MHP Lideri Devlet Bahçeli, “MHP lideri Bahçeli, “Eğer şartlar çıkılmaz hale bürünürse NATO’dan ayrılmak bile alternatif bir tercih olarak gündeme alınmalıdır. NATO ile var olmadık, NATO’suz da yok olmayız” dedi.
Partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuşan Bahçeli, özetle şunları söyledi:
– Güdümlü ve siparişleri yapılmış fiyat artışlarının arkasında bize göre Türkiye’den intikam almak isteyen mihraklar vardır. Gıda ürünlerdeki fiyat kontrollerini sıklaştırarak, cebini doldurmak isteyenleri rezil etmeliyiz. Osmanlının son döneminde yaşanan ekonomik tuzakların bir benzerine bugün şahit oluyoruz. Ama buna boyun eğmeyeceğiz.
– Ekmek yerine süpürge tohumu yenildiği, kavrulan nohudun kahve niyetine içildiği dönemleri unutmuş değiliz. Milli güvenliğimiz neyse, ekonomik güvenliğimiz de odur. Aynı yerimizden bir defa daha ısırılmamak için irade gösterdik. Kılıçdaroğlu mahcup olacağı hevese kapılmasın, Türkiye’miz manda ve himayecilere, Sorosçu Kavala ile Terörist Demirtaş’ın hayranlarına teslim edilmeyecek, emanet yere düşürülmeyecektir. Firavun ve Yezidin izinde yürüyenleri mahcup edeceğiz.
– Abdülhamit’i kimler sevmiyorsa, kuyruk acısını kimler çekiyorsa onlara dikkat edeceğiz. Onlar Batının içimize yuvalanmış etki ajanıdır. Onu sevmeyenler bizim de sevmediklerimizdir. Abdülhamid’i Ermeni çetecileri sevmez, sömürgeciler sevmez, casuslar sevmez, Türk ve İslam düşmanları sevmez. Atatürk ile Abdülhamid’i karşı karşıya getirenleri affetmeyiz. Osmanlı bizimdir, Atatürk bizimdir, Abdülhamid Han da bizimdir.
– İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğine engel olunca Türkiye’nin risk primi zirveye çıkmıştır. Türkiye’nin susması, sessiz kalması mı amaçlanmaktadır? Bu edepsizliği görmezden mi gelelim? İkinci Kandil Dağı İsveç’tir. Onlar karşımızda saf saf toplansalar da hepsinin bileğini bükeceğiz.
– Teröristlerin Türkiye’ye iade talepleri her seferinde reddedilmektedir. Bu gelişmeler dikkate alındığında İsveç ve Finlandiya’nın üyeliklerine evet demek terörizme destek vermek demektir. Türkiye’nin rızası alınmadan bu iki ülkenin NATO’ya üye olması imkansızdır. Türkiye’nin baskı ve dayatma altına alınmasıyla, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya kabul edilmesi anında Ankara Kriterleri devreye konmalıdır. NATO’dan ayrılmak bile gündeme alınmalıdır. NATO ile var olmadık, NATO’suz da yok olmayız. Türk dünyasının içinde alınacağı bir güvenlik teşkilatının kurulması belki de en doğrusudur. Kim nereye doğru genişliyorsa genişlesin, buna karşılık Türk ve İslam onurunun ayağa kalkıp genişlemesi, bölgesel hesapları muhataplarının kursağında bırakacaktır.
– Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır. Ya bunu seve seve kabullenecekler, ya da söke söke bu hedef gerçekleşecek. Yunanistan Başbakanı Kıbrıs Türklerine yapılan işkence ve mezalimleri ne zaman hatırlayacaktır? Kıbrıs’ın kaderi Helenizm değil Türklüktür. Miçotakis dedeleri gibi sinsidir, namerttir, küçülmüş ve hesap hatası yapmıştır.
– Tüm bunlar olurken zillet ittifakının milli güvenliğimizi savunduğunu gören var mı? Yunanistan’a karşı sesini yükselten bir CHP’den bahsetmek mümkün müdür? Bu zillet ittifakı kimlerin dümen suyundadır? Allahtan korkmaz kuldan utanmazlar, milletimizin tarihi emanetlerini ne zaman müdafaa etmeyi düşünüyorsunuz?
–
