Faizler indirilmesine rağmen enflasyon hızla yukarı yönlü hareketine başladı. Şaşırdık mı? Tabii ki hayır, çünkü zaten iktisat teorisi bunu bize çok önceden beri söylemekte.
Bayram haftası, güzel konulardan bahsedelim isterdim. Ancak haftaya yine finansal haberler konusunda hızlı bir giriş yaparak başladık. Dövizle işi olan, olmayan, aniden dövizle yatar kalkar oldu.
Bildiğiniz üzere faiz enflasyon ilişkisinde yeni bir deneyle yola çıkıldığında iddia, faizin düşürülerek enflasyonun da düşürüleceği yönünde idi. Döviz ise dış ticaretle ilgilenenlerin dışında sıradan vatandaşlar için normal koşullarda herhangi bir yatırım aracından farksız idi.
Ancak işler beklenildiği gibi gitmedi. Faizler indirilmesine rağmen enflasyon hızla yukarı yönlü hareketine başladı. Şaşırdık mı? Tabii ki hayır, çünkü zaten iktisat teorisi bunu bize çok önceden beri söylemekte. Ayrıca bu deney, piyasalara karşı ilgisiz kesimin de aşırı tepkiler vermesine yol açtı.
Bu hafta konuyu fazla uzatmadan aşağıda grafik üzerinden kısaca özet yapacağım. Grafikte yaklaşık son 2,5 yıllık dönemdeki ortalama kredi faizi, enflasyon ve dolar kuru yer yer almakta.
Kaynak: TCMB
* Enflasyon ve faiz sol eksen, dolar kuru sağ eksen.
T.C. Merkez Bankası’nın rehberliğinde açıklanan politika faizi doğrultusunda, bankalara getirilen sıkı kısıtlamalar ilavesiyle ortalama kredi faizinin seyri belirli bir bant aralığında görünüyor. Ancak enflasyon özellikle 2021 yıl sonuna doğru yükselişe geçerek ısrarla yukarı yönlü yolunu takip ediyor. Dolar kurundaki seyrin de enflasyonla benzer şekilde hemen hemen aynı tarihlerde yukarı yönlü hareketlendiğini ve gözünün sürekli yükseklerde olduğunu görüyoruz.
Biraz önce cebinde 2.000 TL’si olan gariban tanıdığım şunu sordu, dolar mı alsam acaba? Yakın zamana kadar dolarla hiç işi olmayan bir kişi idi.
SÖZÜN ÖZÜ:
Attığımız taş ürküttüğümüz kurbağa değmiyor. . .
Ya da daha açık ifadeyle;
Zorla güzellik olmuyor.
