Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçimlerin 14 Mayıs’ta yapılacağı mesajı verdi. Erdoğan, “Milletimiz 73 yıl sonra bir kez daha aynı gün, altılı masa diyerek karşımıza çıkanlara ‘yeter’ diyecektir” dedi. Erdoğan, İYİ Parti Lideri Meral Akşener’in başörtüsü konusundaki anayasa değişiklik çağrısına ilişkin olarak da “Aile olayını, başörtüsü konusunu milletimize anlatacağız. Bu konuda sizinle mukayese yapacak değiliz. Varsa projeniz gönderirsiniz, üzerinde çalışırız. Aile bizim kutsalımızdır. Ortağınızla birlikte, LGBT’cilerle birlikte yürüyebilirsiniz, bizim onlarla da işimiz yok” ifadesini kullandı
Erdoğan, partisinin TBMM’deki grup toplantısında yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
– 2023 yeni vizyonumuz Türkiye Yüzyılının başlangıcıdır. Türkiye hem dünyadaki gelişmelerin etkisiyle hem de kendi serencamının etkisi olarak öyle bir yol ayrımında ki böyle fırsatlar asırda bir gelir. Geçmişte kendi krizleri içinde boğulan bir Türkiye vardı. Sıkıntılarımız var ama bunların hiçbiri bizi asıl hedefimizden uzaklaştıracak değil. Enflasyona yol açan tuzakları bozduk.
– Bu yüce çatı altında ifade edilen her görüşü katılmasak da değerli görüyor, gerektiğinde istifade ediyoruz. Milletimizin de vekillerimizle, bakanlarımızla, teşkilatımızla, belediyelerimizle verdiğimiz mücadeleyi takdirle izlediğini biliyoruz.
– “Yeter söz de karar da gelecek de milletindir” diyerek 2023’te milletimizin desteğine talibiz. Milletimiz 73 yıl sonra bir kez daha aynı gün, altılı masa diyerek karşımıza çıkanlara “yeter” diyecektir.
– Ne yaparsanız yapın, yine başaramayacaksınız. Aksi olsaydı, gazete kupürleri üzerinden partimizi kapatmakta başarılı olurdunuz. Aksi olsaydı 17-25 Aralık’ta, 15 Temmuz’da başarılı olurdunuz. Aksi olsaydı geçtiğimiz yıl yaşattığınız onca sıkıntıda başarılı olurdunuz. 2023’ten sonra da milletimin görevlendirmesiyle yine karşınızda olacağım. Çünkü biz kimsenin inayetiyle değil, Allah’ın yardımıyla, milletimizin desteğiyle bugünlere geldik.
– Terk dertleri 40 tilkinin kuyruğunu birbirine dolaştırmamak olanların aksine biz ülkemize eser kazandırıyor, milletimize hizmet ediyoruz. Partimizi kurduğumuzdan beri gündemimizde ülkemize kazandıracağımız eserlerimiz var.
– Ülkemizde bir kesim var ki attığımız her adımda, giriştiğimiz her mücadelede karşımızda oldu. Burada meşru siyasi rekabetten bahsetmiyorum. Böyle bir rekabet bizi de canlı tutar. Şikayetimiz, attığımız her adıma, doğruluğuna yanlışlığına bakmadan çelme takan zihniyettir. Şikayetimiz eser düşmanlığınadır. Her seferinde karşımızdakiler acaba hala aynı kör dövüşünü sürdürecek mi diye merak ediyoruz. Her seferinde, daha da beter bir şekilde aynı yerde durduklarını görüyoruz. Altılı masa işi çıktığından beri kanserli hücrenin tüm bünyeyi sarması gibi oraya bulaşan herkesin çamur siyasetine girişmesini esefle takip ediyoruz. Gülsek mi ağlasak mı bilmiyoruz. Dünya küresel krizi konuşuyor, bunlar masa krizi ile meşgul. Kendi vizyonsuzluklarını örtmek için tüm kazanımları tehlikeye atmaktan çekinmiyor. Geçmişte biz hak ve özgürlükleri savunurken faşizmi savunanları hatırlıyoruz. Yatırımcılara “ülkeye gelmeyin” çağrısı yapanları gayet iyi hatırlıyoruz.
