Cuma, Nisan 19, 2024

AP’de Türkiye ile müzakereler askıya alınsın talebi

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri’nin hazırladığı 2016 Türkiye rapor taslağı, AP Dış İlişkiler Komisyonu’nda kabul edildi.

AP Dış İlişkiler Komisyonu, Türkiye ile üyelik müzakerelerinin resmen askıya alınmasını talep etti. Raporda 16 Nisan’da kabul edilen anayasa değişikliklerinin Kopenhag kriterleriyle bağdaşmadığı vurgulanıyor.

Deutsche Welle’ye göre, Avrupa Parlamentosu (AP) Dış İlişkiler Komisyonu, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik müzakerelerinin resmi olarak askıya alınmasını talep etti. Komisyon’da 51’e karşı 14 çekimser ve üç ‘hayır’ oyuyla kabul edilen raporda, Türkiye’de Nisan ayında düzenlenen referanduml sonrası hayata geçirilmesi öngörülen anayasa değişikliklerinin Kopenhag kriterleriyle bağdaşmadığı vurgulandı. Raporun, Temmuz ayında Strasbourg’da Parlamento Genel Kurulu’nda oylanması bekleniyor.

Raporun hazırlanmasından sorumlu olan AP Türkiye Raportörü Hollandalı politikacı Kati Piri, olağanüstü hal koşullarının Türk toplumu üzerinde “orantısız biçimde olumsuz” etki yarattığını belirterek, ayrıca Türkiye’de vatandaşları, milletvekillerini ve belediye başkanlarını hedef alan keyfi tutuklamaların endişe verici olduğunu kaydetti.

Kati Piri, “Parlamento’da bulunan tüm gruplar, AB-Türkiye ilişkilerinin geleceğinin nasıl olması gerektiğine dair farklı bir pozisyona sahip. Konsey ve Komisyon’un Türkiye’de olanlara sessiz kaldığını gördüğümüz bu ortamda, Parlamento’nun tek ses olmasını sağlamak mücadelelerin en zoruydu” dedi.

Türkiye’de insan haklarının durumunun “AB’ye giriş süreci üzerinde etkileri olacağını” belirten Piri, “Anayasa paketi değiştirilmeksizin uygulamaya konduğu takdirde, bu Türkiye’yle üyelik müzakerelerini resmi olarak askıya almak zorunda kalacağımız anlamına gelecek” diye konuştu. Piri, Türkiye’yle müzakerelerin askıya alınmasının Türkiye’ye sağlanan fonların da otomatik olarak askıya alınmasını gerektireceğini de sözlerine ekledi.

AP’nin Alman Hristiyan Demokrat Birlik partili üyesi Renate Sommer de konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye ile AB arasında imtiyazlı bir ilişki oluşturulması gerektiğini belirterek, “Ancak bu sadece ilişkinin insan hakları, temel özgürlükler, demokratik değerler ve hukuk devletine saygı üzerine kurulu olmasıyla gerçekleşebilir” diye konuştu.

Türkiye’nin bu koşulları 1999 yılında üye adayı olarak kabul ettiğini hatırlatan Sommer, “Nisan’daki anayasa referandumuyla doruğa ulaşan son yıllardaki gelişmeler, bu ülkenin AB üyeliğinin bir geleceği olmadığını gösterdi” dedi.

TUTUKLU GAZETECİLERE DİKKAT ÇEKİLDİ

Taslak raporda, kanunun üstünlüğü, demokrasi, ifade ve medya özgürlüğü, insan hakları, azınlıkların hakları, dini özgürlükler, barışcıl protesto özgürlüklerinin müzakere sürecinin temelinde olduğu vurgusu yapıldı. Türkiye’nin 26 Nisan’da yayımlanan Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde, gazetecilerin en çok tehdit edildiği, saldırıya uğradığı, yargı tarafından gözaltı ve hapis cezalarıyla taciz edildiği ülkelerden biri olarak 155. sırada olduğu hatırlatıldı.

OHAL’de alınan önlemlerin pek çok vatandaşın yanı sıra Türkiye’deki temel özgürlüklerin korunmasına orantısız ve uzun süreli olumsuz etkileri olduğu belirtildi. Kamu çalışanları, güvenlik güçlerinin işten çıkartılması, yayın organlarının kapatılması, gazetecilerin, akademisyenlerin, yargıçların, insan hakları savunucularının, sıradan vatandaşların tutuklanması, mal varlıklarına ve pasaportlarına el konulması, okulların, üniversitelerin kapatılması, binlerce kişiye seyahat yasağı getirilmesi kınandı. Özel şirketlere ve firmalara el konulması hakkında endişeler dile getirildi. Herhangi bir suça karıştığı kanıtlanmadan tutulan bütün tutukluların derhal ve koşulsuz serbest bırakılması çağrısı yapıldı.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER