bir kişinin kontrolüne geçiyor. Başkanlık geldiği andan itibaren suça bulaşmış bütün çevreler Başkan’a yakın olmaya çalışacak. Şayet Başkan’la bir kere iyi ilişki kurulabilen yada Başkan’ın bir açığını yakalayan dokunulmaz hale gelecek. Bundan dolayı Başkanlık’la yönetilen ülkelerde Başkan’a yakın olan insanlar aynı zaman da bulundukları ülkelerin de en büyük mafyaları oluyor. Başkanlık sistemi evinde sakin oturan yaşlı teyzelerin bile huzurunu kaçıracak sorunlara yol açacaktır. Bugün hayır demek sadece demokrasiye değil Türkiye’nin huzuruna ve güvenliğine sahip çıkmaktır. Halkın huzuru için ben Hayır diyorum ve bu ülkenin bütün namuslu insanlarını hayır demeye davet ediyorum