– Bu habis zihniyetin son hedefi Baykar şirketi oldu. Baykar nezdinde tüm şirketleri, ürünleri, çalışanları ve başarılarıyla savunma sanayimizin tamamı hedef alınıyor. Bizimle olan akrabalık ilişkisi üzerinden Baykar’ı hırpalayabileceklerini düşürüyorlar. Ülkemizin her değerini savunmak nasıl boynumuzun borcuysa bu saldırıya cevap vermek de sorumluluğumuzun gereğidir.
– Muhalefetle çok uğraştığımız için adım atmakta zorlanıyoruz, yoruluyoruz. Biz yerli ve milli projelere destek verdikçe, parasıyla bile bize batı savunma sanayi ürünü vermemeye başladı. Şu anda Bayraktar, insansız hava araçlarını yetiştiremiyor. 4 sene 5 sene sonraya gün veriyorlar. Mühimmat yetiştiremiyorlar. Türkiye büyüdükçe birileri rahatsız oluyor.
– (Ali Babacan’a) Geleceklermiş de hesap soracaklarmış. Sen git çocuk bezi satmaya, home tekstil üretmeye devam et. 15 sene yanımda bulundu ama benden bir şey öğrenemedi. Yanında bir tane daha var. Üniversite istedi, tahsisi yaptık. Kendisi ne zaman Başbakanlık koltuğuna oturdu, tahsis yapılan yeri vakfına bilabedel mülk edindi. Türkiye’de bunun başka örneği yok. Bunu milletimize anlat bakalım. Kurduğunuz üniversiteyle başarı grafiğiniz ne? Biz de bu üniversiteyi yolsuzlukları sebebiyle aldık, devletimize mal ettik.
– Baykar ürettiği hiçbir ürün için devletten tek kuruş almamıştır. Aldığı tek destek gümrük vergisi, stopaj desteği gibi benzer her firmanın yararlandığı desteklerdir. Tek başına Ford Otomotiv 20.5 milyar lira teşvik belgeli yatırım projesine sahiptir. Baykar’ın hedef alınma sebebi, Baykar’ın ürettiği araçlarla ülkemizin kazandığı zaferlerdir. Bizi Suriye’de bataklığa çekme, Libya’da hüsrana uğratma heveslerini kursaklarında bıraktığımız için bu ses çıkıyor.
– Altılı masa adına birilerinin yürüttükleri pazarlıklarda, yönetime geldiklerinde tüm projeleri durduracakları anlaşılıyor. Bunu bizzat söyleyen tipleri biliyoruz, cezaevinden bile söyleyenleri biliyoruz. Böyle kirli bir pazarlığa girilmesi bile bir faciadır. Ülkemizin büyük projelerini yürüten isim ve firmaların yıllarca nasıl hedef alındığını hatırladık.
– (Akşener’e) Erdoğan ve arkadaşlarının başörtüsü konusunda istismarcı olup olmayacağını milletim gayet iyi bilir. Dürüstsen, haysiyet sahibiysen, arkadaşlarıma randevu vermediniz. Bay Kemal de sen de farkınız yok. Saraçhane’de verdiğin görüntüyle hangi istikamete gittiğini ortaya koyuyorsun. Bu millet bu konudaki hassasiyetleri gayet iyi biliyor. Cumhur İttifakı olarak bu işin istismarını değil gerçeğini yapıyoruz. Kabul edersiniz, etmezsiniz, şu anda yola çıktık. Aile olayını, başörtüsü konusunu milletimize anlatacağız. Bu konuda sizinle mukayese yapacak değiliz. Varsa projeniz gönderirsiniz, üzerinde çalışırıız. Aile bizim kutsalımızdır. Ortağınızla birlikte, LGBT’cilerle birlikte yürüyebilirsiniz, bizim onlarla da işimiz yok. Çünkü aile kurumumuzu sağlam zemine oturtmanın zemini AK Parti’dir.
