Başbakan Binali Yıldırım, referandum sonuçları için ‘Bu sonucu tanımıyoruz’ diyen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi ve referandumun demokratik bir ortamda yapıldığını iddia etti.
AKP Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, “Bir halkoylaması yaptık. Elhamdülillah huzur ve güven içinde başarılı bir şekilde sonuçlandırdık. Milletin kararı net sonuç ‘evet’ dedi. Kazanan ya da kaybeden yok. Kazanan demokrasimiz ve hukuk devleti olmuştur” diye konuştu.
Yıldırım’ın hedefinde referandum sonuçlarına itiraz eden CHP lideri Kılıçdaroğlu vardı.
Yıldırım, “Kılıçdaroğlu seçime gölge düşürmek istemektedir. Neymiş? Bu oylamanın sonuçlarını tanımayacakmış. Bu millet de seni tanımaz.” dedi.
Binali Yıldırım, AGİT’in ‘Referandum adil ve demokratik bir ortamda yapılmadı’ raporuna ve referandum propagandası süresince onlarca kişi ‘hayır’ bildirisi dağıtıldığı için gözaltına alındığı ve pek çok vali ve kaymakamın ‘hayır’ çalışmalarını engellemesine rağmen bunları görmezden gelerek “Gayet demokratik bir şekilde, sınırsız propaganda imkanı sağlanan bir referandum yaptık” dedi.
ERDOĞAN’IN İNGİLTERE GAFINI TEKRARLADI
Başbakan Yıldırım konuşmasında dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da söylediği gibi İngiltere’nin AB kurucusu olduğu yanlışını tekrarladı.
Cumhuriyet’te yer alan habere göre Yıldırım’ın konuşmasından satır başları şöyle:
Medeni davranışın en önemli özelliği sevinci ve üzüntüyü hukukun içinde en güzel şekilde paylaşmaktır. Bizim sevincimiz bir başkasının üzüntüsü olmamalıdır. Biz bu halkoylamasının neticesini bütün vatandaşlarımızın geleceği için önemli bir sonuç olarak görüyoruz. Sonucu vakarla karşılamak mecburiyetindeyiz. 16 Nisan Pazar günü 49 milyon 799 bin 163 kişi sandığa gitti. Katılım oranı yüzde 85.3 olarak gerçekleşti. Bu rekor katılım için milletime bir kez daha teşekkür ediyorum.
Bir kez daha altını çiziyorum. Evet diyenler de hayır diyenler de başımızın tacıdır. Milletin sözünün üzerine söz söylemek beyhudedir. 25 milyon 157 bin 25 vatandaşımız Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini içeren anayasa değişikliğine evet demiştir.
Doğu ve Güneydoğu’dan gelen evet oylarındaki artış anlamlıdır. Vatandaşlarımız birliği beraberliği birlikte Türkiye olmayı tercih etmiştir. Bu şuurdan dolayı ayrıca teşekkür ediyorum.
Milletimiz ince mesajlar vermiştir. Hayır’dan hayır sonuç çıkarmak isteyen muhalefet malesef oylama sonucunda da aynı tutumu sürdürmektedir. Bu seçime gölge düşürmemek gerekir. Kesin olmayan sonuçlar ortaya çıkmıştır. Bugün bazı partiler ana muhalefet partisi, HDP gibi ve bazı vatandaşlar YSK’ya itirazlarda bulunmuştur. YSK’da bu itirazları bugün değerlendireceğini dile getirmiştir.
“ŞİMDİ SÖYLEYECEKLERİMİ ANA MUHALEFET PARTİSİ KILIÇDAROĞLU VE YÖNETİMİ İYİ DİNLESİN”
İtiraz tabii ki olabilir. Demokrasi gereği her sesi duymak zorundayız. Şimdi tane tane söyleyeceklerimi özellikle ana muhalefet partisi genel başkanı ve yöneticileri dinlesin:
Her seçimden sonra sızlanmalar hep olmuştur. Ne var ki eleştirinin sınırı da hukuk ve adalettir. İtirazların gideceği adreste YSK’dır. Buraya kadar her şey normal. Ancak çeşitli iletişim araçlarıyla insanları sokağa davet etmek ve sonuçları kabul etmemek asla ve asla kabul edilemez. Sandıktan çıkan sonuca gölge düşürme çabası boş ve anlamsızdır. En başta vatandaşlarımıza ayıp ve haksızlıktır.
Ana muhalefet partisine düşen yaptıkları itiraza verilecek yanıttır. Başka her hareket hukuka aykırıdır. Siyasi tartışmaların zemini meşru siyaset zeminidir. Vatandaştan istediğim bu süreçte azami hassasiyet göstermeleridir.
Siyaset yapıyorum diye kimse kimsenin duygularıyla oynamaya kalkmasın. 50 milyon insanın sandığa giderek oy kullanmasına karşılık seçime gölge düşürmeye çalışması talihsizliktir. Kemal bey ağzını hayır demeye o kadar alıştırmış ki 16 Nisan’da sandığa gitmemiş gibi hayır demeye devam ediyor.
“MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR! BELLİ Kİ DURUMUNDA SIKINTI VAR”
Sandık sonuçlarını tanımayacakmış! Bu ne demek? Eğer sen bu sonuçları tanımazsan millette seni tanımaz. Tamam çalıştın ama milletin takdiri de ortada. Millete fatura çıkaracağına başarısızlığı kendinde ara!
CHP, ana muhalefet partisi kendi eski fabrika ayarlarına döndü. Sayın Kılıçdaroğlu yenilgisini gürültüyle, tahrikle bastırmak istiyor. Ama artık mızrak çuvala sığmıyor, belli ki durumunda sıkıntı var. Bizim işimiz onların iç meseleleriyle uğraşmak değil, biz yolumuza devam edeceğiz.
“MİLLETİME ÇAĞRI YAPIYORUM…”
Bu halkoylamasının sonucunu hazmetmek zorunda ana muhalefet partisi. Çareyi sokakta aramak ana muhalefet partisine yakışmaz. Eğer böyle bir şey içine girerse millet gereken cevabı verir.
Ben milletime çağrı yapıyorum. Provokasyona gelmeyin, bu ve buna benzer çağrılara kulak vermeyin.
“ÖNÜMÜZDE 2 SEÇİM VAR”
Bundan sonra bize düşen yolumuza bakmak. Yapacak çok işimiz var. Ekonomiyi büyütmek, yatırımları hızlandırmak, reformları hayata bir bir geçirmek ve Kasım 2019 seçimlerine hazırlanmak.
2 seçim var bir tanesi yerel seçim Mart 2019, biri de birleştirilmiş meclis ve Cumhurbaşkanlığı Seçimleri olacak. Bunun dışında başka bir seçim yok.
