Perşembe, Nisan 18, 2024

Ali Haydar Fırat yazdı | Adalet Yürüyüşü: Şimdi ne yapmalı?

Türkiye siyasi ve sosyal tarihinin en katılımcı, en çoğulcu eylem ve etkinliklerinden biri olan Adalet Yürüyüşü tarihe geçmiştir. Varsın birileri katılımcı sayısını hesaplaya dursun Adalet Yürüyüşü bu ülkeyi yeniden inşa etmenin gücünü, potansiyelini, iradesini taşıdığını herkese gösterdi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı bu büyük yürüyüş bundan sonra insanlığın hak arama mücadelesinde bir başvuru kaynağı olacaktır.

Adalet Yürüyüşü CHP’yi bir siyasi parti, Kemal Kılıçdaroğlu’nu bir Genel Başkan olmanın çok ötesine taşımıştır. Ne CHP artık sıradan bir siyasi partidir ne de Kemal Kılıçdaroğlu sıradan bir Genel Başkandır. Adalet Yürüyüşünün bütün katılımcıları CHP’den ve elbette Kemal Kılıçdaroğlu’ndan çok büyük hamleler daha doğru Adalet Yürüyüşü’nün menzile ulaştırılmasını beklemektedirler. CHP önünde duran tarihi görev ve sorumluluk şudur: CHP kendisinin bir tür kurucu meclis olarak yeniden yapılandırmalıdır. Yani klasik parti yapı ve programının ötesinde yeni bir anlayış ve örgütlenme süreci başlatmalıdır. Bugün Türkiye’yi içinde bulunduğu bütün krizlerden kurtaracak tek güç CHP’dir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun okuduğu manifesto ekseninde CHP yeni bir yapılanmaya gitmeli, manifestoyu daha kapsamlı bir hale getirip yeni bir program olarak halka sunmalıdır. Dolaysıyla Kemal Kılıçdaroğlu Adalet Yürüyüşü ve Hayır Blokunu oluşturan kesimleri bir araya getirecek bir yeni yapılanma, yeni kadro, yeni program ve bütün bunların üzerinden yeni bir anayasayı halka sunmalıdır.

Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere bu yürüyüşe destek veren milyonlar çok büyük bir başarı göstermiştir. Ancak sayın Kılıçdaoğlu’nun dediği gibi 9 Temmuz bir bitiş değil yeni bir başlangıç olacaksa 2019’da yapılacak seçimlere kadar her günü planlanan bir plan ve programla gidilmelidir.

Adalet Yürüyüşü siyaseti yatay bir düzleme çekmiştir. Yani herkesin birlikte yürüdüğü, birlikte karar aldığı ve birlikte irade oluşturduğu bir zemin inşa etmiştir. Bu kanallar mutlaka açık tutulmalıdır. CHP MYK’sı, PM’si, Milletvekilleri, Belediye Başkanları, İl başkanları klasik toplantıları ile bu yükselen taleplerin tümünün karşılanması mümkün değildir. O halde yeni bir tasarımlanmanın, yeni bir modelleştirmenin yapılması gerekmektedir. Bu ülkenin bütün kentlerinde herkese açık tartışmalar, forumlar, söyleşiler, tartışmalar yürütülmelidir. Adalet Yürüyüşü’nün barışçıl ve katılımcı ruhu ile Cumhuriyetin kuruluşundaki kongre ruhu birleştirilmelidir. Herksin bu ülkenin yeniden inşasında tarihsel bir rol oynadığı hissettirilmeli ve herkes bu sürece katılmalıdır.

CHP ve Kemal Kılıçdaroğlu bu gündemi bırakmamalıdır. Bu yürüyüşü klasik bitmiş bir eylem olarak görmek toplanan bütün enerjinin dağılmasına neden olacaktır. Dolayısıyla Adalet Yürüyüşü’ne katılan milyonların yüzlerindeki heyecan ve kalplerindeki umut ile bu büyük barışçıl eylem yeni bir sürece dönüştürülmelidir. İlk olarak bu yürüyüşü bütün boyutları ile tartışmak ve nasıl bir sürece evriltilmesi gerektiği üzerine kafa yormak temel bir sorumluluktur. Bu konu üzerine çokça yazı yazmaya, görüş almaya ve tartışmaları derinleştirmeye devam edeceğiz. Adalet Yürüyüşü hakkında en kapsamlı yazıların yer aldığı site olan PolitikYol bu sürecin bundan sonraki aşamaları hakkında da önemli tartışmalara ev sahipliği yapacaktır.

PolitiYol Telegram'da

GÜNÜN YAZILARI

SOSYAL MEDYA

13,609BeğenenlerBeğen
10,450TakipçilerTakip Et
60,616TakipçilerTakip Et
9,284AboneAbone Ol

EDİTÖR ÖNERİSİ

HAFTANIN ÇEVİRİSİ

SON HABERLER