Cuma, Nisan 19, 2024

Ali Haydar Fırat yazdı | Referandum ve Kürtler

Dikkatinizi çekmiştir, bu referandum sürecinin ana aktörleri, ısrarla ve inatla HDP başta olmak üzere Kürt aktör ve kanaat önderleriyle yan yana düşmemek için çok büyük gayret sarfediyorlar. Bu referandum Türkiye’nin siyasal ve toplumsal bütünlüğü için çok büyük önem taşımaktayken ve herkes rakibini “bölücü” kategorisine sokmaya çalışırken, Kürtleri dışlayan söylemler aslında bu bölünmeyi fiili bir noktaya taşıyor.

Türkiye’de devlet yapılanması Kürt gerçekliğini reddedip, siyaseti de bu çerçeveye sıkıştırdığından beri maalesef her aşamada çok büyük bedeller ödendi ve ödenmeye devam ediyor. Devletin Kürtlerle barışmak ve onlarla eşitlik temelinde bir ilişki kurmak yerine Kürtlere karşıt bölgesel ve emperyal yapılarla işbirliğine gitmesi, Kürt sorununu hem büyütmüş hem de bu sorunu uluslararasılaştırarak Türkiye’nin diplomatik alanda sıkışmasına neden olmuştur.

Daha açık bir ifadeyle; devlet aklının Kürtlerin temel demokratik haklarını zamanında tanıyıp onlarla bölgesel alanda demokratik bir ortaklık kurmak yerine Irak, Suriye ve İran baskıcı rejimleriyle ve bunların arkasındaki emperyal yapılarla işbirliğine gitmesi hem Türkiye’ye hem bölge ülkelerine ve doğal olarak Kürtlere çok şey kaybettirmiştir. En çok Kürt nüfusunun yaşadığı ülke olan ve Kürtlerin büyük bir çoğunlukla entegrasyon sağladığı (devletin bütün baskı, dayatma ve engellemelerine rağmen) Türkiye’de devlet ve elbette siyaset kurumu gerçek bir barışı kotaramadı.

Bugün milliyetçilik sarmalında odaklaşan siyasetin, bilerek ya da bilmeyerek, farkında olarak ya da olmayarak, Kürt karşıtlığı üzerinden kendisini konumlandırmasının sonuçları bu toplum ve ülke için ağır olacaktır. Kuşkusuz siyasetin teröre ve şiddete karşı tavır alması gerekli ve zorunludur. Ancak mesele bunu aşacak bir söylem ve retoriğin varlığıdır. Kürtlerdeki duygusal kırılmayı üst boyuta taşıyacak bu söylemler referandumun sonuna doğru daha da artacak gibi görünüyor. Sadece seçimlere odaklanan bir siyasetin bu ülkede gerçek anlamda bir barışı sağlaması mümkün değildir. Salt seçim sonuçları üzerinde yapılan hesaplar bugüne kadar Türkiye’ye çok şey kaybettirdi ve bundan hiçbir ders çıkarılmadı. Referandum sürecindeki söylemlerin analizi yapıldığında yine benzer bir sürecin yürütüldüğü görülüyor. Sadece seçimi kazanmak için yapılan bu çalışmalar her dafasında bu ülkenin Kürtlerine ve elbette ki bütün Türkiye’ye çok şey kaybettirdi. Kürtler eşit yurttaş olarak kabul edilmedikçe ve bu çerçevede siyaset üretilmedikçe hiç kimse gerçek anlamda seçimi kazanmış olmayacaktır.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER