Ergenekon davasında birçok sanığın avukatlığını üstlenen Avukat Celal Ülgen davada bugün açıklanan karar ile ilgili PolitikYol’a değerlendirmede bulundu. Ülgen bu süreçte birçok yurtseverin, Atatürkçünün ve muhalifin büyük zararlara uğratıldığını belirterek “Polis ve yargı içine bilinçli yerleştirilmiş F tipi çetenin siyasi iktidarla ortak prodüksiyon ile gerçekleştirdiği dava bitti.” dedi.
“Ergenekon davası denilen süreçte başta yurtseverler ve Atatürkçüler olmak üzere tüm muhalefete, muhalefet yapmanın faturası kesilmiştir.” diyerek sürece tepki gösteren Ülgen, “Ama bugün haklının ve doğrunun yanında direnç simgesine dönüşen İlhan Selçuk yok; hem kanserle uğraşan ve hem de F tipi polislere cevap yetiştirmeye çalışan Türkan Saylan yok.” ifadelerini kullandı.
Celal Ülgen’in konuyla ilgili değerlendirmesi şöyle:
“Asrın Davası bitti… Dönemin Başbakanının “Ben bu davanın savcısıyım” dediği dava bitti.
Polis ve yargı içine bilinçli yerleştirilmiş F tipi çetenin siyasi iktidarla ortak prodüksiyon ile gerçekleştirdiği ve birçok yurtseverin, Atatürkçünün ve muhalifin büyük zararlara uğratıldığı dava bitti. Ama bugün haklının ve doğrunun yanında direnç simgesine dönüşen İlhan Selçuk yok; hem kanserle uğraşan ve hem de F tipi polislere cevap yetiştirmeye çalışan Türkan Saylan yok.
Ergenekon davası denilen süreçte başta yurtseverler ve Atatürkçüler olmak üzere tüm muhalefete muhalefet yapmanın faturası kesilmiştir. Askerlere ise 1 Mart Tezkeresinin reddedilmesinin faturası kesilmiştir. İlker Başbuğ ve Genel Kurmay karargahının sanık konumuna getirilmesi ve Ergenekon davası içine monte edilmesi tam da bu yüzdendir.
Şimdi aklanma kararı çıktı ama geçmişi nasıl sileceğiz? Bir özür bile dilemediler üstelik. Biz, salt bir sözle özür dilenmesini de kabul etmiyoruz. Türk yargısının normalleşmesi, hukukun üstünlüğü ilkesinin geri dönmesi, yargıç teminatının yeniden sağlanması halinde özür kabul edilebilir.”
