Perşembe, Nisan 25, 2024

CHP Lideri Kılıçdaroğlu: “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin itibarını para uğruna birilerine satan adama ne denir?”

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Suudi Prensi’nin Türkiye ziyaretine ve devredilen Cemal Kaşıkçı davasına ilişkin olarak, “Türkiye’de işlenen bir cinayeti, davayı para uğruna Suudi Arabistan’a veriyorsunuz. Katil ile hakim aynı adam. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin itibarını para uğruna birilerine satan adama ne denir? Türkiye Cumhuriyetinin başındaki kişi, cinayet emri verenle kucaklaşacak” dedi.

Partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi:

– Gazeteciler özgürce yazsınlar, eleştirsinler, demokrasi olsun, kadın erkek eşitliği olsun, İstanbul Sözleşmesi yürürlükte olsun istiyoruz. Herkesin işi, gücü olsun istiyoruz. Parlamento, toplumun sorunlarına çözüm üretsin istiyoruz. Saraydan talimat alan bir parlamento istemiyoruz. Milli Kurtuluş Savaşı’nda dik duran parlamento, aynı şekilde dik durabilmeli.

– Yargı, adaleti dağıtmaktan uzak. Yönetimin ne yaptığı belli değil. Saray ayrı havada. Halka gidiyorsunuz, şikayet dinliyorsunuz. Yönetim ile halk arasında uçurum var. Türkiye’nin bu bataktan çıkış noktası CHP. İkinci yüzyıla girerken, itibarlı bir Türkiye inşa edeceğiz. Yargıçlar adalet dağıtacak, her kuruşun hesabı halka verilecek. Karanlıkları aydınlığa çevirmek gibi temel bir görevimiz var.

– Kuvvetler ayrılığı bitti, her şey bir kişiye bağlı. Sansür teklifi getirmişler, sarayda hazırlanmış. Ne olduğunu da bilmiyorlar, nasıl bir felaket olduğunun da farkında değiller. Kimse sarayı eleştirmesin, hiç kimse konuşmasın. Sanıyorlar ki millet yutacak. Her şey meydanda. Yasa teklifi getiriyorlar, komisyonda görüşülecek, Yargıtay’dan bir hakim geliyor. “Bu doğru doğru değil” diyor, AKP ve MHP milletvekilleri hakimi susturmaya çalışıyorlar. Onlar şunu bekliyorlardı, Yargıtay’dan hakim gelecek, biz ne dersek mührü basacak. Namuslu biri gelmiş “Bu yanlıştır” diyor.

– Pınar (Türenç) Hanım “Biz Silivri’de yatmaya alışığız” dedi. Silivri’nin romanları olacak. Bir toplama kampı gibiydi orası. Nazilerin toplama kampı gibiydi, kimi buldularsa attılar.

– Biz ülkeyi yönettiğimizde, bizi eleştirenlere kızmayacağız. Eleştiriden ders çıkaran bir gelenekten geliyoruz. Medyanın özelliği, yönetimin ulaşamadığı sorunları ortaya koymaktır. Özgür medyanın olmadığı yerde demokrasi olmaz. Beyler rahatsız oluyor, istediğiniz kadar rahatsız olun, biz inandığımız yolda yürüyeceğiz. “Bu teklif yasalaştığında basın özgürlüğü güçlenecek” diyorlarsa, tam tersini yapıyorlar demektir. Meclis sadece 600 kişinin aylık aldığı bir yere dönüştü. AK Parti ya da MHP’den bir milletvekilinin ilindeki sorunu dile getirdiğini duymadık. Özgürlük kavramı önemlidir.

– Dürüst bir insan gazeteciden korkmaz, iyi bir yönetim korkmaz. Malı götüren, adaletsizlik yapan bir yönetim gazeteciyi susturmak ister. Bu teklif bu şekilde yasalaşırsa sonuna kadar mücadele edeceğiz, yasalaşırsa Anayasa Mahkemesine götüreceğiz.

– Pınar Gültekin davasında yargıç haksız tahrik indirimi sağladı. Hangi vicdan, hangi ahlak kabul eder bunu? Kadınların susmaması lazım. Kadın-erkek dayanışması ile tüm haksızlıkların karşısında birlikte mücadele etmek zorundayız.

– Türkiye’de işlenen bir cinayeti, davayı para uğruna Suudi Arabistan’a veriyorsunuz. Katil ile hakim aynı adam. Türkiye Cumhuriyeti Devletinde vicdan sahibi olan herkese sormak isterim; Türkiye Cumhuriyeti Devletinin itibarını para uğruna birilerine satan adama ne denir? Devletin itibarını Suudi Konsolosluğu bahçesine gömüyorlar. Bunlar ülkeye asla itibar kazandıracak olaylar değil. Dilenci gibi “katili de davayı da sana vereceğim, yeter ki bana borç para ver” diyorlar. O insanları ne yapacağız? Türkiye Cumhuriyetinin başındaki kişi, cinayet emri verenle kucaklaşacak.

– Çiftçilere sözüm var, Millet İttifakı ile birlikte bu ülkeyi yönettiğimizde, çiftçiyi bu milletin efendisi yapacağız. Üretecek, kazanacak. Hiçbir çiftçinin, üreticinin zarar etmediği bir modeli inşa edeceğiz. İktidara geldiğimizde bir hafta içinde kredilerinin faizlerini sileceğiz. Havza bazlı planlama yapılacak, kim ne ekecek, neye satacak bilecek. İhtiyacımıza göre ne ekileceği belirlenecek. Planlama sonucu, maliyet+makul kar=taban fiyat olacak. Cumhuriyet kurulurken bu felsefeyle kurulmuş. Bunu yok sayıyorsun. Biz dışarıdaki çiftçiler için değil, kendi çiftçimiz için çalışacağız. TARSİM’i yeniden düzenleyeceğiz. Gençlerin kırsalda kalmaları ve çalışmaları için sosyal güvenlik primlerini devlet olarak biz ödeyeceğiz.

– Erdoğan maaşına yüzde 40.4 zam istemiş. Erdoğan ücretli rolü oynuyor. Bu rolleri bıraksın, senin çocuklarının ne yaptığını, milyon dolarlarla nasıl oynadıklarını, nasıl transfer ettiklerini biliyoruz. Bu millete sözümdür, bu milletten çalınan her kuruşu geri alıp millete vereceğim.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER