Perşembe, Nisan 25, 2024

“Bizim varlığımızla kenti kirlettiğimizi düşünüyorlar”

Almanya’da antifaşist mücadele yürüten sivil toplum örgütleri devlet kurumlarının ilgisizliğinden şikayetçi. Colorido e.V Yöneticisi Kolb-Unglaub, “Bizim varlığımızla kenti kirlettiğimizi düşünüyorlar” dedi.

Plauen… Almanya’nın doğusunda yaklaşık 65 bin kişinin yaşadığı küçük bir kent… Ancak oldukça bilindik bir yer. Peki hangi yönüyle meşhur Plauen? Tereyağı, balı ya da kaymağı ile değil tabii ki. Bu kent ülkenin en azgın neonazilerinin yuvalandığı, “siyasi parti” kimliği altında faaliyet gösteren Der III. Weg (Üçüncü Yol) adlı faşist yapının merkezi konumunda. Bu parti, Alman kamuoyunda Hitler dönemine ait sembolleri değiştirerek, bazen de açık bir şekilde kullanarak düzenlediği meşaleli yürüyüşlerden tanınıyor. Bu partinin faaliyetleri sayesinde adını duyuran kent adeta bir Nazi bataklığına dönüşmüş durumda. Naziler yürüyüş yaparken yolun kenarına dizilen vatandaşların sevgi gösterilerinde bulunmaları ya da sağdan soldan Hitler selamı verenlerin destek gösterileri oldukça sıradan bu kent için.

Mesele şu esasında, 2. Dünya Savaşı’nın hemen ardından kurulan Federal Almanya’yı antifaşistlerin değil de Nazi artığı bürokratlar ile dünya faşistlerinin hamisi ABD’nin şekillendirmesi. Bakın bu konuda Yahudi soykırımı (Holokost) kurtulanı İnge Deutschkron’un anlatısı çok önemli. Savaşın ardından, 1958 yılında Almanya’ya dönen Deutschkron, yayınlanan hatıralarında şöyle diyor: “1958 yılında İsrail merkezli Ma’ariv gazetesinde Almanya muhabiri olarak çalışmak için teklif aldım. Bakanlıklara ve yüksek yargı organlarına gidip gelmeye başladım. Her yerde,  her makamda, mahkemelerde dahi eski Nazilerin göreve getirildiğini görünce dehşete düştüm.” Bununla da bitmiyor. Deutschkron, o dönemlerde Nazi cellatlarının yargılandığı davalara Alman halkının “sıfır ilgisi” olduğunu da ekliyor. Bu nedenle bana göre, çağdaş Alman devletinin antifaşist, antiemperyalist, pasifist ya da antinazi olduğunu düşünmek tam bir illüzyondan ibaret. Bu kapsamda, yeni devletin de özünün faşistler tarafından mayalandığını bilmek önemli. “Nasıl oluyor da 2. Dünya Savaşı’nda soykırım uygulamış, 60 milyon insanın ölmesine neden olan bir rejimin günümüzde takipçileri olabiliyor” diye soranlara da kısmen yanıt vermiş olduk.

Savaşlar, salgınlar nedeniyle biriken sorunlar var. Faşistler, ırkçılar insanların umutsuzluğunu kullanıyor, çaresizliğini yağmalıyorlar. Bir adım bile geriye çekilemeyiz. 10 kişiden ikisini dahi kurtarsak önemli bir şey olur bizim için…

Plauen meselesine dönersek… Kentin bütünüyle neonazilerin kontrolüne geçmesine direnen insanlar var burada. Bu insanlar adı İspanyolca “renkli” anlamına gelen “Colorido e.V” adlı dernek bünyesinde devam ediyorlar antifaşist mücadelelerine. Neonazilerin; derneğin posta kutusuna kan sürmeleri, küfür ve tehdit içeren mailleri, sokaklarda yaşadıkları sözlü tacizler vs… Tüm bunlar dernek gönüllüleri için günlük rutinler arasında yer alıyor. Hatta antifaşist mücadeleye katkılarından ötürü işyerinde rahatsız edilenler olduğundan bahsediliyor.

Derneğin “www.colorido.de” adresinde yayın yapan web sitesinde, “Biz farklı insanlarız ve yine de hepimiz aynı renkli düşünceye sahibiz. Biz üyeler birbirimizi çeşitli projelerden ve ittifaklardan tanıyoruz ve birlikte çok fazla deneyim kazandık. Birbirimizi uzun zamandır tanıyoruz ve birbirimize güvenebileceğimizi biliyoruz. Plauen ve Vogtland bölgesinde, demokrasiyi desteklemeye ve ırkçılığa, cinsiyetçiliğe, Yahudi düşmanlığına, ayrımcılığa ve homofobiye karşı çalışmaya kararlıyız” ifadeleri yer alıyor. İnsanlık ve medeniyet düşmanı faşistler için ne ürkütücü bir kimlik tarifi…

Colorido e.V yöneticileri ve üyeleri, daha aydınlık yarınlar, demokrasi, özgürlük mücadelesine gövdelerini koyuyorlar adeta. Kentin belediyesi, kamu kurumları ve kentte faaliyette bulunan diğer kamu kuruluşlarından destek görmeyi bırakın, “bir gitseniz de kurtulsak sizden” tarzında yaklaşımlara maruz kalıyorlar. Zorlanıyorlar, büyük sıkıntılar çekiyorlar. Hakaretlere, tehditlere göğüs geriyorlar ama hiç pes etmiyorlar. Almanya yeniden faşist karanlığa gömülmesin, adı yeni soykırımlar ve katliamlarla anılmasın diye çabalıyorlar. Neonazilerin “kurtarılmış bölge” haline getirmeye çalıştığı Plauen’de omuz omuza mücadele ediyorlar.

Bu haftaki yazıma bir söyleşiyle devam etmek istiyorum. Sözü Plauen’deki antifaşist mücadelenin yürekli taşıyıcılarından olan Colorido e.V yöneticisi Doritta Kolb-Unglaub’a bırakacağım. Kendisiyle derin mesajlarla yüklü bir söyleşi yaptık. Söyleşi talebimi geri çevirmediği için çok teşekkür ediyorum. Sorularıma açık yüreklilikle verdiği yanıtların, Almanya’daki ve dünyanın diğer bölgelerindeki antifaşist mücadeleye güç vermesini ve yol gösterici olmasını diliyorum.

“KENTİN İTİBARINA ZARAR GELMESİN DİYE SESSİZ KALMAMIZI İSTİYORLAR”

Merhabalar Sayın Kolb-Unglaub. Öncelikli olarak Plauen’e ilişkin çok merak ettiğim konu, vatandaşların genel olarak neonazi partisine yaklaşımı nasıl? Antifaşist mücadeleniz sırasında vatandaşlardan yeteri kadar destek alabiliyor musunuz? Bunun yanı sıra neonazilerin derneğinize ya da üyelerinize yönelik tacizleri olduğunu biliyoruz. Devlet bu konuda sizi destekliyor mu? Kendinizi güvende hissediyor musunuz?

Merhabalar. Doğrusunu söylemek gerekirse kentimizdeki güçlü ve kapsamlı antidemokratik girişimlerin resmi yollardan yani yasal bir neonazi partisi aracılığıyla yapılıyor olması insanları korkutuyor. Der III. Weg adlı bu parti, salgın sırasında yaşanan sıkıntılı zamanları üye kazanmak ve daha da genişlemek için çok iyi kullandı. Örneğin, çocukların ev ödevlerine yardımcı olmak, el sanatları kursları, yemek kursları vs. sundular insanlara ama üzerine basa basa söyleyelim sadece Almanlara… Yani Plauen’de bulunan sosyal açıktan girerek toplumda kalıcı bir yer edindiler. Her yaştan insanlar oradalar artık ve toplumda kabul gördüler. Belediye Başkanı’nın bile neonazi partisi için “Der III. Weg sosyal işler yapıyor” dediği bir kentte antifaşist mücadele yürütmenin zorluklarını anlatmaya gerek yok sanıyorum. Neonazizm problemi Plauen’de gittikçe büyüyor. O nedenle sivil toplumu daha da hareketlendirmek ve geliştirmek istiyoruz. Kendimizi bu çalışmalara adadık. Çalışmalarımızı çok çeşitli alanlara yaymaya çalışıyoruz. Çünkü Plauen’de sivil cesaret ve birlikte hareket etme duygusu eksikliği var. Belediye ve kentteki diğer kamu daireleri de bizi desteklemiyor. Tam aksine derneğimize “kenti kirleten bir yapı” olarak bakıyorlar. Bizden hep daha sessiz olmamızı istiyorlar. Kentteki Nazi faaliyetlerinin kamuoyuna duyurulmaması ve kentin itibar kaybetmemesi için daha sessiz olmamızı istiyorlar. İnanılır gibi değil ama böyle. Ancak hemen yakınımızdaki Vogtland bölgesinde yer alan diğer sivil toplum örgütleri ile güçlü bir dayanışma içindeyiz. Ülke çapında, Amadeu-Antonio-Stiftung gibi partnerlerle çalışıyoruz. Bu bizi güçlü kılıyor. O nedenle bizden o kadar çabuk kurtulamazlar. İçimize de sızamazlar. Örneğin, buradaki başka bir politik derneğe sızmışlardı. O dernek kapatıldı zorunlu olarak.

İkinci sorum medyaya ilişkin olacak. Plauen’deki neonazilerin düzenledikleri üniformalı, meşaleli yürüyüşler Almanya kamuoyunda tepkiye neden oluyor ancak bir süre sonra artık konuşulmuyor. Siz devletin ve medyanın neonazi sorununa yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu kapsamda, Alman demokrasisinin faşizm tehlikesine karşı kendisini koruyabildiğini düşünüyor musunuz?

Bakın şunu özenle vurgulamam gerekiyor ki örneğin bizler Plauen’de çoktandır Der III. Weg’i küçük bir bölgesel parti olarak görmeyi bıraktık. Ülkenin her kentinde örgütlenmeye çalışıyorlar. Mesele, ulusal bir sorun yani. Lokal medya enstrümanları ise “Bakın neonazilere hiç yer vermiyoruz” benzeri bir savunma ile onların gözlerden uzak bir şekilde genişlemesine yardımcı oluyorlar. Ana akım medya daha iyi değiniyor Plauen’deki faşist yapılanmalara ama bu da yeterli değil. Birçok örnek var bu konuda. Almanya tarihinin en organize neonazi terör saldırılarından biri olan NSU olayı mesela. Sivil insanların neonaziler tarafından katledilmesi durumunda dahi hiçbir şey olmamış gibi davranılıyor ama bu işin sonu çok kötü bitecek. Mesela, şu anda neonaziler korona önlemleri neredeyse tamamen kaldırıldığı için protesto yürüyüşleri yapmıyorlar. Hiç haber olmadığı için insanlarda, “Bakın aslında bir nazi problemimiz yok” gibi bir rahatlama yaşanıyor. “Faşizmle mücadelede doğru yol nedir” diye sorarsanız, bilinçlendirmek, bilinçlendirmek, bilinçlendirmek… Aynı zamanda sorunu doğru teşhis etmek… Tüm bu nedenlerden ötürü neonazi yapılanmalarla ilgili doğru stratejiler belirlemek gerekiyor.

Almanya’da antifaşist mücadele yürüten derneklerin birbirleriyle kontağı var mı? Dernekler arasında bir dayanışmadan söz etmek mümkün mü? Türkiye’de ya da dünyanın herhangi bir yerinde sizin gibi antifaşist mücadele yürüten derneklere bir mesajınız olur mu?

Evet, Almanya’daki hemen hemen tüm antifaşist dernekler birbirleriyle kontakta. Biz bu kontakları yıllarca özenle çalışarak inşa ettik. Bu konuda çok çalıştık ve hiç pes etmedik. Ülke çapında yürütülen ortak çalışmalar, bize neonazilerin hareket tarzı ve amaçları konusunda doğru bilgilenme ve bilgilendirme olanağı sağlıyor. Biz biliyoruz ki birlikte çalışarak insanları bilinçlendirebiliriz ve faşist düşüncelerin arkasından gitmelerini engelleyebiliriz. Şöyle düşünüyoruz, 10 kişiden ikisini dahi kurtarsak önemli bir şey olur bizim için. Faşistlerin yaydığı nefret, hangi toplumsal soruna çözüm üretiyor? Şu anda savaşlar, salgınlar nedeniyle biriken çok sayıda sorun var. İnsanlar bu sorunlara bakıp, “asla çözülemezler” diyerek umutsuzluğa kapılıyorlar. Faşistler, ırkçılar bu umutsuzluğu kullanıyor tam olarak. İnsanların çaresizliğini yağmalıyorlar. İşte tam da bu nedenle antifaşist mücadelemizde bir adım bile geriye çekilemeyiz. Tam tersine toplumsal sorunlara ilişkin olarak gerçekçi çözümler önermemiz gerekiyor. Bu mücadele için Colorido e.V var, biz varız. Son olarak, Almanya’da ya da dünyanın herhangi bir yerinde antifaşist mücadeleye omuz veren herkesi sevgiyle selamlıyorum.

PolitikYol'da yayınlanan yazılar her gün öğlen mailinizde!

spot_img
PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SÖYLEŞİLER

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,160TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,354AboneAbone Ol

GÜNDEM

ÇEVİRİLER

Bir Cevap Yazın

YAZARIN DİĞER YAZILARI